Cumhur'da Ağın Çatlağı: Tekmen ve Tan İddialara Yanıt Verdi

Ağın Belediye Başkanı Ali Uslu, Ak Parti İl Başkan Yardımcıları Kemal Tan ve Semih Tekmen'in Ağın'da bulunan arsalarına su getirmek için siyasi imtiyazlarını kullandıklarını iddia etmişti. Tan ve Tekmen, Kanal Fırat canlı yayınında bu iddialara yanıt verdi. İşte o açıklamalar:

“HEM BİZ HEM DEVLETİMİZ İFTİRAYA MARUZ KALDI”
Ak Parti Elazığ İl Başkan Yardımcısı Semih Tekmen İddialarla ilgili olarak şu açıklamayı yaptı:
“Ağın Belediye Başkanı Sayın Ali Uslu, bizimle ilgili isim vererek bazı iddialarda bulundu. Bizler de yayına bağlanıp bazı cevaplar verdik ama Telefon yoluyla kendimizi ifade etmemiz çok kolay değildi. Ağında bizim birer tane bahçemiz var. Burayla ilgili kamu kaynağını kendi şahsımıza yönlendirmeyle itham edildik. Kendi bahçemize su getirmek için kamu kaynağını oraya yönlendirmeyle itham edildik. Kendimize çıkar sağlamak için siyasi kimliklerimizi kullandığımızı iftira etti. Bizimle de kalmayıp ilçemizde ahlaklı ve dürüş bir şekilde hizmet etmiş olup mülki idare amirimizi de isim zikretmek suretiyle zan altında bırakarak devletimizi temsil eden organları da siyasete alet ettiler.”

“ALİ BEY KAYBETME KORKUSUYLA BU İFTİRALARI ATMIŞTIR”
“Bir kişi bir eylemi yaparken niyet doğrultusunda hareket eder. Dolayısıyla Ali Bey bunu partimize ve bize neden yaptı? Öncelikle bunu bir muhakeme ettik. İnsanın en doğru tespit edileceği ve ölçüleceği yollar ticareti ve seyahat halindeki davranışlarıdır. Temsil makamında olan siyasi aktörlerin de kaybedeceği hissi kendi ruhunda hasıl olmuşsa ki belki yeniden kazanır bunu biz bilemeyiz bu hisse kapılan insanlar kendi siyasi ahlaklarının ne olduğu imtihanını da bu günlerde verir. Burada demek ki Ağın ilçesinde vatandaşımızdan gerekli teveccühü görmüyor veya seçimi kaybedeceği hissine kapılmış olacak ki maalesef kendisine buradan siyasi malzeme çıkarmaya çalışmıştır. Yaptığı işin amacı budur. Biz bunu böyle okuyoruz.”

“PROJE 250-300 BİN LİRAYA YAPILABİLİRDİ”
“İddia ettiği şey kendi kapımızın önüne Valilikten, Özel İdareden, İller Bankası'ndan bir bütçe çıkarıp da kapımızın önüne boru çekip su akıtmak. Bu süreç Cumhuriyet Mahallesi'nde bulunan bu parsellerin sahibi olan vatandaşlarımızın bizden yardım istemesiyle başladı. Bu parsellerin bir kısmı da Ali Bey döneminde satıldı. Bunu da hiç konuşmuyor. Sanki hepsi önceki belediye başkanı döneminde satılmış gibi konuşuyor. Vatandaş burada mülk almışız, bahçe yapmışız ama belediye bize altyapı hizmeti vermiyor diyor. Görüşüyoruz, bütçemiz yok, imkanımız yok şeklinde cevap alıyoruz diyorlar. Sizler de bizim burada komşumuzsunuz, aynı zamanda Cumhur İttifakı'nın ortağısınız. Bize vekalet edin ve belediye ile görüşün diye bize talepte bulundular. Bizler de belediye başkanı ile konuştuk, elçilik etmek için geldik ve şahsımız adına bir damla suya kapalıyız dedik. Başkanımız önce dedi ki “bu arsayı önceki belediye başkanı ucuza sattı, parayı da aldı burada kullanmadı ve bu yük benim üstüme kaldı.” Biz de bunların konuşmanın faydasının olmayacağını söyledik. Bir de burası kime göre neye göre ucuza satıldı. O zamanki kanuna göre ilana ve ihaleye çıkıldı ve vatandaşlar da fiyat artırma usulüyle o zamanki bedellerle buraları satın aldılar. Senin bunu bahane etmen uygun değil, buraya ambargo uygulamayın, vatandaşı mağdur etmeyin yatırım yapın dedik. Benim bütçem yok, İller Bankası ile görüştüm 1-3-5 milyon rakamlar aklımda değil böyle bir bedeller lazım, dedi. Biz de dedik ki senin bahsettiğin gibi bir bedel lazım değil bu işe. Ya sizin projeniz de ya düşüncenizde ya da size verilen rakamlarda bir hata var. Bunu biz de bir çalışma yapalım konuşalım dedik. İl Özel İdaremiz, Valiliğimiz koordinesinde bir proje çalışıldı. Bu projenin belgeleri de elimizde mevcut. Bu projeye göre 250-300 bin liraya buraya içme suyu verilebilecekti. Bu talep bize kendisinden geldi ve bize destek olun denildi. Bizler de bu projenin işçiliğini, kazısını, montajını yapalım dedi ve bizler de tamam dedik. Bizim siyasi büyüklerimiz ve il başkanımızın bilgisi dahilinde görüşmeler yapıldı. Devletimiz her yerde her türlü yarayı sarma gayretinde olduğu gibi orada da bu yarayı sarma gayretinde oldu. Buraya bir ödenek çıkarıldı.”

