Muhammed KURŞUN

Beledi-Ye!

Muhammed KURŞUN

Belediyenin kelime olarak ne anlam taşıdığını biliriz değil mi?

Belediye, belde sakinlerinin mahallî müşterek nitelikteki ihtiyaçlarını karşılamak üzere kurulan ve karar organı seçmenler tarafından seçilerek oluşturulan özerkliğe sahip kamu tüzel kişisidir. Yani tamamıyla belde sakinlerinin müşterek ihtiyaçlarını karşılayan bir kurum. Aslında kulağa hoş gelse de maalesef bu tanımı taşıyamayan ve art niyetli belediyeler olduğunu söyleyebilirim.  

Yaşadığım şehir olan Ankara başta olmak üzere bazı belediyelerde de bunu rahatlıkla söyleyebilirim. Özellikle inşaat firmalarına yönelik ahlaksız teklifler içerisinde yer alan kanı bozuk Allah korkusu olmayan vicdansızlar elbette kamuoyunun takdirini görüp seçilse de maalesef bazı art niyetli yöneticiler ve memurlar tarafından sömürülmektedirler.

Elbette belediyenin imkanlarını kötüye kullanmaya müsait alanlar olduğundan dolayı bu gibi zayıf halkaları barındırması anormal değildir. Şimdi bana şöyle diyenler olur; belediyelerin gelirleri sınırları zaten ne yapsın adamlar diye…

Ey benim saf ve temiz kalpli vatandaşım o zaman şöyle bir gelirlerin bazılarının başlıklarından bahsedeyim:

Belediye gelirleri, vergi, resim, harç, katkı ve katılma paylarının tarh, tahakkuk ve tahsilini yapmanın yanı sıra doğal gaz, su, atık su ve hizmet karşılığı alacakların tahsili büyük gelirlerde bazılarıdır. Yine otobüs, deniz ve su ulaşım araçları, tünel, raylı sistem dâhil her türlü toplu taşıma sistemlerini ayrıca gelir kaynaklarını oluşturmaktadır. Ayrıca katı atıkların toplanması, taşınması, ayrıştırılması ve geri kazanımı ile elde edilen gelirlerde bu işin lokomotiflerinden biridir.

Hani Anadolu’da güzel bir tabir var: Allah gözünüzü doyursun!

Bu kadar gelirlere rağmen ısrarla art niyetli yönetici ve alt kadroda çalışanların işi yokuşa sürüp haksız kazanç yapanlarla ilgili gelen ihbarları elbette değerlendirmeye alarak hukuki süreç için ilgili makamlara götürmek de benim gazetecilik görevlerimin arasında olduğunu da buradan deklare etmek isterim.

Hülasa, Şuara Suresinin 181. Ayetinde “Ölçüyü tam yapın. Kandıranlardan hak gasp edenlerden olmayın” buyurulmaktadır. Şura Suresinin 39. Ayetinde “Herhangi bir haksızlığı görünce de o haksızlığı gi­dermek için yardımlaşırlar” buyurulmaktadır. Elbette bizler haksızlık karşısında ne kör olabiliriz nede lal velhasılıkelam… 

Yazarın Diğer Yazıları