Taha Yusuf SARIGÜL

HERŞEYİMİZ YERLİ VE MİLLİ KUMARIMIZ BİLE

Taha Yusuf SARIGÜL

   Türkiye'de öyle her kurumun, her bakanlığın başına "Milli" kelimesi getirilmez. Sadece stratejik öneme sahip ve ülke için daha önemli olan kurumların isimlerinin başına "Milli" kelimesi getirilir. Milli Eğitim Bakanlığı ve Milli Savunma Bakanlığı gibi. Bir de Milli Piyango var tabi!
   Geçtiğimiz hafta Cuma Namazı için Saray Camiisinde gittim. Cemaat sosyal mesafeye riayet ederek oturmuş, hepsinin maskesi takılı ve hepsinin seccadesi vardı. Pandemi konusunda Cami cemaatleri oldukça dikkatli. Bu konudaki duyarlılıklarından dolayı vatandaşlarımızı tebrik ediyorum.
   Ezandan önceki sohbeti dinleme şansım oldu. Sohbeti yapan hoca Milli Piyango'dan bahsediyordu. Şu sözü de çok hoşuma gitti. "Haramda mutluluk arayana mutluluk haram olur." Devamında da şöyle devam ediyordu; "Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından verilen fetvalarda şans oyunlarının tamamının haram olduğu açıkça ifade edilmiştir. Bu oyunlar açık açık kumardır. Bu oyunlardan, yani haram paradan uzak durun."
   Şimdi ister istemez insanın aklına bazı sorular geliyor. Başına milli kelimesi getirilen bir kurum hem de devlet eliyle işletilen bir kurum, Milli Piyango. Diğer bir devlet kurumu Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından eleştiriliyor ve bu kurumdan uzak durulması gerektiği konusunda vatandaşlar uyarılıyor. Milli Piyango kurumu ise tüm ulusal kanallara reklamlar vererek insanları açık açık kumar oynamaya ve haram yoldan para kazanmaya çağırıyor. Ateşe çağırır gibi. Tam bir tezat söz konusu. Önceki yıllarda da yazmıştım. Recep Tayyip Erdoğan'ın şu Milli Piyango kurumunun kapısına kilit vurması gerekiyor. İddia, sayılsal loto, şans topu gibi onlarca kumar çeşidi devlet eliyle vatandaşa oynatılıyor. Biz bu kadar mı aciz bir ülkeyiz. Bu kadar mı ihtiyacımız var bu haram paraya. Yazıktır günahtır. İllegal yollarla oynanan kumar ve bahis oyunlarını saymıyorum bile. Hatta devlet illegal kumar sitelerini ve bahis çetelerini sıkı bir denetime tabi tutuyor. Oynayanlara ve oynatanlara ağır yaptırımlar uyguluyor. Ama yasal olanları oynayanlara bir ceza yok. Sadece Diyanet İşleri Başkanlığı aracılığıyla yılın son Cuma'sı bir uyarı yapıyor. Onun dışında birşey yok.
   Devlet diyor ki "Kumar oyna, oyna ama yasal yollarla oyna sakın illegal yollardan oynama. Yoksa seni yakalar ceza veririm." 18 yıldır iktidarda olan Ak Parti'ye yakışan bir durum değil bu.
   Neyse sohbet bitti ezan okundu. Sünneti kıldıktan sonra hutbe başladı. Hutbenin konusu ise içki idi. İçkiden uzak durulması gerektiği ve içkinin kötülüklerin anası olduğunu söyledi imam. Şu detaya dikkat çekti. Trafik kazaları ve kadına şiddet gibi olaylara karışanların çoğunun faillerinin alkollü kişiler olduğunu belirtti. Bu çok önemli bir husus. Kısa bir Google araştırması sonrası şu verilere ulaştım;
Alkolün Sebep olduğu suçlar ve oranları şöyle;
Cinayet %85
Tecavüz  %50
Trafik Kazası %60
Şiddet %50
Hırsızlık %71
İntihar %90
   Bayağı yüksek oranlar. Gerçekten de içki kötülüklerin anasıdır. Şişede durduğu gibi durmuyor. Akıl sağlığını bozuyor. Akıl sağlığı olmayınca da yukarıdaki suçların işlenmesi kaçınılmaz oluyor.
   Gelin tersinden düşünelim. İnsanlar alkol kullanmasalar bazı suçlar şu oranlarda azalacak;
Cinayetler %85
Tecavüzler %50
Trafik Kazaları %60
Şiddet olayları %50
Hırsızlık vakaları %71
İntihar oranları %90
oranında azalacak.
   Hangi insana yukarıdaki suçlar bu oranlarda azalacak, içkiyi yasaklayalım mı diye sorsalar Hayır der? Bence %90'ın üzerinde Evet yasaklayın cevabı alınır.
    İstatistiklere göre Türkiye'de son 10 yılda 52 bin kişi trafik kazasında hayatını kaybetmiş. Ne hayatlar kararmıştır bir düşünün. Şimdi ortalama hesapla bu oranın %60 azaldığını düşünsenize. 30 bin insanın hayatta kalması demektir bu...
   Alkolden uzak durun, hayatınızı ve başkalarının hayatını karartmayın. Bir anlık keyf için günaha girmeyin. Kendinize de başkalarına da zulmetmeyin. "Zulm ile abad olanın ahiri berbad olur."
   Özellikle yılbaşı nedeniyle Milli Piyango ve alkol tüketimi çok doğal bir şeymiş gibi gösteriliyor. İslam ahlakına yakışmayan bu davranışlardan uzak durup insanları da bu hususta uyarmamız gerekir.
   Hastalıklardan ve depremlerden uzak sağlıklı huzurlu ve hayırlı bir sene diliyorum. Allah'a emanet olun.
 

Yazarın Diğer Yazıları