YENGEÇ GİBİ YAN YAN YÜRÜMEYİ MARİFET ZANNEDENLERDEN OLMADI

Uzun süredir gündemi meşgul eden Rektörlük seçimleri yapıldı

YENGEÇ GİBİ YAN YAN YÜRÜMEYİ MARİFET ZANNEDENLERDEN OLMADI
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Uzun süredir gündemi meşgul eden Rektörlük seçimleri yapıldı. Beklenen sonuç ortaya çıktı.

Şehrin ürettiği Men dakkalar, dukkalar karşısında Rektör Demirdağ dağ şeytanlarıyla vals yaparak yine seçimlerden 1.çıktı.

Yani şimdiye kadar atılan cemaatçi yaftaları tutmadı.

Öyle çalsın davullar!

patlatsınlar bir “şemmamme”!

Niye mi?

Çünkü,cemaatçi yaftaları tutmadı. İftiraları şehrin insanları da bilim adamları da dikkat’e almadı.

Çünkü, Rektör Kutbedin Demirbağ için Fetullahcı dediler bu kadar zamandır bir şeyini göremedik. Üniversiteden kasa kasa ananas çıkmadı. Sadaka himmet, burs isterken görmedik. Zaman aboneliği, Sızıntı aboneliği, kurban toplama yarışında girmediler. Fetullah imzalı saatler, ihaleler verilmedi. Rektör hoca ve ekibini maklube yerken görmedik. Fettullah operasyonu yapılırken sinsice ağlayan Kutbettin Demirdağ ve ekibi görmedik. Bunlar nasıl iftira anlamadık.

Evet,Fırat Üniversitesinde yarım düzine fraksiyon var. Kimi sol, kimi Sosyalist, kimi Kürtçü, kimi Mezhepçi, kimi muhafazakar, kimi liberal. Kimi Paralel, kimi derin, kimi Kemalist-Laikçi, Ulusalcı.. Hepsi bir arada yaşayan bilim adamı.

Irka, mezhebe, banka cüzdanına göre oy verilmediği bu seçimlerde.

Seçimlerde yürütülen negatif olumsuzluklar biiir bir gün yüzüne çıktı. Görüşlerini aldığım Rektör Demirdağ,” Dostların vefasızlığında, “Bize Allah yeter” demesi beni bir hayli duygulandırdı. Demek ki,dost bildikleri onu da sırtından vurdu.

Kısacası Rektörlük seçimlerinde adamlarda madamlarda belli oldu.

Fetullahın kirli çamaşırlarını koklarken hiç görmediğimiz Rektör Demirdağ’a adaylığı döneminde karşı çıkmama rağmen zaman içinde ekibi ile yaptıkları hizmetler karşısında sadece takdir etmek kaldı bana.

Birde,

Sosyolojik bir tabanı olmayanların, arkasından ağlayanı bile olmayanların oy alamaması bir boşluk doğurmadı bana göre.

Kimse üzülmesin.

Sonuçta herkes bir şeyler yapıyor ve bu yaptıklarıyla ya kendi cennetine tuğla taşıyor, ya da kendi cehennemine odun taşıyor.

Fırat Üniversitesi Rektörlük seçimlerinde eski Rektörlerin de Demirdağ’a rakip olarak çalışmasına rağmen her aday kilosunu öğrenmiş oldu. Kimlerin yüze gülüp oy vermediğini kimin dost kimin düşman olduğunu böylece herkes öğrenmiş oldu.

Sıra geldi YÖK ve daha sonra Cumhurbaşkanının kime evet diyeceğine. Kim olursa olsun Rektör demeden, hayırlı hizmetlerin işin ehli tarafından sürdürülmesinde fayda görüyorum.

Biz, taraf olmamız gereken her yerde, rahmetli Cemil Meriç’in ifadesiyle, “Zulmün olduğu yerde tarafsızlık, namussuzluktur” dedik ve şereflice, haysiyetlice, namusluca inandığımız insanlar ve davalar uğruna taraf olduk!

Bunda da hiiiç bir sakınca görmedik!

Çünkü biz öyle adamına göre ideoloji…

Adamına göre tercih…

Adamına göre siyasi görüş beyan eden fırıldaklardan olmadık olmayacağız.

Dedim ya adayların hepsi birbirinden kıymetli lakin, Rektör Demirdağ, yengeç gibi yan yan yürümeyi marifet zannedenlerden olmadığı için daha çok sevdik.

İnşdigerah Rektör Demirdağ da arkadaşlıkla iki yüzlülük arasındaki “o çizgiyi” çok iyi analiz etmiştir artık.

Sözün özü şu ki Demirdağ ve ekibini maklubeci sürüsü ile karıştıranlara alınan sonuç iyi bir cevap oldu.

Ne dersiniz?

Selam ve Dua ile.