Deizm Modası

Son yıllarda gençler üzerinde yapılan araştırmanlarda deizm ve ateizme büyük bir kayışın moda olduğu ve bu gençler arasında imam hatipte ve ilahiyatta okuyan öğrencilerin de olduğu ifade ediliyor.

Deizm Modası
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Bu eksikliği gören  Eğitim-Bir-Sen Elazığ Şubesi ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü, ortak bir proje ile  Elazığ ilinde görev yapan Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenlerine yönelik bir konferans düzenlendi.

 Araştırmacı yazar Doç. Dr. Mehmet Demirtaş'ın konuşmacı olarak katıldığı programın konusu 'İnanç Problemi Olan Deizm ve Mücadelesi' idi. 

Gençlerin yeni fikirlere ve aykırı düşüncelere olan ilgi ve meyillerini çok iyi bilen bazı çevreler, farklı ve fakat zararlı fikirleri genç beyinlere enjekte ediyorlar.

Geçtiğimiz aylarda Cübbeli Ahmet’in “çocuklarınızı imam hatiplere değil, düz liselere gönderin, zira imam hatipte bazı hocalar, gençlerin zihinlerini bulandırıp ateizm ve deizme gitmelerine sebep oluyorlar” açıklamasının ardından bazı dernekler durumun öyle olmadığını dile getiren savunmalar yapmışlardı.

Eğitim- Bir- Sen ve İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün deizmi konu alan konferansına, ilimiz genelindeki İmam hatip Liselerinde görev yapan meslek hocalarıyla başlanması da gösteriyor ki bir sorun ve problem var.

Öğrenciler, yeterli altyapısı olmayınca, yarım yamalak ama her halükarda yeni ve aykırı düşüncelerin peşine düşerek, önce değerleri, sonra sünnet ve hadisi ardından da Kur’an’da net bir şekilde açıklanan ilkeleri ve gerçekleri eleştiren yazar, yorumcu ve böyle düşünen bazı öğretmenlerinin etkisinde kalarak deizme ya da farklı sistemlerin karanlık dünyasına çekiliyorlar.

Böylesine önemli bir konunun bir konferansla izah edilmesi elbette zor.  Bu yanlış  görüş ve nazariyeler ile ciddi anlamda mücadele eden ve bu görüşlerini mantıklı ve kabul edilen kaynaklara dayandıran ve kamuoyunda daha çok ilgi uyandıran isimlerle devam ettirilmesi gerekiyor. Yusuf Kaplan, İhsan Şenocak, Ebubekir Sifil, Ahmet Bulut gibi isimlerle bu faaliyetler daha da artırılmalı.

Bu başlangıç anlamlı ve önemli ancak devamı da gelmeli. Zira konu önemli, mesele gençlerimiz ve onların geleceği. Hayatının baharında yaşamına son veren Enes Kara gibi üzücü olaylar istemiyorsak her birimiz ve her kurumumuz üzerine düşeni yapmalı.