YENİ KADRO YETİŞMİYOR

 Ak Parti, beslendiği milli görüş geleneğindeki diğer parti ve gençlik oluşumlarının aksine, yeni kadro, nitelikli siyasi ve idareci yetiştirme noktasında oldukça başarısız  bir tablo çiziyor.

Ak Parti Türk siyasi hayatında tek başına en uzun süre iktidarda kalan ve birçok ekonomik ve sosyal reformlar dışında birçok hizmeti hayata geçirmesine ve bu sebeple her dönem halkın desteğini almayı başaran bir siyasi hareket olarak biliniyor.

Ülkenin her köşesine hizmet götürme şiarını kendine ilke edinen ve hayata geçirdiği ulaşım, sağlık, eğitim, konut, sosyal hizmet ve desteklerle halkımızın takdirini kazanan Ak Parti, bu başarılarının yanında yeni siyasi kadrolar yetiştirme noktasındaki sicili çok parlak değil.

İDEALİZM YERİNE PRAGMATİZM Mİ?

Geçmişte ve bugün Milli Görüş geleneğinden neşet eden Refah, Saadet ve Yeniden Refah Partisi’nde yeni ve davasına karşılıksız bağlı, sadakat sahibi ve fedakâr on binlerce genç bulunurken, Ak Parti’de en basit bir afiş asma işinde bile çalıştıracak genç bulunamaması ve bu işlerin ücret karşılığında yapılmasını değerlendiren siyasi gözlemciler, bu durumu idealizmin yerini pragmatizmin almasına bağlıyorlar.

Ak Parti dışındaki diğer partilerde adanmışlık ve davaya samimiyetle hizmet esası hâkimken, Ak Parti’de son yıllarda samimiyetin yerini kişisel çıkar hesapları ve faydacılık almış durumda.

Samimi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın misyonuna karşılıksız sevgi besleyen ve sadakat gösteren fedakâr partili sayısının azlığına ve bunların da zaten hep teşkilat dışında tutulduğuna dikkat çeken siyasi gözlemciler, Ak Parti Gençlik Kolları ve diğer birimlerinin yönetiminde görev alan kişilerin birçoğunun şahsi çıkarlar ve gelecek siyasi hesaplar içinde olduklarını ifade ediyorlar.

SLOGANİK OLMAKTAN ÖTESİ YOK

Ak Parti teşkilatları ve yan birimlerinin, MGV gibi bir okul ve gençleri her konuda yetişmelerini sağlayan bir yapıya sahip olmadığını, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da bu gerçeği yıllar öncesinden görerek MGV’yi Ak Parti bünyesine alma girişimlerinin bulunduğunu ifade eden siyasi gözlemciler, ancak bunun gerçekleşmediğini ifade ettiler.

Göstermelik siyaset akademileri ve verilen diplomalara rağmen belirli bir altyapı ve siyasi teşkilatçılık eğitimi almayan, kurum içinde kişisel gelişim kursları, sosyal ve kültürel bir süreçten geçmeyen ve geçirilmeyen insanları partinin değişik kademelerinde görevlendirilmesinin olumsuz bir yansıması olarak yeni kadroların yetişmesini ve yeni yüzlerin yetenekleri ile öne çıkmasının önüne geçtiğini belirten siyasi gözlemciler, bunun sonucu olarak da hem ülke genelinde hem de şehirlerde lider ve başkan özelliği olan insanların yetişmediğini ifade ediyorlar.

ESKİ YÜZLERLE SİYASET

Ak Parti’nin yeni kadrolar ve yetkin isimler yetiştirememesinin son yerel seçimlerde İstanbul’da Binali Yıldırım, Ankara’da Mehmet Özhaseki ile seçime girilmesi ve kaybedilmesi sonucunu getirdiğini belirten siyasi gözlemciler, halkın artık eski yüzleri ve hemen her görevde aynı isimler görmek yerine siyasetin doğası gereği seçmende heyecan yaratan isimleri görmek istediklerini ifade ediyorlar.

Ak Parti, başta Elazığ’da Şahin Şerifoğulları   olmak üzere, birçok ilde ve yıllardan beri HDP’nin kazandığı Şırnak ve Ağrı’da yeni yüzlerle seçime girip rahatlıkla zafere ulaşırken, yeni ve halkta karşılığı olan isimlerle yarışa girilmediği için Ankara ve İstanbul’da seçimi kaybetti.

GENÇLER HAVA PEŞİNDE

Ak Parti’nin gençlik ve diğer birimlerinde görev alan insanların, kendilerine verilen görevi en iyi şekilde yerine getirmek ve bunun için başta yabancı dil ve dünya dengeleri ile ekonomik gerçekleri yakından tanımak adına kendini yetiştirme ve eksikliklerini giderme yerine konumunu ve kendini öne çıkaran çalışma ve paylaşımlar yapmakla yetindiklerini belirten siyasi gözlemciler, bu durumun hedef kitle olan diğer gençler üzerinde olumsuz etkisinin olduğunu ve antipati uyandırdığını ifade ediyorlar.

TEŞKİLAT EĞİTİMİ ŞART

Ak Parti’nin kendi içinden yeni siyasi lider ve illerde değişik görevlerde yer verilecek kadroların yetiştirilmesi için yeniden ve ciddi olarak eğitim seferberliği başlatması gerektiğini ifade eden siyasi gözlemciler, bu eğitimlerle potansiyel liderlerin kendini göstereceği ve her acıdan donanımlı kılacak şekilde ve ciddiyetle yapılması gerektiğini ifade ediyorlar.

Seçme ve seçilme yaşının 18’e indirilmesinin ardından gençlerin seçim sonuçlarını belirlemede önemli bir rollerinin olduğuna dikkat çeken siyaset bilimciler, gençlerin en az ilgi duyduğu partinin de Ak Parti olduğunu ifade ediyorlar.

Ülkenin geçmişteki yokluk ve kıtlık döneminden sonra dünyaya gelen ve yapılan hizmetlerin ne kadar önemli ve devrim niteliğinde olduğunun farkında olmayan, olsa bile Ak Parti’de kendini ifade edemeyeceğini düşünen gençler, farklı siyasi partilere ve bazen de marjinal guruplara dahil olabiliyorlar.