Vali Saltanatı
Vatandaşın son yıllarda en çok tepkisini dile getirdiği ve Ak Parti iktidarını ciddi anlamda yıpratan konulardan biri de kamuda israf ve lüks araç kullanımı.
Zaman zaman yayınlanan kamuda tasarruf ve israfı önleme genelgelerinin hiçbir işe yaramadığı da kötü örnekleri ile görülüyor.
Kamu açıklarını gidermek için yayınlanan genelgeler kapsamında şehir girişlerindeki kent nüfusunu belirten rakamlar, her yıl değiştiği için israf oluyor gerekçesi ile artık yazılmaz ve yarım kg boyanın hesabı yapılırken, bazı vali ve diğer yetkililerin kullandıkları araçlar konusunda aşırı lükse kaçılması kamu vicdanını yaralıyor.
Bunun son örneği de Rize Valisinin kullandığı makam aracı oldu.
Sel felaketinin ardından başlatılan yardım kampanyalarından sonra, Rize Valisi'nin lüks makam aracı sosyal medyada gündem oldu.
Karadeniz, 11 Ağustos'tan bu yana sele teslim oldu ve Kastamonu'nun Bozkurt ilçesi sel yüzünden adeta ikiye bölündü. Onlarca can kaybının yaşandığı ve yüzlerce vatandaşın evlerini kaybettiği felaket için yardım kampanyaları da peş peşe geldi.
Söz konusu yardım kampanyalarını destekleyen de var, eleştiren de. Sosyal medyada bu tartışmalar sürerken, Rize Valisi Kemal Çeber'in makam aracı gündem oldu. 3 milyon 750 bin TL değerindeki Audi A8 Long Luxury marka aracın fotoğrafını görenler Vali'yi eleştiri yağmuruna tuttu.
Bu araç daha önceki valiler tarafından mı yoksa mevcut vali tarafından mı alındı bilmiyoruz. Ancak vatandaş haksız sayılmaz. Deprem, yangın ve sel gibi doğal afetler anında halka iban numarası vererek yardım kampanyası başlatılmasına karşılık bu israf vatandaşta bir burukluk yaratıyor ve devlete olan güven sarsılıyor.
Ak Parti’nin en çok eleştiri aldığı bu konu ile ilgili bir adım atılır mı bilinmez ama bazı valilerin ve bazı bürokratların lüks merakı, muhalefete ciddi bir koz veriyor ve bu durum savunulamayacak bir hal alıyor. Görünen o ki bazı bürokratların lüks ve gösteriş merakı siyasete fatura edilecek ve halk bu tür yanlışlıklara olan tepkisini sandıkta gösterecek.
Durum bu kadar açık olmasına rağmen siyaset kurumunun hala bu konuda sakin durması ve esnek tavır takınması, her kesimden vatandaşın tepkisini çeken bir duruştur ve acilen değiştirilmelidir.
