O karanlık gecenin üzerinden tam 5 yıl geçti. İçimiz; şehitlerimizin acısıyla, özlemiyle ve ulaştıkları mertebeye olan hasretimizle burkulsa da artık geleceğe daha umutlu bakabilmenin mutluluğunu yaşıyoruz.
Umudun sebebi, artık bu ülkede her kim olursa olsun bir daha hainlik yapmaya kalkıştığında kafasına inecek balyozun acısını ve direnişin şiddetini bilmesidir.
O gece sokağa inip canı pahasına vatanını, milletini, geleceğini demokrasisini müdafaa eden vatan evlatları, bugün yine görevin kendisine düşmesi halinde yapacaklarını çok net bir şekilde göstermiştir.
Türkler ve devletleri tarih boyunca hem içeriden hem dışarıdan benzer hainliklerin karşısında gövdesini siper ederek durmuştur ve durmaya devam edecektir.
Dini, ideolojiyi, etnik kimliği vb. insani duyguları sömürerek yıllardır bu ülkede türlü işler çeviren hainler artık karşılarında vatanını keskince savunacak vatan evlatlarının olduğunu çok iyi biliyorlar.
Ne top ne tüfek, ne savaş uçağı ne de tank bizi hiçbir şey durduramadı ve söz konusu vatansa bizi hiçbir şeyin durduramayacağını, tüm dünyaya gösterdik.
Bugün; o geceki ezilmişliğin, acı yenilginin intikamını türlü oyunlarla çıkarmaya çalışsalar da, ekonomik, diplomatik, siyasi vb. oyunlarla bizi köşe sıkıştırmaya çalışsalar da bizler de her geçen gün daha da güçlenmeye, daha fazla üretmeye ve daha fazla millileşmeye devam ediyoruz.
Türkiye, özellikle pandemi ve doğal afetler gibi ekonomik yıkımı beraberinde getiren hadiseler sonucunda bile bugün üretimiyle, yatırımıyla, ihracatıyla, enerji ve teknolojide askeri gücünü artırmada yani bölgesel bir güç olma yolunda emin adımlarla ilerlemektedir.
Gençlerimiz özellikle siyaset gölgesi altında bilinçlerini bulandırmadan hedefe odaklanarak bu çizgiyi ileri taşıyarak, herhangi bir ideoloji, etnik kimlik, dini düşünce altında kalmadan tamamen 15 Temmuz şuuru ile bu ülkenin geleceğini inşa etmek yolunda çaba göstermelidir.
Türkiye’nin bugün siyaset üstü meseleleri; üretim, teknoloji, askeri gücü ve teknolojiyi artırma, özellikle sağlık alanında bilimsel çalışmalarını hızlandırma, sosyal bilimlere verdiği önemi artırarak çocuk, genç, yaşlı tüm bireylerini eğitip bilinçlendirme konularıdır. Tüm vatan evlatlarının odaklanması gereken konular bunlardır.
Bizleri yönetenlerin de üzerine bugün her zaman olduğundan çok ama çok daha fazla sorumluluk binmiştir. Özellikle ekonomik sıkıntılar yaşayan bu ülkedeki tüm vatandaşların bu sıkıntılardan kurtulması için, gelir dağılımının adaletli ve hakkaniyetli bir şekilde dağıtımının sağlanması için, zedelenen güvenin bir an önce sağlanması için gece gündüz çalışmaları gerekmektedir.
Son mesajım ise insani ve İslami duyguları sömürerek ya da yolu ne olursa olsun bu ülkeye hainlik etmeye çalışan kahpeleredir: “Sizler karanlık ve kirli inlerinizde hangi planı yaparsanız yapın, hangi karanlık geceleri beklerseniz bekleyin, bizler ve büyüklerimiz ve yetiştireceğimiz evlatlarımız, yaptığınız tüm planları bozmak ve aydınlık şafaklara uyanmak için her saniye hazır bir şekilde bekliyor olacağız!
