Yeni Müfredat Ne Getiriyor?

Milli Eğitim Bakanlığı tüm öğretim kademelerindeki zorunlu derslere ait "Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli" yeni müfredat taslağını yayınladı. 26 Nisan tarihinde yayınlanan yeni model 1 haftalık askı sürecinde eleştiri, görüş, öneri ve paylaşımlar doğrultusunda revize edilecek daha sonra taslağa son şekli verilecek.

ASKI SÜRESİ DOLDU

26 Nisan'da müfredat taslağı paylaşıldı, görüş için belirlenen süre doldu. Taslakta bazı derslerin içeriği sadeleştirildi, bazı konular ise tamamen kaldırıldı. "Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli" adı verilen yeni müfredatın, gelecek eğitim öğretim yılından itibaren kademeli şekilde uygulanması bekleniyor.

MÜFREDAT YÜZDE 35 ORANINDA SADELEŞTİ

Konuyla ilgili  konuşan uzmanlar, "Bazı sınıflarda konu tekrarları vardı yani aynı konu ortaokulda da karşımıza çıkıyor aynı konu lisede de karşımıza çıkıyor. Öğretmenlerimizin müfredatı yetiştiremediği, ders saatlerinin yeterli gelmediği hatta 60-70 saate çıkması dahi telaffuz edildi. Bu mümkün olmadığına göre müfredat da yetişmediğine göre yapılacak olan şey seyreltmeydi." değerlendirmesinde bulundular.

"İNTEGRAL SAYISAL DERSLERİN TEMELİ"

Müfredatta yüzde 35 sadeleştirme yapıldı, özellikle de sayısal derslerin içeriği seyreltildi. Lisede, limit ve türev konularının kapsamı artırılırken, integral tamamen kaldırıldı. Ancak uzmanlara göre, sayısal derslerde birçok konunun temelinde bulunan integralin kaldırılması öğretmenleri zorlayabilir.
İntegral konusunun kaldırılmasına ilişkin konuşan uzmanlar,  "Matematiğe baktığınızda matematiğin kaç konusunu ilgilendiriyor integral. Fiziğin zaten temelini teşkil ediyor. Bunun yanında biyoloji de var bunun yanında kimya da var. Olmadığı yer yok. Şimdi biz çocuklarımızı hayata hazırlıyorsak integral bunun içerisinde olması gerekir. Öbür taraftan türevin ve limitin sürelerini daha geniş tutuyorsunuz ama integralsiz bir türevden söz edemezsiniz.İntegralsiz bir trigonmetri zaten olmaz. İntegralin olmadığı bir limitten söz edemezsiniz.  Evet seyreltilmesi gerekiyordu ama seyreltirken mükerrerler seyreltilmeli." dedi.

BAKAN TEKİN'DEN ELEŞTİRİLERE YANIT

Tartışmalara neden olan yeni müfredat ile ilgili eleştirilere Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin'den yanıt geldi. Bilgiye ulaşmanın kolay olduğu dönemde, bilgi yüklemeye devam edersek çağdaş ülkelerden koparız diyen Bakan Tekin, Yurtdışındaki örneklerde müfredatın hafifletildiğini vurgulayarak,  beceri temelli bir eğitim sistemi kurduklarını belirtti.

EĞİTİM SENDİKALARI YENİ MÜFREDAT HAKKINDA NE DÜŞÜNÜYOR?

Hakimiyet Haber, eğitimde "Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli" hakkında Eğitim Bir-Sen ve Türk Eğitim Sen’in görüşlerini aldı. Eğitim Bir-Sen Elazığ 1 No’lu Şube Başkanı İbrahim Bahşi ve Türk Eğitim-Sen Elazığ Şube Başkanı Fatih Murat Taşkın, yeni müfredatı değerlendirdi.

BAHŞİ: “MİLLİ VE MANEVİ DEĞERLERİMİZE UYGUN BİR MÜFREDAT İSTİYORUZ”

Yeni müfredat ile ilgili görüşlerini aktaran Eğitim Bir-Sen Elazığ 1 No’lu Şube Başkanı İbrahim Bahşi önceliklerinin milli ve manevi değerlere uygun bir müfredat olduğunu belirterek: “26 dersten bir de müfredatın genel çerçevesiyle ilgili yaklaşık 27 alan için bakanlık müfredatı görüşe sundu. Her ders ve her branş için programları inceleyip sitede bulunan görüş ve öneri butonunu kullanarak katkı sağlandı. Bakanlığın bu çalışmasıyla herkes özgürce fikirlerini beyan edebildi. Buna vatandaşlarımız da dahil. Süre dolduktan sonra belirtilen fikirlerle birlikte bakanlık görüşleri değerlendirecek. Yapılan çalışma yaklaşık 10 yıldır yapılan çalışmaların sonucu, daha önce de bununla ilgili bir müfredat çalışması yapıldı. Bizler bu çalışmayı destekliyoruz, böyle bir çalışmanın olması gerekiyor. Bizim burada önceliğimiz milli ve manevi değerlerimize uygun, değerlerimizin her ders için ön plana çıktığı için biz yeni bir müfredatın olmasını istiyoruz.” şeklinde konuştu.

