Vatanına ve milletine, kalemi ile ruh aşılayan Merhum Milli Şairimiz Mehmet Akif Ersoy'u sevgi ve hürmetle anıyoruz ve ne güzel söylemiş: “Millet arkanızda, Allah yanınızda, kuvvet sizde” diyerek cephedeki Mehmetçiğe moral vermiştir. İstiklal Marşımızın kabulünde gördüğümüz tablo; inanç, iman, her kıtasında cesaret ve kararlılık; ezcümle bizi millet kılan maneviyattır.
Necip millet ifadesi aslında bütün varlığıyla kükremiş bir sel gibi işgalcilere karşı mücadele etmesinin ta kendisidir. Milli ruh ve inanç ile çıkılan bu kutlu yolda bize de düşen sorumluluklar olduğunu da unutmamak gerekir!
Bizler tembel bir millet olamayız, inanç saygısızlığını gösteremeyiz, hürmet ve sevgi ile saygıdan noksan olamayız ve milli şuuru kaybedemeyiz. Elbette milli ruhla refah seviyesini yükselterek dünya merkezinde söz sahibi olmak için dün bu toprakları bize miras kılan ceddimizin ruhunu incitmeden ilelebet ilerlemeye devam edecek örnek bir nesil olmak zorundayız…
Bakınız bunun en güzel örneklerinden biride Türk şirketlerinin küresel savunma ihracatındaki payı 5 yılda yüzde 103 artış göstermesi. Hangi alandan bahsettiğimi anladınız değil mi? Savunma sanayi diyorum ve gönlü vatan aşkıyla yanan şirketlerimizi yürekten alkışlıyorum, helal olsun sizlere!
Türkiye'nin savunma sanayisindeki yerli ve milli çözümlerinin artmasıyla birlikte maalesef daha önce yurt dışından temin edilen araç, mühimmat ve ekipmanların büyük bölümü elhamdülillah bugün yurt içinden temin edilmektedir. Ahhhh ah, nereden nereye…
Ülkemiz yerli silah üretiminde ilerleme kaydetmiştir ve dış satışlarını artırma çabaları sonuç vermiştir. Artık savunma sanayimiz ülkemizin önemli ekonomik dayanaklarından biri hâline gelmiştir. Bu mudur milli ruh derseniz evet budur!
Hülasa, imanı ahlak merkezli hayat, davaya sadakat ile ceddimizin bıraktığı yerden alarak daha ileri milletimize örnek olmaya ve bugünümüze ışık tutmaya devam etmeliyiz. Mısralarda yer alan ortak idealleri, ortak duygu birliğini ilelebet muhafaza etmeliyiz velhasılıkelam…
