24 Ocak tarihinde yaşadığımız depremin ardından Elazığ’da eğitime verilen ara pandeminin de ülkemizde etkisini göstermesiyle bugüne kadar uzamış oldu.
Defalarca gündeme getirdiğimiz bir konuydu bu durumun fırsata çevrilmesi ama ne kadar başarılı olduğumuz konusunda tüm Elazığlılar gibi benim de tereddütlerim var.
Bunu en iyi okullar açılınca anlarız diye düşünmeyin sakın, hasarlı olarak güçlendirmeye alınmış okullarda kaydı bulunan öğrencilerin, okulların başlamasıyla başka okullarda eğitim göreceği ve bundan kaynaklı birçok sıkıntı yaşayacağı birkaç veli dinlenince hemen anlaşılıyor zaten.
Elazığ’da yeni yapılacak okullara ilişkin son durumu İl Milli Eğitim Müdürümüz Feyzi Gürtürk, açıklamıştı. Yaklaşık 27 okulun yıkıldığını ve bunların yerine yapılacak 34 okuldan 24’ünün 6 Eylül’e yetişeceği söylenmişti.
Benim tam da burada bir önerim olacak. Hasar gören ve yıkılan okullarda öğrenim görecek öğrenciler, mecburen başka okullara gitmek zorunda kalacak. Evlerine uzak olabilecek okullarda eğitim görecek ve maddi durumu bu ulaşım yükünü kaldıramayacak ailelere servis desteği sağlanması gerekiyor. Sürecin çok uzamayacağını uzasa bile ailelerin bir de böyle bir ekonomik yükle baş başa bırakılamayacağını düşünmek zor değil. İl Milli Eğitim Müdürlüğümüz ve Valiliğimiz tarafından bu öğrencilere muhakkak servis desteği sağlanması gerekiyor.
Yeni okul döneminin başlaması hepimizi heyecanlandırırken üzerinden neredeyse iki yıl geçmiş bir depremin burukluğunu hiç kimseye özellikle çocuklarımıza ve gençlerimize yaşatmaya hakkımız yok. Ki zaten eski okullarından, arkadaşlarından, öğretmenlerinden ayrılmak zorunda kalacak öğrencilerimize bir de okula ulaşım kabusu yaşatmayalım.
Sevgili okur, ben bu satırları yazarken Milli Eğitim Müdürlüğü de konuyla ilgili açıklamasını hazırlıyormuş. Açıklama metni bize geldiğinde oldukça mutlu olduğumu belirteyim. Şehrimizdeki sorunların varlığını görmek bunlara çözüm üretmek önemli olan tek şeydir. Milli Eğitim Müdürlüğümüze bu konuda teşekkürlerimi iletiyorum.
İşte o açıklama:
İlimiz Bizmişen ve Yemişlik bölgelerinde TOKİ tarafından yapılan konutlarda ikamet eden ilkokul ve ortaokul öğrencilerinden ikamet adresleri Şehit Faruk Demir İlkokulu, Şehit Hasan Halit Küçük Ortaokulu ve Şehit Hüseyin Göral İmam Hatip Ortaokulunda olan öğrencilerimiz bu okullara, herhangi bir okul ile ilişkilendirilmemiş adreslerde ikamet eden öğrencilerimizin Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği İlkokulu'na taşınmaları;
Zafran Mahallesinde TOKİ tarafından yapılan konutlarda ikamet eden ilkokul öğrencilerinin Cemal Gürsel İlkokulu'nda, ortaokul öğrencilerinin Elazığ Ortaokulu'nda eğitim öğretime devam etmeleri;
Çatalçeşme Mahallesinde TOKİ tarafından yapılan konutlarda ikamet eden ilkokul öğrencilerinin Kazım Karabekir İlkokulu’nda, ortaokul öğrencilerinin Çatalçeşme İMKB Ortaokulunda eğitim öğretime devam etmeleri;
Aşağı Demirtaş Geçici Barınma Alanında ikamet etmeye devam eden öğrencilerin taşımalarının ise Ataşehir, Abdullahpaşa ve Hilalkent mahallesindeki okullara yapılması ve bu öğrencilerimize Taşımalı Eğitim kapsamında servis hizmeti sunulması müdürlüğümüzce sağlanacaktır.”
***
Depremin, yıkımın, koronavirüsün gündemimizden çıktığı günleri iple çekiyoruz. Bu kaos ortamında depremin getirdiği yıkım sadece binalarımızda olmadı, bozulmaya meyilli birçok kişinin de karakterinde yıkımlar meydana getirdi. Pandemi sadece sağlığımızı değil nefisimizi de hasta etti. Zaten yalnızlaşan toplumumuz değerlerinden iyice uzaklaşmaya başladı. Kendimize bir çeki düzen vermemiz gerekiyor aksi takdirde pandemi bitse bile artık daha fazla yalnızlaşmış, tek derdi kendi çıkarları olan, okumayan, sorgulamayan pis bir düzen hüküm sürmeye devam edecek.
