Ekonomik sistemlerin değişmez iki unsuru; emek ve sermaye. Türkiye’de ekonominin "emek" kısmını çoğunu gariban Anadolu insanı olanlar oluşturmaktadır. "Sermaye" kısmını ise çoğunluğu göçmen olan, milli ve manevi değerlere mesafeli olan, kendini seçkinci ve elitist kategorisinde görüp ayrıcalıklı olduklarını zan ve iddia eden bir kitle oluşturmaktadır. 23 yıldır hiçbir şeyi beğenmeyen istemezükçü bir zihniyet.
Sermaye sınıfı demokrasi için asla bir çaba göstermez. Kendisini ayrıcalıklı gördüğü için sürekli İmtiyaz ister. İktidarı yönlendirmek ve nemalanmak ister. Ülkemizde 2002 yılına kadar bu böyle sürüp geldi. Taa ki 2002 yılında Erdoğan iktidara gelene kadar. İşin ilginci 2002 de Erdoğan iktidara geldikten sonra bu sermaye çevreleri kat be kat büyüyüp servetlerine servet kattılar. Ama hala içlerinde bir eskiye özlem ve iktidara yön verememe hazımsızlığı var. Sermaye sahibi Tüsiad bu paradigmanın temsilcisidir. Milletin sırtından para kazanıp milletin değerlerine düşman olan bu dernek ülkenin gelişmesinin önündeki en büyük engellerden biridir. Kendileri gelişirken devletin büyümesini devletin gelişmesini istemezler. Kendileri büyürken milli ekonominin gelişmesini ve büyümesini istemezler. Kapitalist sistemin temsilcisi olan Tüsaidçılar önce sömürdükleri işçi sınıfının "emek" sınıfının hakkını vermelidir. Emeği sömürerek büyüyen bu yapı zulüm ile abad olunamayacağını bilmiyor, bilemiyor.
28 Şubat zamanı dindarlar üzerinde baskılar varken, haksız ve hukuksuz yere binlerce kişi memuriyetten, ordudan ihraç edilirken Tüsiad neden ses çıkarmadı?
Şimdi kalkmışlar teğmenlerden, tutuklu gazetecilerden ve kötü ekonomiden şikayet ediyorlar. Ekonomi kötü ise bunun sebebi sizsiniz. Sizin doymak bilmeyen aç gözlü nefisleriniz yüzünden ekonomi böyle.
Geçmiş dönemlerde pijama ile Başbakan karşıladıkları o günleri özlüyorlar. İstedikleri gibi yönlendirebilecekleri bir hükümet istiyorlar. Canları sıkılınca hükümet yıkıp hükümet kurdukları o günleri özlüyorlar. O özlemini duydukları günlerde bugünkü kadar para kazanamıyorlardı oysa. Bunlar şimdi daha fazla para kazanıyorlar. Ak Parti döneminde hiç olmadığı kadar zenginleştiler. Bunların tek derdi para olsaydı sesleri hiç çıkmazdı şimdi. Bunların derdi sermayelerini emrine verdikleri sahiplerinin siyasi beklentilerinin gerçekleşmemesidir. Sahipleri bunlara para kazanın ve iktidarlara yön verin diyor. Bunlar 2002 yılına kadar iki görevi de başarılı bir şekilde yerine getiriyorlardı. Son 23 yılda ise bu görevlerden sadece para kazanma konusunda başarılı oluyorlar. İktidara yön veremiyorlar. Bir tarafları hep eksik. Bundan dolayı da bunların kontrolünü elinde tutan sahipleri bunlardan memnun değil. Biz sizi yıllar hatta yüzyıllar önce bu topraklara neden gönderdik diye soruyorlar.
Günümüzün Tüsaidçılarını "emperyalist tapınağın kapitalist şovalyeleri" olarak tanımlayabiliriz. Asgari ücretle çalıştırdıkları milyonlarca işçinin emeğini sömürerek milyarları kazanan Tüsiad neden işçilerine daha fazla maaş vermiyor. Neden sermayeyi emek ile bölüşmüyor.
Allah'a çok şükür ki bunlara papuç bırakmayacak ve bunların hakkından gelecek Recep Tayyip Erdoğan gibi bir lider var. Allah bunlara fırsat vermesin.
