Dar Gelirliye 'Boşaltın' Şoku
Çaydaçıra Mahallesi, Adnan Kahvecioğlu Bulvarı'nda bulunan sosyal konutların aidatlarını ödedikleri halde bu evlerde oturmadığı gerekçesi ile çoğu engelli ve dar gelirli birçok vatandaşın evlerini boşaltması istendiği iddia edildi.
Ömer Enes Yılar/Yaklaşık 10 yıl önce, dar gelirli hemşerilerimize verilmek üzere Çaydaçıra Mahallesinde yapılan ve 1+1 ve 2+1 evlerden oluşan sosyal konut projesi tamamlanmış ve hak sahiplerine teslim edilmişti.
Çaydaçıra Mahallesi, Adnan Kahvecioğlu Bulvarı'nda bulunan ve TOKİ tarafından dar gelirli vatandaşlar için inşa edilen, taksitleri 10 yıldan beri düzenli olarak ödenen sosyal konutlarda oturan vatandaşlara gönderildiği iddia edilen “boşaltın” tebligatı, tepkilere sebep oldu.
Elazığ Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı tarafından gönderilen tebligatla hak sahibi olduğu halde konutta sürekli olarak ikamet etmediği gerekçesi ile yaklaşık 50 hak sahibinin evleri boşaltması istendi.
“SÖZLEŞMEYİ FESHEDİYORUZ”
Bahse konu konutların yaklaşık 10 yıl önce TOKİ tarafından inşa edildiği ve dar gelirli ve engelli vatandaşlara satışının yapıldığı öğrenilirken, bu konutlarda sürekli olarak oturmadığı tespit edilen vatandaşların sözleşmelerini tek taraflı olarak fesih edileceği tebligatla duyuruldu.
40 GÜN SÜRE TANINDI
Gönderilen tebligatla hak sahiplerine konutlarında ikamet etmediklerinin tespit edildiği bildirilirken tespit edilen konutların 40 gün içerisinde boşaltılması istendi.
KOLLUK YARDIMIYLA TAHLİYE
Ayrıca tebligatta vatandaşlara tanınan 40 gün sürenin sonunda evleri boşaltmadıkları takdirde kolluk yardımıyla evlerinin boşaltılacağı bildirildi.
KONUTLARIN BORÇLARI BİTMEK ÜZERE
Konuyla ilgili gazetemize açıklamalarda bulunan hak sahibi engelli bir vatandaş, yaklaşık 10 yıldır konutun ödemesini düzenli bir şekilde yaptığını, şimdiye kadar böyle bir sorunla karşılaşmadığını aktarırken, evinin taksitlerinin neredeyse tamamlama aşamasına geldiğini böyle bir anda yapılan bu uygulamaya anlam veremediğini belirtti.
EKONOMİK ŞARTLARDAN DOLAYI ZORUNLU MİSAFİRLİK
Bahse konu ‘konutta ikamet edilmediğinin tespiti' işleminin elektrik ve doğalgaz gibi faturalarla yapıldığı öğrenilirken, vatandaşlar gerekçe olarak yüksek fatura maliyetlerini gösterdi. Bazı vatandaşlar, kış aylarında fatura yükünden kurtulmak için birinci derecede aile yakınlarının yanında kalmak zorunda kaldıklarını dile getirirken bazı vatandaşlar ise eşlerinin il dışında çalıştıkları ve elektrik ile doğalgaz faturaları ödemekte zorlandıkları için belirli dönemlerde mecburen ailelerinin yanlarında kalmak zorunda olduklarını söyledi.
Ekonomik şartların zorlaması ile zaman zaman anne-babaları ile yakın akrabaların evine sığınan ve fatura ödemekte zorluk yaşayan bu insanlarımızı anlamak ve destek olmak yerine, bu gerekçelerle taksitlerini on yıldan beri düzenli ödedikleri halde evlerinin ellerinden alınmak istenmesinin sosyal devlet ilkesiyle bağdaşmadığını dile gertirenn vatandaşlar, bu insanları yeniden mağdur etmek yerine sorunların çözülmesine yoğunlaşması gerektiğini ifade ediyorlar.
KİRAYA VERME DURUMU YOK
Vatandaşlar, evlerini kesinlikle kiraya vermediklerini, zaten faturalarla bunun net bir şekilde ortaya konulduğunu, kendi eşyalarının evlerinde bulunduğunu belirtirken yılın her ayını konutta geçirmek zorunda bırakılma durumuna anlam veremediklerini söyleyerek tepki gösterdi.
SİYASET DEVRE DIŞI
Konunun çözülmesi amacıyla siyasetin de devrede olduğu ancak Elazığ Valiliği'nin bir komisyon kurduğu ve vatandaşı anlamak ve sorunlarını dinlemek yerine, çok iyi düşünülmeden hazırlanmış standart bir sözleşmeye dayanarak yeni mağduriyetlerin yaşanması karşısında siyasi girişimlerin de sonuçsuz kaldığı ifade ediliyor.
İDDİALAR VAHİM
Dar gelirli ve engelli olduklarını, bu zamana kadar evlerin taksitlerini yatırmak için birçok zorluğa katlandıklarını belirten vatandaşlar, konutların konteyner kentte kalan vatandaşlara verileceğini, 10 yıldır yapılmayan uygulamanın bu nedenle şu anda yapıldığını, deprem konutlarının da kiraya verilmesinin yasak olduğu halde Elazığ'da siyaset ve bürokrasinin sık sık bu konutların kira fiyatlarını düşürdüğü yönünde açıklamalar yaptığı, Valiliğin bu konutların kiraya verilmesinin yasak olduğunu bildiği halde herhangi bir müdahalede bulunmadığı, konutlara siyaset ve bürokrasiye yaranmak için el konulduğu iddialarında bulundu.
SORUN BÖYLE Mİ ÇÖZÜLÜYOR?
Dar gelirli ve engelli hemşerilerimiz için yapılan sosyal konutların, sosyal devlet ilkesinin en güzel ve somut örneği olmasına rağmen, her biri ekonomik sıkıntı ve haklı gerekçeden kaynaklanan sebeplerle kısa süreliğine yakınlarının evlerine sığınan hak sahiplerinin ellerinden evlerinin alınması uygulamasının yanlış bir uygulama ve işlem olduğuna dikkate çeken vatandaşlar, bu konutları hak sahiplerinden almak yerine böyle bir ihtiyaç varsa yeniden bu tür konutlar yaparak hak sahiplerine verilmesinin gündeme alınması ve bu konuda bürokrat ve siyaset kurumunun çalışma yapması gerektiğini ifade ediyorlar.