Elazığ’da yaşanan depremler ve pandemi süreci sonrası hem vatandaşın hem esnafın hatta hiç düşünmeden 7’den 70’e şehrin tamamının birçok konuya bakış açısı değişti. Zaten mutsuz şehirler sıralamasında ilklere oynanayan Elazığ’ımızın artık ilk sırada olduğunu düşünüyorum. Durum böyle olunca özellikle siyasetin Elazığ’ın değişen bakış açısına bir mercek tutması elzem oldu.
Muhalefetin değişen faktörleri göz önünde bulundurduğunu görebiliyoruz ancak Milletvekili Gürsel Erol dışında bu durumu profesyonelce işleten bir parti olduğunu gözlemlemedim.
Sevgili Ters Köşe Okuyucuları, bugün konumuz muhalefet değil iktidar. Herhangi bir araştırmaya dayanak göstermeden ilimizde yapılan dev anketleri (!) göz önünde bulundurmadan tamamen hasbihal ettiğim hemşerilerimizin dolu dolu cümlelerine atıfta bulunarak diyorum ki Elazığ’da siyasete bakış açısı yüzde yüz değişti. Sandığa giderken son anda karar değiştirebilen, mührü vurduğu yuvarlak daire ile arasında duygusal bağlar kuran ilimiz seçmeninin mühür ile daire arasına koyabileceği birçok sebebi var artık.
Kimse onları anlamıyor,dinlemiyor, yüreğine dokunamıyor artık. Bu durumun araştırılması naçizane önerimizdir.
Ancak bu araştırma Elazığ’ı aşar. Ben kendi fikrimi söylüyorum Sayın Erkan Kandemir’in hiç vakit kaybetmeden Elazığ’a gelmesi ve gelirken de yanına kamuoyu araştırmalarında uzman olan ekibini de dahil etmesi gerekiyor. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın Elazığ ziyareti öncesi böyle bir araştırma ve araştırmadan elde edilecek bulgularla şahsına yapılacak sunumlar bu sunumlar neticesinde Elazığ’da 7’den 7’e herkesin gönlüne dokunabilecek açıklamalar, müjdeler gerekiyor diyorum. Şiddetle tavsiye ediyorum.
Elazığ Ak Parti İl Teşkilatı için değil bu söylediklerim. Keza onlar daha çok yeni ve bizim onlar için bir şey söylememiz de altını dolduramayacağımız öneriler olur. Milletvekillerimiz ile alakalı da değil çünkü iş Elazığ’ı çoktan aştı. Tavsiye ettiğim araştırma, Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile Elazığlılar arasındaki gönül bağını ilgilendiriyor. Bu bağı kuracak kişiler de tamamen tarafsız olacak işinde uzman kişişelerden oluşmalı ve kalbi kırık Elazığlı’nın yarasını apaçık Cumhurbaşkanımızın tedavisine sunmalı. Bunu koordine edecek kişinin de Sayın Erkan Kandemir olduğunu düşünüyorum başka önerisi olan varsa can kulağıyla dinleriz, yazarız.
2020-S OLMASIN
2020 yılı hem ülkemiz hem de Elazığ’ımız açısından pek de iyi geçmedi klişe cümlesiyle inşallah 2020’ye veda ediyoruz. İki kere yaralı hemşehrilerimize depremsiz, salgınsız, tertemiz, bembeyaz bir yıl diliyorum. Depremiydi salgınıydı derken iyice kaygılı insanlar olduğumuzdan bugün, en büyük duamız gelen ‘gideni aratmasın’ oluyor. İnşallah 2020’nin bir üst sürümünü yaşamayız ve harika bir yıl geçiririz hep birlikte.
AŞI GELİRKEN...
Sevgili Hakimiyet Okuyucuları, biliyorsunuz sizinle birlite bir anket çalışması yaptık. Tabi ki dev bir anket çalışması değildi ancak şehrimizin konuyla ilgili görüşünü merak ettiğimiz için fikrinizi almak istedik. Anketimizden çıkan sonuçlar bizleri şaşırtmadı. Tüm Elazığ’ı bilmiyorum ama bizim takipçilerimizin en az yarısı aşı olmak istemiyor. Haklı olabilir de ama şuan tek çıkış yolumuz aşı gibi görünüyor. Biz bunları yazarken biliyorum siz de Çin’in neden bize sattığı aşıya değil de başka bir aşıya yaygın kullanım onayı verdiğini düşünüyorsunuz. İnanın ben de düşünüyorum ama ben Sağlık bakanımıza güveniyorum eminim bizi rahatlatacak bir açıklama yapacaktır.
HAFTANIN ÖNERİSİ
Hayal gücüm yılın son gününde de formunu koruyor. Yıkılan Elazığ Ortaokulu yerine diş hastanesi yapmak isteyen Fırat Üniversitesi, şehrin batısına güzel bir hastane yapsın. Yapılacak bu hastaneden, Fethi Sekin Şehir Hastanesi’ne uzanan kesintisiz bir ulaşım aracı (Metro ya da Tramvay) sağlansın. Fırat Üniversitesi takas karşılığı Milli Eğitim’e verdiği arazide bir okul yaptırarak Elazığ’a hediye etsin.
