Denetime Engelleme

Ömer Enes YILAR/Elazığ İl Genel Meclisi'nin muhalefet partileri arasından tek üyesi olan CHP'li Meclis Üyesi Mahmut Okçuoğlu, Hakimiyet Gazetesi'ne önemli açıklamalarda bulundu.

Meclis Üyesi Okçuoğlu, hizmetlerde siyasi baskının olduğunu, çok küçük hizmetlerde bile kurum müdürlerine talimat verildiğini belirtti. Mecliste zaman zaman yaşanan sert tartışmalarla ilgili de konuşan Okçuoğlu, bu tartışmaların vatandaşın ve kamunun yararına konular olduğunu söyledi.

Özellikle Elazığ İl İdaresi Personel A.Ş. ve Yatırım A.Ş. ile ilgili denetim komisyonun ve kendi bireysel sorularının yanıtsız bırakıldığını belirten Meclis Üyesi Okçuoğlu, gelir ve harcamaların nereye yapıldığı, personelin nerede ve nasıl çalıştığı gibi sorulara, “Bu Sayıştay'ın görevi” denilerek yanıt verilmediğini söyledi.

İşte o açıklamaların tamamı:

“HİZMET NOKTASINDA ENGELLEMELERLE KARŞILAŞTIK”
Siyasilerin Elazığ İl Özel İdaresi'nin hizmetlerine müdahil olduğu yönünde zaman zaman duyumlar aldıklarını, bu durumun kendi kulislerinde de konuşulduğunu ve geçmişte bazı kurum müdürlerine talimatlar verildiğini dile getiren CHP'li Meclis Üyesi Mahmut Okçuoğlu, şunları söyledi: “Ben de tıpkı Gürsel Bey gibi Elazığ için, Karakoçan için hakkaniyetli bir şekilde hizmetin dağılması için elimden geleni yapmaya çalışan bir siyasetçiyim. Ama dediğimiz gibi zaman zaman kulağımıza siyasilerin hizmetlere müdahale ettiği gibi duyumları geliyor. Kendi kulis konuşmalarımızda da siyasilerin müdahil olduğu konuşuluyor. Karakoçan için söylüyorum, 2019'dan beri seçildiğimizde, ilk dönemler kendi meclis üyesi arkadaşlarımızla bazı durumları yaşadık, yaşamadık değil. İlçemiz için hizmet götürdüğümüzde engellemeler, kamu müdürlerine muhalefetin dediklerini yapmayın gibi söylemler oldu ama daha sonraki istişaremizde amacımızın hizmet getirmek olduğunu anlata anlata bu birlik ve beraberliği sağlamaya çalıştık.”

“500 METRE BORU İÇİN TEHDİTLERLE UĞRAŞTIK”
Meclis Üyesi Okçuoğlu, çok basit hizmetler için bile engellemelerle karşılaştığını şu ifadelerle aktardı: “Ben öyle şeyler yaşadım ki yani burada en basiti bir köy muhtarımızın 500 metre boru istediğini ve bu konuyu ilçeye götürdüğümde buradaki birim müdürlerimize tehditte bulunulduğunu gördüm. ‘Neden muhalefetin dediklerini yapıyorsunuz, bizim dediklerimizi yapmıyorsunuz' gibi telkinlerle uğraştım. Ama daha sonra bu yaşadığımız süreçte anlattık, sürekli kamuoyuna ben siyaseti bir tarafa bıraktım, ilçenin İl Genel Meclis Üyesiyim, sadece ilçem için ne getirebilirsem, ne yapabilirsem onun peşindeydim ve inanın ki bunu başardık.”

