Kamuda Şeflik, 10.07.2018 tarihli ve 30474 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 1 numaralı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin 509. maddesinde hiyerarşik sistem içerisinde Şube Müdürlüğünün altında gösterilmiştir. Ayrıca 666 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede şefler; amir ve yardımcıları, zabıta başkomiseri gibi yönetici kadro içinde belirlenmiştir.
Neden bu açıklamaları yaptım derseniz hemen izah edeyim; 3600 bilmecesi…
İlk planlamada polis, öğretmen ve imamları kapsayacak şekilde düşünülmüştü daha sonra yelpaze genişleterek diğer kamuda çalışanları da kapsayacak şekilde çalışmalar devam ediyor. Tabi burada dikkatimi çeken ve kapsam dışında kalan şefler!
3600 Ek Gösterge taslak metinde şube müdürü ve eşdeğer kadrolara yer verilip şeflerin bunun dışında tutulması, kamunun iş yükünü çeken amir ve memur arasındaki koordinasyonu sağlayan, bütünleştirici rol üstlenen şefler için büyük bir kayıp olacağı gibi aynı zamanda moral bozukluğu olacaktır.
Adil ve hakkaniyete uygun bir uygulama için sendikalar bu konuda yeteri kadar seslerini ya yükseltemiyorlar ya da sesleri kısık…! Zaten sahada etkili bir sendika sistemini de göremiyorum!
Bakın size bir başka yanlış uygulamadan bahsetmek istiyorum; taşeronlar…
Malum bir milyona yakın kişinin bir seferde kamuda istihdamı için taşerondan kadroya geçilerek tarihin en büyük iyileştirmesi yapılmıştır. Emeği geçenlere teşekkür ediyorum lakin eksik yönleri çok. Mesela; geçici işçiler sorunu, aynı işi yapıp farklı maaş alanlar…
Örneğin, A kurumda taşerondan kadrolu çalışan işçi 5.300 TL alırken yine taşerondan kadroya geçen B kurumda çalışan işçi 7.500-9.000 TL arasında maaş almaktadır.
Ne garip değil mi?
Şimdi 3600 bilmecesinde de yaşanan farklı gariplikleri görmekteyiz maalesef. Hayır merak ediyorum bu işlemleri yapanlarda kamuda çalışanlar değil mi?
Yapılan bu düzenlemelerin yasalaşmadan hataya düşmeme adına şeflerin de bu yasaya dahil edilmesi gerektiğini düşünüyorum. "Yönetim Hizmetleri Grubunda" olan şefler için de 3600 Ek Gösterge verilmesinin elzem olduğunu buradan vurgulamak istiyorum. Zira sistemin zincirlerinden birinin kopuk olmasından çıkacak aksaklıkları kimse kabul edecek değildir…
Hülasa, kamuda yaşanan garip olayların tek mümessili işin ehli olmayanlar tarafından yönetilmesidir. Adil olamayan bir sistemin elbette sıkıntı doğuracağını unutmamak gerekir. Yani müneccim olmaya ne hacet değil mi velhasılıkelam…
