Millet Düşmanlığı
Geçtiğimiz yılın mart ayında 'Metot ve görüş farklılıkları, bunun yanında vesayetten ari, özgürlükçü, demokratik, çoğulcu, eşitlikçi ve her kesimi kucaklayan bir anlayışın hakim olmasına dair inancım genel anlamda istifa gerekçelerimi oluşturmuştur' sözleriyle Saadet Partisi'nden istifa eden bağımsız İstanbul Milletvekili, CHP'ye katıldı. Meclis'te düzenlenen grup toplantısında İslam'ı kürsüye davet eden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İslam'a rozetini taktı. CHP'nin Meclis'teki koltuk sayısı ise 136'ya yükselmiş oldu.
İslam'ın CHP'ye geçişi ise sosyal medyada geniş yankı uyandırdı. İslam'ın geçtiğimiz dönemlerdeki yaptığı 'Balyoz' ve 'Laiklik' paylaşımları gündeme geldi.
Saadet Partisi’nden ama Millet İttifakı listesinden seçildikten sonra önce Saadetten istifa edip sonrasında CHP’ye katılan Cihangir İslam’ın bu tercihine saygı duymak ve anlamak lazım.
Saadet Partililer, bu olaya da tıpkı Ak Parti İstanbul İl başkanlığı görevine getirilen Saadet Partisi Gençlik Kolları Genel Başkanı Osman Nuri Kabaktep için söyledikleri; “içimizdeki çürükler gitti” yaklaşımı ile bakacaklar ve çok da kızmayacaklar.
Bu olaya tepki gösterecek kesim ise Saadet Partisini samimi olarak destekleyen inançlı insanlar olacaktır.
Erbakan Hocadan aldıkları ülke, bayrak, milli sanayi, yerli üretim ve savunmada yerli teknoloji gelişmelerini yıkmaya ve boşa çıkarmaya yeminli bir millet ittifakında Saadet partisinin ne işi olur sorusunun cevabını hala bulamayan bu samimi kesimin kafası çok karışık. O güzel insanlar, aslında Tayyip Erdoğan düşmanlığı ortak paydasında; CHP, Saadet, İyi Parti ve HDP’lileri nasıl millet ve devlet düşmanlığı noktasına getirdiğini hayretle ve biraz da nefretle izliyorlar.
Saadet, merhum Erbakan’ın vefat yıldönümünde ortaya koyduğu davetli listesi yanında Fatih Erbakan’ın davet edilmediği görüntülerden sonra ciddi anlamda kan kaybediyor. Ve ne yazık ki bunu kabuk yönetim görmüyor ya da gösterilmiyor.