“MEVCUT MÜFREDAT UYGUN DEĞİL”

Mevcut müfredatla ilgili sorunlara da değinen Bahşi: “Şu anki mevcut müfredatın değerlerle ilgili yeterli olmadığını, somut bir şekilde  amaçlarla kazandırılan davranışlar arasında hem şu an geldiğimiz noktada bütün dünyada insanların birbirinin katlettiği ve acımasızca şiddetin olduğu, toplumun her alanında gördüğümüz bu haksızlıklar, adaletsizlikler ve zulüm karşısında insanlığın değerlerle ilgili bir eksikliği olduğunu düşünüyoruz. Türkiye’nin her alanda, ekonomik, siyasi, teknolojik ve milli savunma açısından dünya çapında milli bir müfredatımızın olmasını istiyoruz.” dedi.

ELAZIĞ YENİ MÜFREDATA KATKI SAĞLADI

Yeni müfredatla ilgili Eğitim Bir Sen Elazığ 1 No’lu şubenin yaptığı çalışmalara da değinen Bahşi, açıklamasını şu ifadelerle tamamladı: “Bizler 27 akademisyenle çalışma yaptık ve 4 ana başlıkla yaptığımız çalışmaları bakanlığın görüşüne sunduk. Eğitim Bir-Sen Elazığ Şubesi olarak desteklerde bulunuyoruz, üyelerimizin bu çalışmada görüşlerini belirtmesi için yönlendirmelerde bulunuyoruz. Böyle olunca da binlerce üyemiz görüşlerini belirttiler. Bu değerlendirme, biraz da her hocanın kendi branşında incelemelerde bulunması gerekiyor. Örnek verecek olursak tarih dersinin değerlendirmesini bir tarih öğretmeninin tarih dersini inceleyerek bakanlığın sunduğu taslak üzerinden sunulan müfredatın yeterli olup olmadığını, eksik yönlerini belirterek yardımcı oluyorlar. Dolayısıyla biz de kendi branşımızda, kendi görüş ve önerililerimizi sunduk. Aynı zamanda genel merkezimize ve diğer STK’lardan  gelen değerlendirmeleri genel merkezimiz vasıtasıyla bakanlığa ileteceğiz.”

TAŞKIN: “SÜRE YETERLİ DEĞİL”

Türk Eğitim Sen Elazığ Şube Başkanı Fatih Murat Taşkın, yeni müfredata katkı sağlanması, görüş, öneri ve eleştiriler için verilen sürenin yetersiz olduğunu belirterek: “MEB tarafından kamuoyuna takdim edilen yeni müfredat ile ilgili sendika genel merkezimiz üyelerden gelen görüş, öneri ve eleştirileri bir anket yoluyla belirledi. Yine Gazi Üniversitesi akademisyenlerinden oluşan bir çalışma grubu ile müfredat tüm boyutlarıyla ele alınıyor. Tüm bu veriler ışığında kısa süre içerisinde hazırlanacak raporu kamuoyu ile paylaşacağız. Ancak kısaca şunları söyleyebiliriz 3 bini aşkın sayfadan oluşan 26 farklı yeni öğretim programının değerlendirilmesi ve incelenmesi için verilen bir haftalık sürenin kısa olduğunu düşünüyoruz. Ayrıca Müfredatın hazırlık sürecinde tüm paydaşların etkin yer almadığına dair eleştiriler olduğunu da söyleyebiliriz. Toplumun tüm kesimlerini dinlemek, gelen eleştirileri göz önünde bulundurmayı ve ülkemizin eğitimde geleceğini inşa ederken devletine, milletine bağlı, cumhuriyetimizin temel değerlerini ilke edinmiş, Atatürk ilke ve inkılaplarını benimsemiş, fikri hür, vicdanı hür nesiller yetiştirmeyi hedef haline getirmemiz gerektiğini de unutmamalıyız ” şeklinde konuştu.