‘’Boğaziçili çocuklar zekidir’’ cümlesine ancak aklını peynir ekmekle yemiş birileri itiraz eder. Oğlu, kızı ya da yeğeni Boğaziçi, ODTÜ, İTÜ gibi okulları kazanınca gururlanmayan da yoktur ve haklıdır. Yeter ki havaya girip bize yukardan bakmasın. Zeki ve yetenekli gençler, çocuklar, bu ülkenin yer üstü zenginliğidir. Nokta.
Ancak şu ‘’terörist’’ sözü küfrün daniskası olmasına rağmen hiç olmadığı kadar sulandırılan sözcüklerden. Bu sulandırıcılara baksan milyonları bulacak teröristimiz var.
Delikanlılıkta, delişmen çağlarda görülen tepkisellikleri, yasal protestoları, yasal talepleri, farklı görüşleri anlamadan dinlemeden, anlama zahmetine de girmeden terör çuvalına koyup tezyif etmek, kriminalize etmek ortalama akla ve vicdana sığmaz, nerede kaldı devlet aklı.
Varsa siyasi bir davanız gidin siyaset meydanlarında haykırın kardeşim. Rektörü istemeyen öğretim görevlileri yürüsün, protesto etsin. Protesto ederken o yetişkin doçentler, profesörler bu tip protestoları fırsat bilen terör örgütlerini yürüyüşlerine dâhil etmesin.
Pırıl pırıl gençlerimizden ne istiyorsunuz?
Çıkıp siyasi genellemelerle terörist yaftası vurmak neyin nesi?
Mesele aşağı ya da yukarı bakmak değil. Mesele insan gibi bakmak, insan gibi davranmaktır. Varsa o protestoya katılan terörist onu ayıklamaktır. O çocukların zekâsı bizi 5 e katlar 50 ile çarpar.
60-70 yaşını geçmiş ve torunlarına tatlı tebessümlerle hayatı anlatan dede diye tabir edeceğimiz ve o olgunlukta nasihatler beklediğimiz siyasi liderlerimiz, ne yazık ki bahsi geçen çocuklarımızdan daha ergen tavırlar sergiliyorlar.
Unutmayalım, sizler bizler geçip gidiyoruz. Gelecek o çocuklar tarafından dizayn edilecek. Tutarsız politikalarınıza Türkiye Cumhuriyeti’nin geleceği olan gençleri alet etmek ucuz siyasetten başka bir şey değildir.
Siyasi emelleri için bu ülkenin güzide üniversitelerinin içini boşaltmaya çalışan ve kaos amaçlı ateşe benzinle koşan herkesi esefle kınıyorum.
Yer üstü zenginliklerimizi talan etmeyin!
