Ömer Enes YILAR

Burası Çok Önemli: Turizmde Fırsatı Yakalar Mıyız?

Ömer Enes YILAR

Geçtiğimiz sezon güzelliği ile olması gerekirken bunun yerine saçma sapan olaylarla sürekli gündemde olan kanyonlarımız, altı üstü 5-6 km asfalt yol bulunmadığı için traktörlerle taşınan turistler, memleket sevdalılarına durduk yere kesilen cezalar, ‘burası Malatya’ diye yapılan kamuoyunu aldatmaya yönelik en ciddi kurum tarafından yapılan bir türlü anlam verilemeyen resmi  açıklamalar ve nihayetinde boşa harcanan bir sezon daha…

Bu kadar garabet olaylarla birlikte yol bulunmadığı için memleketine gelen turistleri, sırf o kadar yol gelmişler, görmeden gitmesinler iyi niyeti ve memleketini tanıtma gayreti ile kafileyi traktörü ile kanyonlara ulaştıran Mustafa Genç’e kesilen ceza saçmalığı. Hem de ‘burası Elazığ değil Malatya’ açıklamasını boşa düşürürcesine yapılan bir acemilik… 

 Mustafa Amca ile o zaman da konuşmuştuk, dün de bir kez daha konuştuk. O zaman kesilen cezaları ödemek için sıraya giren Elazığ ve Baskilliler yanında, Mustafa Amca’nın dik duruşuyla ‘ben öderim’ derken ki sağduyusu, memleketi için göze alabileceği bedelleri de rahatlıkla anlatıyordu.

Dün de aynı dik duruşla ‘memleketim için ne yapabilirim’ telaşındaydı Mustafa Genç… Bu sefer biraz daha ümitli, biraz daha sabırlı ve her zamanki gibi memleket aşığı… Helal olsun memleketini Mustafa Amca gibi sevenlere ve onların değerini bilip dinleyen yöneticilere…

Şehrin önemli ve değerli alanlarına yapılan ziyaret ve incelemeler, her yöneticiden beklenir ancak geçmişin verdiği karamsarlıkla ben bu konuda çok da ümitli değildim. Bu ümitsizliği doğuran tek sebep geçmiş değil tabi ki… Ancak günün sonunda çok şükür ki yanıldığımı görmekten üzülmedim tam tersi memnun oldum.

Elazığ Valisi Ömer Toraman, dün kanyonlarımıza ve bulunduğu bölgeye giderek detaylı incelemelerde bulundu. Ve yanında Mustafa Genç de vardı. Bu durum iki bakımdan önemli: 

Birincisi, Mustafa Genç, bölgeyi en iyi bilen isimlerden biri. İkincisi, geçmişte memleket severliğinin ödülü(?) olarak yaşadığı olumsuzluklar, kalp kırıklığı ve şehir adına idarecilerin yaptıkları yanlışların geride bırakılarak  gönlünün alınmasının zamanı gelmiş hatta geçmişti bile.

Ve günün sonunda tabi ki mutlu olduk, umutlandık, heyecanlandık ama tekrardan gazeteci olduğumuzu hatırlayarak, sorgulamaya başladık içten içe.

 Kanyonlarımız için hak ettikleri projeler yapılacak mı, tesisler kurulacak mı, altyapı – üstyapı sorunları giderilecek mi, yolu yokuşu onarılacak mı diye!...

İkinci konuyla sonuca bağlayayım. Karakoçan’da kelimenin tam anlamıyla muazzam bir termal kaynak bulundu, ihale yapıldı ancak proje bir türlü başlamadı. İl Özel İdaresi yeniden tesis yapımı için ihaleye çıkacak. Beklentimiz ihaleyi bu işin altından kalkacak bir firmanın alması, tesisi hızla kurması ve hizmete açmasıdır. 

Bu iki önemli turizm alanıyla birlikte Elazığ turizmde fırsatı yakalar mı? Bana kalırsa ikisi de Elazığ’a çağ atlatacak alanlar ancak kıymeti bilinirse…

Bu iki alanın turizme kazandırılması, Elazığ için büyük bir reklam olacak, şehrin ulusal ve uluslararası alanda tanınmamasını ve en önemlisi bu şehirde bir turizm kültürü oluşmasını da sağlayacaktır. 

Hep birlikte, özenle, dikkatlice ve Mustafa Genç gibi ‘önce memleketim’ diyerek bir şeyler yapabilirsek kesinlikle başarabiliriz.
 

Yazarın Diğer Yazıları