“MECLİSTEKİ TARTIŞMALAR HALKIN YARARINADIR”
İl Genel Meclisi toplantılarında zaman zaman sert tartışmalar yaşandığını dile getiren CHP'li Meclis Üyesi Okçuoğlu, bu tartışmaların genellikle vatandaşın yararına olduğu konular için olduğu belirterek şunları söyledi: “Cumhur İttifakı'nın tartışmaları beni ilgilendirmiyor. Kendi bildiğim doğrular doğrultusunda gidiyorum. Zaman zaman tartışmalar oluyor ve bu tartışmalara bizler de şahitlik yapıyoruz. Bizi ve kamuoyunu ilgilendiren şeyler oluyor ve biz de müdahil olmaya çalışıyoruz. Elbette ki gerek Ak Parti gerekse MHP'li meclis yeleri bu tartışmaları yapıyorsa halkın yararına olan tartışmalar yapıyor. Ben hiçbir zaman bu tartışmalar içerisine girmiyorum, sadece kendi bildiğim yanlışları, olabilecek programlarda kendimce Elazığ'ın tek muhalif İl Genel Meclis Üyesi olarak dilim döndüğünce kamuoyuna anlatmaya çalışıyorum.”

“USULSÜZ YIKIMLARLA İLGİLİ SORULARIMIZA CEVAP VERİLMİYOR”
24 Ocak depreminin ardından başlatılan yıkım süreçleriyle ilgili usulsüzlükler yapıldığını duyduklarını ancak dilekçe ve sorularına cevap verilmediği için bu durumu ispat edemediklerini aktaran Okçuoğlu: “Evet yaşadığımız deprem sürecinden sonra acele kamulaştırma ya da acele yıkımla ilgili bir takım kararlar aldı, bir takım kişilere ihale verildiğini bizde duyduk. Yalnız maalesef üzülerek söylüyorum ki, gerek bilgi edindirme yasasından verdiğimiz yazılı dilekçelerle gerekse sözlü olarak sorduğumuz sorularda hiçbir tatmin edici cevap alamadık. Yani bana ispatlayıcı elinizde veri var mı deseniz maalesef elimizde bir veri yok. Ama duyuyoruz. Bir iki ihalenin de soruşturma geçirdiğini ve soruşturmanın hala devam ettiği için de takip ediyoruz” şeklinde konuştu.

“MECLİSE DENETİM GÖREVİ YAPTIRILMIYOR”
Elazığ İl Özel İdaresi'ne bağlı şirket olan Personel A.Ş. ve Yatırım A.Ş. ile ilgili birçok sorunun bu zamana kadar yanıtsız kaldığını belirten Meclis Üyesi Mahmut Okçuoğlu, Meclisin görevi olan Denetim mekanizması işletilmediğini şu sözlerle anlattı: “Bizim Personel A.Ş. ve Yatırım A.Ş. diye iki tane şirketimiz var. Bunlarla ilgili de zaman zaman gündeme getirdik, Yatırım A.Ş. ne yapar, ne tür yatırım yapar, Yatırım A.Ş.'nin gelirleri nereye gidiyor, harcamaları nereye gidiyor, Özel İdare'ye bir katkısı var mı, çalışan personeller nerede çalışıyor, kaç kişi çalışıyor bunları zaman zaman bizler de gündeme getiriyoruz. Ama maalesef denetim sistemi çalışmıyor. İl genel meclis üyelerinin sene sonunda yaptığı bütün İl Özel İdaresi'nin harcamalarını, hatta ilçe Özel İdare'lerinin harcamaları da denetimden uzak. Ama geldiğimiz nokta Yatırım A.Ş. ilgili sorduğumuz sorularda siz bütün komisyon olarak bunları soramazsınız, soru sormaya yetkiniz yok, bunu ancak Sayıştay kararıyla Sayıştay inceleyebilir, meclisin herhangi sorumluluğu altında değildir, maalesef yatırım A.Ş.'nin ne yaptığını bizde bilmiyoruz.”

