Ankara'dan Abim Gelmiş!
İlhan, Burhan ve Gökhan Şeşen tarafından 1982 yılında kurulan ve hafızalarımızda yer edip zihnimize kazınan önemli şarkılara imza atan Grup Gündoğarken'in 'Ankara'dan abim gelmiş' şarkısını mırıldanmayan, günün anlam ve önemine binaen hatırlayıp muhatabına söylemeyen yoktur sanırız.
Bu şarkıyı yıllar sonra bize hatırlatan ise yine bir abimiz daha doğrusu tıpkı şarkıdaki gibi Ankara’dan gelen şehrin abisi oldu.
Partisinin düzenlediği Halk Buluşmalarına katılan Bulut; “Malumunuz geçen haftalarda il başkanlığımızın başlattığı yeni bir uygulama bence fevkalade de güzel bir uygulama. Nöbetçi vekillik. Burada talebini iletmek isteyen vatandaşlarımızla, hemşehrilerimizle bir anlamda milletvekillerimizi buluşturmuş oluyoruz. İl binamızda, il teşkilatımızda belki pek çoğu talebini iletebilmek için Ankara gelme gerekliliği hissedecekti böylelikle Ankara’yı Elazığ’a getirmiş oldu sayın il başkanımız” ifadelerini kullandı.
Bildiğimiz kadarıyla vekil-halk buluşması Ak Parti’de yeni hayata geçirilen uygulama değil. Ak Parti’nin yaşı kadar bir geçmişe ve uygulama retoriğine rağmen, bunun yeni bir uygulamaymış gibi sunulması, Ak Parti’ye ve kendisi kadar geçmiş milletvekili ve il başkanlarına haksızlık olduğu kadar partiyi ve geçmişini yeterince tanımamaktır.
Ankara’yı Elazığ’a getirmek mevzusu ise siyasetin, demokrasinin ve halkın iradesinin yok sayılması yanında milletvekilliği kurumunun meşruluğunu ve misyonunu tartışmaya açmak gibi bir yanlış anlayışın ürünüdür.
Milletvekilleri, halktan aldıkları vekâletle Ankara’ya giden, şehrin sorun ve halkın taleplerini Ankara’da çözmesi gereken ve halk tarafından vekalet verilerek yetkilendirilmiş isimlerdir.
Milletvekillerinin birinci ve tek görevi, halktan aldıkları yetki ve vekâletle şehrin sorunlarını, problemlerini Ankara’da çözmek ya da sorunları en az indirmek noktasında çalışmalar yürütmektir.
Şehrin, eski dönemleri geçtik, son iki yılda yaşadığı ve hemen her gün basın-yayın ve sosyal medyada dile getirilen ve yine her fırsatta milletvekillerine bizzat iletilen sorunlarla ilgili Ankara’da nasıl bir çalışma yapıldı da halkın mağduriyetleri giderildi gibi sorular cevapsız ve arafta dururken, milletvekilinin Ankara’dan şehre gelmesini büyük bir hizmet ve lütuf saymak, ne Ak Parti misyonuna ne de milletvekili söylemine yakıştı.
Bu cümleler ve üslup doğru olmadığı gibi, hem demokrasi, hem siyasi partiler hem de milletvekillerinin misyon ve meşruiyetini tartışma konusu yapmaktır ki bu en başta kendi kendini ret ve inkar olur.
Milletvekilinin şehre gelmesi ve halkla buluşmasını çok önemli bir hizmet yanında bir lütuf olarak görülmesi, vatandaşın iki yıldan beri muzdarip olduğu sorunları Ankara’da çözememe gerçeğini örtmez ve unutturmaz.
Tam noktayı koyduk ki yazıya, Radyo 7’den Aysel Aydoğan’ın sesinden şu şarkının sözleri değdi kulaklarımıza:
“Dert ağlar dertler ağlar
Saz ağlar sözler ağlar
Yedi yıl sevda çektim
Ankara ağlar yar ağlar”