YİNE DUYGUSALA BAĞLADI

YİNE DUYGUSALA BAĞLADI
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Selahattin Demirtaş ile Osman Kavala hakkında yaptığı açıklamaların ardından Türkiye'nin gündemine oturan Bülent Arınç, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin sert tepkisiyle karşı karşıya kalmış,  Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın kendisi hakkında kullandığı ifadeler nedeniyle rencide olduğunu ifade etmişti.

Gelen tepkiler üzerine YİK üyeliğinden istifa eden Bülent Arınç, her zamanki gibi yine gözyaşlarını kullandı ve Yasin Börü’nün şehit olması karşısında çok ağladığını ifade ederek en iyi bildiği şeyi yine yaparak duygusal bir metin kaleme almış.

Açıklamasında “Gazeteci arkadaşımız program sormak sorarken isim zikrettiğinde, “İsimler üzerinden tartışamayalım” diye altını çizmeme rağmen evrensel hukuk, adalet ve yargının sorunları üzerine dileğim uyandıran bu isimlerin gölgesinde kalmasından ve meselenin özünün kaçırılmasından endişe duyduğumu belirtmeliyim. Yasin Börü’nün katilleriyle, 15 Temmuz şehitlerimizin katilleri FETÖ ile yan yana gösterme gafletine kadar gitti. Asla bu ithamları kabul etmiyorum ve reddediyorum. Börü için döktüğüm gözyaşı da terör örgütleri FETÖ ve PKK’ya yönelik sözlerim ve tavrım da bellidir” diyen Arınç’ın YİK üyeliğinden istifası kabul edildi.

Bülent Arınç, her ne kadar ilkeler ve yargı reformunun genel çerçevesi hakkında konuştuğunu ifade etse de Demirtaş ve Kavala’nın haksız yere cezaevinde bırakılmasından söz etmesi hiç de ilkesel bir açıklama değildi.

İstifa metninde her ne kadar kendisini “hayatım boyunca doğru söz, doğru ilke, dürüstlük ve vicdanımın sesi, rehberim oldu” dese de son açıklamaları vicdanları yaraladı, terör örgütlerinin şehit ettiği insanlarımızın ruhunu incitti, tüm kamuoyunda nefretle karşılandı ve infial yarattı.

Umarız bu günden sonra YİK üyesi sıfatıyla olmasa da unutulduğunu hissettiği zehabına kapıldığı histeri nöbetleri anlarında muhalif bir Ak Partili moduyla yeniden vicdanları yaralamaz.

Bugünden sonra Bülent Arınç’tan beklenen tavır, il- il gezerek ülkemiz üzerinde oynanan kirli oyunları halkımıza anlatması ve tehlikeye dikkat çekmesidir. Bu duruş kendisini daha yüceltecek ve saygınlığını artıracaktır.