En Klas Atama
Zöhre ATICI
Bazı kurum ve bakanlıklarda iktidar değişse de yerleşik zihniyet ve kökleşmiş anlayış çok değişmiyor.
Ülkemizde iktidarlar değişse de genelde bakanlık bürokrat ve genel müdürlerinin sözünün geçtiği kurumlardan biri de Kültür ve Turizm Bakanlığıdır.
Ülkemizde Tanzimat’la birlikte başlayan batılılaşma serüveni, en çok edebiyat, tiyatro ve sinema üzerinden aktarılmaya çalışılmıştır milli değerlerimize..
Bu kesime göre; aydın dediğin solcu ve muhalif olur. Tiyatrocu ve sinemacı, Türk’ün örf ve ananelerine şaşı bakar, yazar ve şairleri hep batıya öykünmeci eserler verirlerdi.
Bu anlayış her ne kadar Tanzimatla başlayıp, tek parti iktidarıyla zirve yapmışsa da sağ iktidarlar hatta Ak Parti hükümetlerine kadar devam etmiştir.
Yine bu anlayış, Ak Parti hükümetleri döneminde Ertuğrul Günay gibi soldan ve bugün de aşırı bir muhalif olan isimlerin bakanlık yapmasıyla devam etmiş, milli hassasiyeti olan bakanlar döneminde dahi, başta sapkın filmler ve tiyatro eserleri olmak üzere bize ters bir dolu yapıma yüklü destek verilmesiyle gündeme gelmişti.
Duyarlı çevrelerin tepki gösterdiği, toplumun genel ahlak ve geleneklerine karşı mesajlar sebebiyle eleştirilen “Kurak Günler” örneğinde olduğu gibi birçok filme Ak Parti dönemimde dahi destek verilmesi de gösteriyor ki bu bakanlıkta yerleşik kanaat ve teamüller, bakanlar değişse de değişmiyor ve hükümferma kalıyor.
Son kabinede Kültür ve Turizm Bakanlığı’na atanan Mehmet Nuri Ersoy’dan sonra bakan yardımcısı olarak atanan Batuhan Mumcu gibi isimlerin de telkinleriyle devlet tiyatroları genel müdürlüğüne usta tiyatrocu Tamer Karadağlı atandı.
Karadağlı’nın bu göreve atanmasıyla birlikte malum çevre adeta küplere bindi. Meslekte en üst noktalara çıkmasının yanında birçok dizi, film ve tiyatro eserinde rol alan Tamer Karadağlı’ya bu görevi yakıştıramayan bir sürü sözde tiyatrocular tepkilerini ve tepinme eşliğinde ortaya koydular.
Halkın değerlerini aşağılamaları ve müstehcen replikleriyle öne çıkan BKM oyuncularından bir gurup da Karadağlı’nın bu göreve atamasıyla sözde alay eden müptezellikler yaptılar.
Bize göre son yılların en isabetli ataması oldu Tamer Karadağlı’nın Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü’ne getirilmesi.
En yakışan ve en havalı atamaydı gerçekten.
Tüm kurumlarımızda bir değişim ve dönüşüm yaşlanıyordu lakin Kültür ve Turizm Bakanlığında bu iş bir türlü gerçekleşemiyordu.
Öyle yerleşik bir yapı ve izleri kazınamaz bir zihniyet vardı ki bu bakanlıkta, sanat adına bakana her türlü rezaleti kabul ettiriyor ve hatta maddi destek sağlanmasını başarıyorlardı.
Evet, nihayet bu bakanlık da millileşmeliydi, öyle oldu.
Devlete, millete küfredip duran ancak bizim atadığımız ve dolgun maaşlarını verdiğimiz bir yabancı muhit gibiydi bu bakanlık.
Ve bu cenah, sözde tek kültür-sanat, edebiyat, sinema ve tiyatroda tek otorite oldukları için kendilerine kimsenin dokunamayacağını ve bu sarmalın sür-git devam edeceğini sanıyorlardı.
Ama dokundular. Hem de öyle bir dokunuş ki tepki sesleri fizandan duyuldu.
Bu atamayı öneren bakan yardımcılarımıza, uygun görüşle yazıyı sevk eden Bakanımıza ve kararnameyi imzalayan Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sonsuz teşekkürler.
Her kurumda yapılan ve birçoğu isabetsiz olan tüm yanlış atamalara rağmen, son 22 yılın belki de en klas atamasıydı bu. Emeği geçenleri tebrik ediyoruz.