Güzel Pertek

Seyrine doyulmaz, şirinsin Pertek, Türküde söylendiği gibi Cennete benzersin denilen Doğunun en güzel yerlerinden, yeşil Pertek’ten bir şeyler yazmak istiyorum bu hafta sizlere. Destek ve biraz da gayret gösterilecek olsa huzurun kendisi, kuşların sesi, suların efendisi, sahil kenti, Cennetin perisi olacak kadar güzelsin Pertek. Gakgoşlar diyarının kültürüyle bütünleşmiş, tüm ekonomik ve aile bağlantıları Elazığ ile oluşmuş, zaman olarak Elazığ’a yirmi dakikalık uzaklıkta, Mersin’in Dünyaca ünlü kız kalesi beldesinden hiçbir farkı olmayan Fırat’ın başkenti Pertek. Görenin hayran kaldığı, tekrar gelmek için yanına konuk aldığı, Akdeniz’e, Ege’ye meydan okuyan, balığın alasına kucak açan, martısıyla coşan, 2800 yıllık suların ortasında kalesiyle tarihe koşan, mavisiyle, yeşiliyle çarşaf, çarşaf aşka yelken açan şiirlerde, türkülerde en güzel sözlerisin Pertek. A.France adlı yazar köprülerle ilgili bir sözünde, “ Üstünden geçtiğin köprüleri yıkma, bir gün geri dönebilirsin” derken sanki tarihi Pertek köprüsünün haykırışına ortak olmuş gibi sızlanmıştı. Yaklaşık elli yıl önceydi, Çocukluğumu aklıma geldi. Mahalle komşularımızla Pertek’i gezmeye gitmiştik, sular diz boyu kadar köprünün üzerine doğru gelmeye henüz yeni başlamıştı, orta kısmına yürüyerek gidip kısa bir süre sonra suların altında kalacak diyerek haberi yapılacak köprüde gazetecilerin makinalarına poz verdiğimi hatırlıyorum. Zaman gelip geçiyor göz açıp kapatıncaya kadar diyoruz, yarım asır, yokluğun, terörün, teknolojinin olmadığı dönemde yapılan köprüyü Keban’ın, Fırat’ın sularına emanet ederken gözü yaşlı ayrılığa kimler ne sözler verdi o zaman bilemiyorum ama Pertek’in bu sonu hak etmediğini her daim düşünenlerden olduğumu söylemek istiyorum. Günümüzde yapılan oto yollara, köprülere, tünellere şapka çıkartıp bakınca elli yıldır reva görülen bu eksikliğin vebalini kimler öder bilemiyorum. İşkencesi, Feribota mahkûm olunması, gece vakti hastaneye yetişemeyen can kayıpları şirin Pertek’i Elazığ’dan bir buçuk saati kopartıp alırken zamanın, israfın ve yakıt kayıplarının bütçeye verdiği zararın hesabı kimlerden sorulur, hangi sözler sorguya çekilir onu da kaybedilen yıllar sorsun diyorum. Yıllardır kemiksiz dillerde sakız olan söylenenler tutulsaydı eğer, Doğu Akdeniz’i ve güney doğuyu doğu Karadeniz’e bağlamakla kalmayıp yaklaşık iki buçuk ile beş saat zaman aralığında tasarruf sağlayacak köprü kısa bir sürede kendini amorti etmekle kalmayıp güzel Pertek’i hiç kuşkusuz doğunun turizm kenti yapmış olacaktı. Aklı selim bir düşünceyle geleceğe bırakılacak en güzel miraslardan olma hayaliyle Erzincan, Keban, Çemişgezek, Pertek arası yat turları, mavi yolculuk, su sporları, yamaç paraşütleri, dağ doğa yürüyüşleri, rafting yarışmaları, kanyonlar, yöresel festivaller ve sayamadığım bir çok düşünce. 2004 yılında verilen sözün üzerinden yaklaşık on yedi yıl geçmesine rağmen 2011 ve 2018 yıllarında bu sözler teyit edilmiş fakat somut bir adım atılmamıştır şu ana dek. Elzem bir hale gelen bu sorun artık kanayan bir yara olmaktan çıkmış kan gren olmak üzeredir. Yatırım programlarına bu köprünün bir ayağı değerinde olmayacak kadar adı hizmet olan fakat sonrası hebaya dönen boş leğenler dâhil edilirken bu görmemezlik İnşallah yakında son bulur diyorum. Sağlıkla kalın, esen kalın.