MUHTARLARDAN RESMİ KURUMLARA İRONİK SİTEM

İlimizdeki bir çok mahalle muhtarı, kendi, sosyal medyasında yaptıkları paylaşımla, son günlerin tartışma konusu olan Tarım İl Müdürlüğü'nün Zübeyde Hanım Caddesi üzerinde yapılması gündemiyle ilgili ironik bir paylaşım yaparak, kurumlara; "siz merkezde kalın halk olarak biz şehir dışına çıkalım" ifadesini kullandılar.
işte o paylaşım:
"Şehrin gelişimine köprüler kurması beklenen kurumlarımız enerjilerini gelişimimizin önüne duvar örmeye harcıyor...
Neyin hesabındayız? 
Şehir büyüyor, 
Nüfus artıyor, 
Yeni alanlara ihtiyaç doğuyor... 
Kurumlarımız bunun farkında değil mi? 
Depremde çoğu kamu hizmet binası kullanılamaz hale geldi ve yenisi yapılacak...
Yeni alanlar için  
Şehrin dışına taşınmanın tam zamanı değil mi? 
Çarpık, düzensiz ve sorunlu bir kentleşme bir ayağımızı gelişimin gerisine sabitlemez mi? 
Farzedinki en merkezi alanları İşgal ettiniz. 
Hatta şehrin dışına taşınmış kurumları da şehrin merkezine davet ettiniz,
Nefes alacak bir metre dahi yeşil alan bırakmadınız,
Ve her metrekaresini betona boğdunuz,
Ayrıca biriktiğiniz merkezlerde de trafiği felce uğrattınız, 
Elinize ne geçecek? 
Neyin zaferini kutlayacaksınız? 
Çocuklarımız bizi nasıl anacak? 
Elazığ halkı bunu görmezden gelecek mi?
* Belediye Başkanımıza bir önerimiz var;
Madem kurumlar gelişimin önünde set olmada ısrarcı "Onlar merkezde kalsın biz şehri dışarıya taşıyalım?"
Olmaz mı? 
Onlar kalsın biz gidelim.
Yeşil alanları daraltmakla şehrin ciğerlerine neşter atmış oluyorlar zaten
Yani bugün değilse bile yarına şehri kangren sorunlar bekliyor olacak.
O halde onlar dışarı gitmeye yanaşmıyorsa biz gidelim...
Bu şehrin Fethi Sekin Mesire alanlarına, 
Sosyal alanlara, Toplumsal alanlara, yeşile, doğaya ihtiyacı var... 
İnsanlar kısmen de olsa nefes alabiliyor artık...
Ama yetmiyor. 
Cumartesi yer bulmak için perşembeden  hesaplar yapılıyor 
Nüfus arttıkça alanlar yetersiz kalıyor... 
Hangi bahane bir şehrin geleceğini katletmenin gerekçesi olabilir? 
Fethi sekin mesire alanı gereksiz diyecek kaç kişi var? 
Yada
Nefes almak için ailemle kültür parka hiç gitmedim diyecek kaç kişi var? 
Alana ilişkin planlama veya projeksiyon yokmuş, 
Fanteziymiş (!) 
Dün böyle bir ihtiyaç yoktur veya bukadar hızlı bir ivme düşünülmeden planlama yapılmıştır.
Ama bugün nüfusumuz 600.000 kişiye dayanmış durumda ve ihtiyaç ivedi çözüm bekliyor. 
Ayrıca şehrin yerleşim  alanı doyum noktasına ulaşmış durumda 
Ne yapalım? 
Siz olsanız ne yapardınız? 
Şehrin geleceğini düşünüp
Kurumları karşınıza almak yerine eywallah çekip gününüzü geçirmeye mi çalışırdınız?
Gelecek adına bir sorumluluk bilincimiz olmamalı mı? 
Büyüklerimizin çok doğru bir sözü var 
" Gözü namazda olmayanın kulağı ezanda olmaz." 
Yetkililerimize;
" Şehri umursamayanın, şehrin geleceğiyle ilgili bir planı olur mu?"