YÜKSEK HUZUR HAKKI İDDİALARI
Bazı yöneticilerin yüksek “huzur hakkı” aldıkları iddiasının gündeme sık sık geldiği şeklindeki soruyu da yanıtlayan Meclis Üyesi Okçuoğlu, şunları söyledi: “Huzur hakkıyla ilgili iddiaları da duyuyoruz ancak bilemiyorum. Dediğim gibi sorduğumuz sorulara, kimin ne maaş aldığını, kimin ne aldığını bilmediğimiz için onunla ilgili net bir şey söyleyemem.”

TESİSLERDE SON DURUM
İl Özel İdaresi'nin atıl vaziyette bulunan tesisleri ile ilgili de konuşan Meclis Üyesi Okçuoğlu, şu bilgileri verdi: “Yazık, gerçekten yazık. Tesisimiz var ama biz bu hizmeti dışarıdan kiralama ve satın alma yoluyla yapıyoruz. Sayın Valimiz Ömer Toraman'ın ilimize atandıktan sonra ivedilikle çalışmaya başladığını ve asfalt plenti tesisinin hızla faaliyete geçirilmesi ile ilgili bir girişimi olduğunu biliyorum. Sivrice'de arıtma tesisinin olduğu bölgeyi ben de inceledim. Maalesef söylenenler doğru. O zamanın parasıyla ciddi para yatırılmış ve İl Özel İdare'den de para aktarılmış ama geldiğimiz noktada maalesef atıl bir durumda kalmış. Çevredekilerin bu konudan rahatsız olduğuna vakıfım.”

“88 ASFALTSIZ KÖY YOLLARIMIZ VAR”
İl Özel İdare bütçesinin etkili kullanılmadığını belirten Meclis Üyesi Mahmut Okçuoğlu, açıklamasını şu ifadelerle sürdürdü: “Elbette etkili kullanmaya çalışıyoruz ama olmayan kaynakları kullanıyoruz. Bizim İl Genel Meclis Üyeleri daha fazla hizmet edebilmek için ihalelerde daha fazla kırım yapma peşindeler. Biz kendimizi, devleti ve vatandaşı düşünürken diğer taraftan müteahhittin boynuna biniyoruz. Ondan ne kadar kırım yaparız ve o kırımım ardından daha ne kadar fazla iş yaparız diye düşünüyoruz. Bu sene verilen bütçe toplamda 30 milyon. 3 yıl içerisinde her yıl 10 milyon bütçe harcamışız. Maalesef yeterli değil. Karakoçan'ın 88 köy ve 54 mezrası var. Hâlâ asfaltsız köy yollarımız var. Su ile ilgili bir sıkıntımız yok ama 2-3 bölgede grup yolları var. Geçen yıl yapmış olsaydık 17 Kilometre yolumuz bitmiş olacaktı. Ama bütçe yetersizliğinden dolayı şu anda 10 milyona yakın bütçeye ihtiyacımız var bu da elimiz kolumuzu bağlıyor. Bütçeyle ilgili sıkıntımız çok ve bütçe yetersiz diyebilirim.”

“AMACIMIZ KARAKOÇAN'A HİZMET
Karakoçanlı meclis üyelerinin amaçlarının ilçelerine hizmet olduğunu, bu amaçla birlik ve beraberlik içerisinde hareket ettiklerini belirten CHP'li Meclis Üyesi Mahmut Okçuoğlu, son olarak şunları söyledi: “Birlik beraberliği oluşturduk, şu andan ilçede gerçekten güzel bir hava var, yani siyasi parti ayrımı yapmaksızın, amacımızın hizmet olduğunu, Karakoçan ilçesine hizmet yapmak olduğunu anlattık ve bunu da başardık. Karakoçan'da 2 Ak Parti bir de CHP olmak üzere toplam 3 meclis üyesinin hizmet eşitliğinin ve hizmet dağılımının eşit gelmesi için biz bu oluşumu sağladık. Siyasi parti veya Alevi ve Sünni ayırt etmeksizin, hangi köyümüze hizmet daha erken gitmesi gerekiyorsa, öncelik sırasına göre belirleyip ona göre program yapıyoruz. Sosyal hizmet eşitliğini sağladık.”