Öğrenci mi? hep Öğrenci…
Rüveyda Sadak
Geçen günlerden birinde ve yine bir fırsatçılık örneğiyle…
Alıştık tabi.
Çünkü artık sıradanlaşıyor, sıradanlaştırılıyor maalesef.
Bir market burası, bir market.
Gayet tabi alışveriş rutini ile markette gezinirken, ister istemez dikkatimi çeken bir şeyler vardı gördüğüm.
Söz konusu 3 üniversite öğrencisi…
Alışveriş için geldikleri belli.
Rafları dolaşırken, birbirlerine bakıp kaşlarını kaldırarak ‘Alamayız’ demeye çalıştıklarını görmemek, mümkün değildi zaten.
Öğrencilerden birinin hurma fiyatını sormasıyla vazgeçmesi, saniyeler içinde gerçekleşen bir şeydi.
Neden mi?
Fiyatı. Çünkü…
Pahalı. Evet pahalı.
Zaten daha daha artan çeşitlerine bakmaları nerdee…
Öğrenci bu. Öyle tabi öğrenci.
Ne var sanki alt tarafı hurma değil mi? Ne kadar pahalı olabilir ki…
Toplumda zaten pahalı kavramı ki… ne sor ne söyletsin.
Marketteki şu söz konusu hurma.
250 gr. gibi küçük bir kutu.
50 TL imiş.
Sudan ucuz (!) ne var ki.
Zeytin… Bu da pahalı.
Bal mı? O da ne?
Bir öğrenci için ateş pahası, devasa yüksek miktarlar.
Sonuç mu?
Sadece 2 ekmek… en ucuz olanı. Öğrenci işte.
Ne yapalım der gibi
‘öğrenci bütçesi, öğrenci bütçesi’ diyerek, marketten uzaklaşan öğrenciler..
Bugün üniversiteli ama yarın bir gün, meslek sahibi bireyler.
Fırsatçılık olmasaydı keşke.
