Yine De Organik…
Rüveyda Sadak
Şu son birkaç ayda giderek artış gösteren fiyatlar karşısında, farklı türden manzaralar görmek hep mümkün.
Bir zamanlar ‘high life’ denen bir akım vardı.
Hatta şarkısı bile vardı, duymuştuk…
Herkes hatırlar, lüküs hayat diye bir şey.
En pahalı en lüks ve içinde hep en en olan her şey...
Nerden nereye…
Şimdiye ve güne dönersek,
büyük marketlerin indirim sepetlerinde ısrarla tüketilen ve tabir yerindeyse yok satan çiçek saksısı…
Bildiğimiz saksı yani.
Bir aralar organik bitki, organik besin ve beslenmeden sonra adı sıkça duyulan duyulan ‘organik yaşam’ modası var.
Hormonsuz ve tamamen doğal.
Zaten fast-food alışkanlığının sürekliliğiyle de aşırı bir doğallık söz konusu (!) öyle değil mi?
Yani…
Hem organik hem de inorganik bir şey.
Organik demişken…
Gerçekten organik yaşam biçimine dönüyor, toplum.
Nasıl mı?
Şöyle ki…
Sebze ekmeye başlamış, insanlar.
Sebze derken önce yeşil sebzeler…
Sonrasında isim isim…
Domates, biber, patlıcanı da duymadık değil hani.
Bu arada sadece bunlarla sınırlı değil tabiî ki.
Diğer sebzeler de formunda ve toprağında sağ olsunlar.
Şu anda en üst fiyat ve taht yeşil fasulyede. Onun da Ayşe kadından sonra maşallahı (!) var.
Fiyatların mevsim normallerinde seyretmesi temennisiyle diyelim ve bitirelim…
