Bir türlü toplanma ihtiyacı hissedilmeyen Elazığspor için karar verilmiş ya da ipi çekilmiş dememizde bir sakıncası yoktur sanırım. Bölgesel amatör lig takımlardan hem kadro hem de yönetimsel anlamda hiçbir farkı kalmayan koca bir şehrin takımı dediğimiz, marka değerimiz dediğimiz bir takım yazılan ve oynatılan bir senaryonun içerisinde ancak bu şekilde son sahnesini çekebilirdi, onu da hep birlikte başardılar, tebrik ederim. Haftalardır ha bugün ha yarın denilerek kaçacak delik arayan vazife görevlileri ateşten gömleği Şahin başkana giydirmekte ısrar edince Elazığspor için tehlike çanları iyiden iyiye çalmaya başladı. Düşününki, küresel salgından önce tarihinin en büyük depremini yaşamış, yüz bine yakın vasıflı göç vermiş, şehrin neredeyse üçte bir yıkılmış, işyerleri ekonomik olarak batmış, ticareti bitmiş bir şehir ve o şehir için yapılması gereken pastadan şehrin bacasız sanayisi Elazığsor için hiçbir pay yok. Kapalı kapılar ardında davetiye usulüyle emanet edilen işler için kime ne sözler verildi bilemiyoruz. En azından toplanan maddi yardımlardan Elazığspor’un kurtuluşu ve dirilişi adına devede pire misali bir meblağ bağış yoluyla Elazığspor’a aktarılabilir, oluşturulacak bir kurul vasıtasıyla da takımın borçlarını kaldırma işi kontrollü bir şekilde sağlanabilirdi. Diğer bir alternatif olarak da Elazığspor adına kurulacak bir şirkete davet yoluyla yapılacak binlerce işin bir kısmı emanet edilir Elazığspor’un kurtuluşu sağlanabilirdi. Tabii biz bunları kendi düşüncelerimiz olarak sizlerle paylaşırken perde arkasında işin aslı olarak nelerin konuşulduğunu bilemiyoruz. Liglerin başlamasına bir haftalık bir süreç ve bir kaç tecrübeli futbolcu hariç tamamen altyapıdan gelen futbolcularla aynı sıkıntılar dâhilinde başlayacak bir lig. Kimsenin zoruna gitmesin, kimse kimseyi kandırmasın, görünen köy misali bu takım açık ara ligden düşer arkadaş. Yıllardır büyük yatırımlarla bir üst lig için canını dişine takan takımların her yıl yeniden diyerek başladıkları bu yarışa bizim ne kadromuz, ne bütçemiz nede hedefimiz yeter. Belediye versin yapalım anlayışının yok olması gereken bir düşünce olduğunu, bunun aksine, Elazığspor’u siyasetin hiçbir yerine alet etmeden oluşturulacak projelere ve yapılacak ihalelere ortak etmek fikri en doğru yaklaşım olacaktır. Bu işleyiş aynı zamanda Elazığspor’un üzerine giymiş olduğu borçlu kefenin çıkartılmasına da sebep olacaktır. Sezon başlıyor, önümüzde duran seçeneklere baktığımızda bu gemi bu haliyle ya karaya oturacaktır ya da son bir hızla transfer tahtası açılacak tıpkı önceki sezon yaşadıklarımızı tekrar edercesine ortada kalmış futbolculara kucak açıp karaya oturmuş gemiyi yürütmeye çalışacaktır. Hadi buyurun bu vebal kimin kararı siz verin.
