Alparslan Kılınç

İstanbul'un Fethi

Alparslan Kılınç

    Tarihte bazı liderler ve bazı olaylar vardır ki o milletin kaderini değiştirirler. Sultan Alparslan, Fatih Sultan Mehmet, Yavuz Sultan Selim, Kanuni Sultan Süleyman, II. Abdülhamid ve Mustafa Kemal Atatürk.
 

   Büyük Selçuklu Devletinin 1071 Malazgirt Savaşını kazanmasıyla Anadolu’nun kapıları Türklere açılmıştı. Ardında Anadolu Selçuklu Devletinin 1176 Miryakefalon Savaşında elde ettiği başarıyla, Anadolu’nun sonsuza kadar Türk yurdu olarak kalacağının mührü vurulmuştu. Bu savaşlarla İstanbul’un fethi yolu açılmıştı. Osmanlı’nın Anadolu ve Rumelide elde ettiği başarılar İstanbul’un fethine zemin hazırlamıştır. 

    İstanbul’un fethi sadece bir şehrin alınmasından ibaret değildir. Bizans’ın yani Doğu Roma İmparatorluğu’nun başşehri dünyanın merkezi alınmıştır. Her bakımdan üstünlüğü ve zenginliği ile yüzyıllar boyunca komşularının ilgisini, hırsını, hatta kıskançlığını üzerine çekmiş ve bu sebeple birçok kavim ve milletlerin hücumlarına, zorlu kuşatmalarına göğüs germek zorunda kalmıştı. Bu zapt edilemez şehri fetheden genç Osmanlı Sultanı ve onun Türk askerleri de Hz. Peygamber’in, “İstanbul mutlaka fethedilecektir. Onu fetheden kumandan ne güzel kumandan ve o ordu ne güzel ordudur” şeklindeki övgüsüne mazhar olmuşlardır. Artık Bizans İmparatorluğu yoktu, tarihin sayfalarına gömülüyordu. İstanbul bundan sonra parlak ışıklarını Osmanlı Devleti’nin yeni başşehri olarak dünyaya saçacaktı. İstanbul’un alınmasıyla dünya tarihi değişmiştir. Bir çağ kapanırken, yeni bir çağ açılmıştır. 

    Fethin dünya tarihi açısından önemli sonuçları olduğu gibi Türk tarihi açısından da önemli sonuçları olmuştur. Fetihle birlikte Osmanlı Devleti, Anadolu’daki beyliklere karşı üstünlüğü ele geçirmiştir. Osmanlı’nın sadece Türkler’in değil bütün Müslümanların da lideri olmasının yolu açılmıştır. Böylece Osmanlı Devleti bir dünya devleti haline gelmiştir. Bundan sonra fetih hareketleri Avrupa içlerine kadar yayılmaya başlayacaktır.
  

 Fransız Akademisinden Rene Grousset - İstanbul’un fethi hadisesini hazırlayan sebepleri, L’Empi- re Du Levant adlı eserlerinde, dile getirir ve der ki: “Eğer Bizans şeddi yıkılsa idi. Müslüman fethi 1453’de değil 673 veya 717’de gerçekleşse idi, henüz rüşdünü idrak etmemiş olan Avrupa’nın hali ne olurdu? Hiç bir rönesans hareketi mümkün olmazdı. Araplar ancak Suriye’yi, Mezapotamya’yı ve Mısır’ı Yunanlılıktan kurtarmışlar ve yeniden Sami’leştirmişlerdir. Türkler ise. Küçük Asya’nın en büyük kısmını Yunanlılıktan ayırdılar ve Turanileştirdiler. 1064’den 1081 ’e kadar, Anadolu yarımadası yeni bir Türkistan oldu. Batının müdahelesi durumu değiştirdi. Sözümü şu noktayla belirterek bağlamak isterim ki kitabım, Avrupa dışı kültür ve medeniyetlere karşı hiç bir peşin hükümle malül değildir. Avrupa medeniyeti dışında bilhassa Müslüman dininden olan milletler, insanlık medeniyetine o kadar yüksek safhalar yaşatmışlardır ki, taraf tutmayan bir tarihçi, onlara düşman hiç bir temayüle sahip olamaz... Sonunda Roma İmparatorluğunun fethi işini Osmanlılar başarmışlardır. Çünkü onlar Marmara kıyılarında idiler. Çünkü birbirini takip eden çok büyük hükümdarlara sahip olmak mazhariyetine erişmişlerdir. Bu hükümdarlar, mukayese kabul etmez askerlik dehasına sahiptirler. Ne istediklerini bilmişler ve o şekilde hareket etmişlerdir. Osmanoğulları, Peygamberin seferlerindeki mukaddes gayeyi, asırlar sonra canlandırmışlardır.” ( Mustafa Turan, Diyanet Dergisi).
 

   İstanbul’un Fethi Türk’ün tarihe altın harflerle yazdığı büyük bir başarının adıdır. Fatih’in askeri bir deha olduğunu kimse tahmin edemezdi. Buna vereceğimiz tek bir örnek, karadan donanmanın yürütülmesi bu muhteşem zaferi anlatmaya yeterlidir.    
Kahramanlık destanı yazarak, İstanbul’u bizlere miras bırakan Fatih Sultan Mehmet’i ve aziz şehitlerimizi saygıyla anıyorum.
 

Yorumlar 3
Yadem 30 Mayıs 2022 18:58

Üstad yine guzel bir yazı. Kalemine sağlik.

Hüseyin ÇAHAN 30 Mayıs 2022 17:51

Yüreğine sağlık üstadım . Ancak ahde vefa gösteremedik sanırım..

Kemal 30 Mayıs 2022 13:51

Duymayı ve görmeği istediğimiz güzel bir yazı Tebrikler kaleminize sağlık

Yazarın Diğer Yazıları