“İFTİRALARI DUYUNCA VAZGEÇTİK”
Daha sonra iş ilerledikçe bizim kulağımıza bazı çirkin şeyler gelmeye başladı. Burada bizim Cumhur İttifakımızın arazileri varmış da bunlar kendi kapılarına yetecek kadar boru getirecekler gibi şeyler. Orada onun yakın bir mesai arkadaşı var. Sedat Uyanık. Bu Sedat Bey de buraya İl Özel İdare'den farklı bilgiler mi taşıyor neyse aslında bu Sedat Bey bizim teşkilat mensubumuz ama onunla bir görüşmeler, indirmeler, kaldırmalar neyse. Biz baktık ki bu işle ilgili kötü bir koku gelmeye başladı. Sonra dedik ki buraya elçi ve vekil olarak gönderilmiştik. Vatandaş bizden bir katkı ve yardım istedi. Biz geldik bu işi yapalım ama bu iyi niyetle karşılaşılmayacaksa ve üstümüze iftira edilecekse bu iş belediyenin vazifesidir. Biz de vakti gelene kadar çekilelim dedik.

USLU: “KONU YARGIDA”
Daha sonra programa telefon yoluyla bağlanan Ağın Belediye Başkanı Ali Uslu, iddialarında ısrarcı oldu ve konunun yargıya taşınacağını vurguladı.

TAN: “BU İFTİRALARIN HESABINI YARGIDA SORACAĞIM”
Kemal Tan, ise “Benim iskanlı evim var. Buraya su istemek kadar doğal ne olabilir? Sizin bir iskanlı eviniz varsa siz buraya su istemez misiniz? Benim de burada bir iskanlı evim var. Bu doğrultuda Ali Bey'e bir yazı yazdım. Yazı da elimizde mevcut. Yazıda dördüncü paragrafta şu ifadelere yer verdim: “Talebimiz yalnızca kendi parselimizi de kapsamayıp geçmişte yalnızca kurumunuz tarafından imar ve parselasyonu yapılarak vatandaşlara satılmış yaklaşık 138 adet imar parseli ve yaklaşık 5-10 adet yeni inşaatın bulunduğu yeni yerleşim yeri olan mahallenizdir.” Biz bunu talep etmişiz kendisinden. Lafla sözle değil resmi evrakla bunu demişiz. Belge de elimizde. O suyun bana gelmesi için diğer parsellerin hepsinden geçmesi lazım. Temiz siyaset yapalım. Her şeyin bir adabı ve usulü vardır. İftira siyaseti yapmamamız gerekiyor. Ben kendimi bunlardan menediyorum. Maddi ve manevi tazminat davası açacağım. Bu iftiraların hesabını soracağım.
Son olarak Semih Tekmen, Ak Parti Ağın İl Genel Meclis Üyesi Sedat Uyanık'ın bu konular yüzünden yeniden aday gösterilmemesini değerlendirdi. Tekmen, “Bizim partimizin aday gösterilme konusunda değerlendirme yapan organlarımız vardır. Bu mecralar değerlendirmişler ve yeniden aday göstermemişler. Bu organların başında da Milletvekillerimiz ve il başkanımız var. Bu konuda sözleri ve görüşleri vardır. Burada kalkıp da “beni aday yapmadılar, yalan söylüyorlar” demek aslında partimizin kendisiyle ilgili doğru tasarrufta bulunduğunu da gösteriyor. Sayın Cumhurbaşkanımızın bir sözü var, “trenden inenler bir daha binemezler.” şeklinde konuştu.