Taha Yusuf SARIGÜL

BAŞKANLIK İÇİN REFERANDUMA DOĞRU

Taha Yusuf SARIGÜL

Başkanlık sistemi uzun bir aradan sonra Türkiye’nin gündemini yeniden meşgul etmeye başladı. Tartışmayı yeniden başlatan ise MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin çıkışı oldu. Bahçeli, geçtiğimiz haftaki grup toplantısında konuyu gündeme getirdi.      Bahçeli, açıklamasında Anayasal bir suç işlendiğini ve bu durumun çözüme kavuşturulması gerektiğini vurguladı. Bunun için de iki çözüm yolu olduğunu önerdi. Birinci yol, Cumhurbaşkanının fiili başkanlık zorlamasından vazgeçmesi ve yasal sınırlarına çekilmesi (ki bu imkansız bir seçenek), ikinci yol ise Cumhurbaşkanının şu anki fiili durumunun hukuki bir hal kazanması için gerekli yasal düzenlemenin bir an önce yapılmasıdır.      Yani AK Parti gerekli yasal düzenlemeleri yaparsa mecliste bunu değerlendireceklerini ve gerekirse halk oylamasına gidilebileceği sinyalini verdi. Halkın kararına saygılı olacağını ve halkın iradesinden korkulmaması gerektiğini belirtti. Duruma hemen itiraz eden CHP’ye de halktan korkulmaması gerektiğini gayet net ifade etti. CHP eski genel başkanı Deniz Baykal’da CHP’nin uygun bir adayla başkanlık sisteminde oylarını artırabileceğini vurguladı. Gerçi Baykal, daha sonraki açıklamasında bu açıklamasının başkanlık sistemine destek olarak algılanmaması gerektiğini ve CHP’nin başkanlık sistemine karşı direnmesi gerektiğini belirtti.      Şimdi burada AK Parti’nin tavrı önemli. Ak Parti başkanlık sisteminin gelmesini istiyor. 7 Haziran ve 1 Kasım seçimleri sürecinde yaşanan gerilimli dönem sonrası rafa kalkmış gibi görünse de başkanlık sistemi Ak Parti’nin vazgeçmediği bir konu. Devlet Bahçeli’nin çıkışına aynı hızla cevap veren Başbakan Yıldırım, konuyu bir an önce meclise taşıyacaklarını belirtti. Başkanlık sistemi 330 oy ile de geçse 367 oy ile de geçse yinede referanduma götüreceklerinin sinyalini verdi. Yani her halükarda kararı halk verecek gibi duruyor. Cumhurbaşkanını doğrudan halkın seçmesiyle yaşanan fiili durum ve 15 Temmuz darbe girişimi süreci bize Türkiye’nin fiili olarak başkanlık sistemine geçtiğini açıkça gösterdi. Sayın Recep Tayyip Erdoğan zaten ülkenin lideri ve fiili olarak başkan gibi. Burada Devlet Bahçeli’nin çıkışı çok yerinde. Bunun yasal bir zemine oturması gerekiyor. Mesele kişisel bir mesele değil. Recep Tayyip Erdoğan da her fani gibi geçici. Yarın o makama bir başkası oturacak. Zaten yasal yetkilere bakacak olursak cumhurbaşkanının o kadar geniş yetkileri var ki anlatmakla bitmez. Teamüller gereği yıllardır tarafsız cumhurbaşkanı nitelendirmesi var ama cumhurbaşkanını halkın seçmesiyle birçok şey değişti. Yeni Türkiye’de değişen teamüller ile birlikte bu teamül de değişti. Sahada olan bir cumhurbaşkanı, icracı bir cumhurbaşkanı, aktif bir cumhurbaşkanı profili ile karşı karşıyayız. Erdoğan seçilmeden önce bunu açıkça ifade etmişti. Ona oy veren halkın beklentisi de bu yöndeydi zaten. Sadece yasal düzenleme ile fiili durumun yasal zemine oturması gerekiyor. Yani ülkede fiili olarak hiçbir şey değişmeyecek gibi duruyor.      Bu süreçte Ak Parti’nin başkanlık sistemini halka iyi anlatması gerekiyor. Çünkü halk yeterince bilgi sahibi değil. Detaylı bir şekilde başkanlık sisteminin tanıtılması gerekiyor. Artıları ile eksileri ile değerlendirmeyi yapacak olan halktır. Ve nihai kararı da halk verecektir. Adres tekrar sandığı gösteriyor.  Referandum takvimi yılbaşından itibaren işlemeye başlayabilir. Hazırlıklı olmakta yarar var. Selametle kalın…

Yazarın Diğer Yazıları