Madem davet yoktu?

Pazartesi günü Ak Parti 7. Olağan kongresini yaptı. İl başkanlığına bu kez seçimle gelen Şerafettin Yıldırım ve milletvekilleri, kongrenin çok coşkulu ve başarılı bir şekilde gerçekleştiğine ve hayırlı olsun temennilerine dair sosyal medyada paylaşımlar yaptılar.

Madem davet yoktu?
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Bu konumlarda olanların farklı bir şey söylemeleri de çok mümkün değil. Kongrenin tabandaki yansıması ve MHP’de dâhil ittifak üyesi olunsa da rakip partilerdeki yürek soğutma duygularının oluşturduğu değirmene su taşıyacak ve “hayal kırıklığı” intibaı verecek bir açıklama zaten doğru da olmazdı.


Ancak bugünden sonra bu sonuç ve fotoğraf konusunda herkesin şapkasını önüne alıp düşünmesi lazım. Samimi Ak Partililerin, pandemi sürecine sığınma gibi bir gerekçe ve mazeretleri olamaz. 
Yarınlarda ışık ve yükselme trendi gördükleri partilere kaçma potansiyelleri  olan ve bu davayı sadece kişisel çıkar ve makam olarak gören AKP’liler, kongreyi başarı olarak görmeseler de samimi ve bu sonuç karşısında yüreği sızlayan davanın isimsiz ve hiçbir karşılık beklemeyen samimi Ak Partililer, bu durumdan oldukça rahatsız oldu.


Biz kongreye çok kişi çağırmadık züğürt tesellisine sığınanlara soruyorlar Ak Parti’nin samimi tabanı;
Madem kimseyi çağırmayacak ve bu kongreyi sadece delegelerin katılımları ile yapacak idiyseniz, şehrin 7 bin kişilik salonunu neden tercih ettiniz?


Madem seyirci ve katılımcı beklemiyorsunuz, salonu sırf sizin için mi yüzbinlerce TL harcayarak neden afiş, bayrak, sahne sistemi, abartılı görsel materyaller kullandınız?


Kimseyi çağırmayacakdıysanız  400 billboard, 120 cadde ve üst geçit afişini neden bastırdınız? 


Madem kimseyi çağırmayacaktınız neden sırf “ben” kokan, Erdoğan’ın ve misyonun olmadığı, Erdoğan’dan bahsederken bile “ben kendisiyle görüştüm” diyerek kendi üzerinden Cumhurbaşkanını dile getiren, görüntülerin kurumsal, dava, misyon ve Erdoğan vurgusu yerine tamamen şahsi reklam ve tanıtım içeren çok acemi, çok ruhsuz ve çok banal bir video çekip en sonunda da yine ruhsuz ve heyecansız bir edayla “tüm halkımızı bekliyoruz” deyip televizyonlarda yayınladınız?


Madem kimseyi davet etmediniz, o zaman neden televizyon, radyo ve gazetelerde  “önce halkımızın sağlığı önemli, bunun için sosyal mesafe gereği salonda bir boş bir dolu oturma düzeni sağlayacağız ve bu haliyle bile 3.500 izleyici bekliyoruz” dediniz ekranlarda?


Salona; bırakın ilçe, belde ve merkez ilçe, kadın kolları, gençlik kolları, mahalle teşkilatlarının gelmesini, delegelerin bile gelmemesini nasıl ve hangi gerekçe ile  açıklarsınız?


Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tüm il kongrelerinin görüntülerini izlediğinde boş tiribünleri gördüğünde o zihnindeki Elazığ algısının nasıl değişeceği ve neler düşündüğünü hiç merak ettiniz mi?


Bu sorunlar ve manzara günün adamı AKP’lileri çok enterese etmez ve üzmez. Onlar paçalarına yapıştıkları bir siyasiden nasıl kontenjan kapar, nasıl oğlunu kızını işe koyar, nasıl tayin yaptırır, nasıl ihale alır, nasıl kurumların imkânlarından nemalanır onların derdinde ve gayretinden olurlar.
Buna karşın, samimi Ak Partililer; velev ki, kendileri bir kenara itilmiş ve üzeri çizilmiş olsun, bu tablo karşısında uykuları kaçar. Sebep ve sorumlu kişi arama derdine ve gailesine bile düşmezler. Onlar, bugünden başlayarak “ne yapılmalı, nasıl hareket edilmeli ki yeniden davayı kuşanalım ve samimiyetle gönül seferberliği ile kırdıklarımızı ve gücendiklerimizi kazanalım düşüncesinin” sancısını çekerler.
Tablo çok açık, net ve tevil götürmeyecek kadar yalın. Kiminle konuşursanız konuşun, yönetimde dahi olsa duyarlı ve vicdanlı insanların durumdan ciddi anlamda endişe duyduklarını ifade ettiklerini göreceksiniz.


Bizler de buradan bir kez daha; günah keçisi arama ve cadı avına çıkma gibi bir fırsatçılıktan uzak, geçmişten bugüne yaptığımız samimi ve dostane uyarı ve tespitlerin haklı çıktığına sevinmeden ve “biz demiştik” basitliğine düşmeden, durumun vahametinin görülmesi gerektiğine dair samimi tabanın sesini ilgili ve yetkililere bir kez daha iletiyoruz.


Ama siz buna rağmen, rant peşinde koşan gayrisamimi güruhtan oluşa AKP’lilerin dediği gibi  “her şey çok güzeldi” diyor ve bunu başarı görüyorsanız söyleyecek ne sözümüz ne de çıplak uyarıcı rolümüz kalır. 


Ve sizi bugünden sonra; samimi ve Erdoğan’ın kutlu davasına gönül ve baş koymuş gerçek dava neferi yüreği gibi gönlü ve ruhu da ak Ak Partililere havale eder ve  kahvemizi içerek izlemeye devam ederiz.