Masa başında oturup, bilgisayarın başına geçip veryansın; böyle bir tutumumuz olmadı ve olmaz da;
Mehmet Akif’in dediği gibi, ‘benim hayalle = siyasetle= yoktur alışverişim, her ne söyledimse görüp de söylemişim’.
Konu:; deprem konutlarının yer aldığı Güneykent Mahallesindeki Belediye ulaşım hizmetleri, altmışbin insanın yaşadığı bu yeni mahallede bu hizmetlerdeki ağır aksaklıklar. (Bu yazıdan önce mahalle muhtarı ile istişare edilmiştir. Çoğu gözlemler de bizzattır)
OTOBÜTS YETERSİZLİĞİ
Bu mahalleye ulaşım hizmetleri27-28 ve 63 no.lu araçlarla hitap edilmektedir. Bazı saatlerde kelimenin tam anlamıyla, balık istifi gibi, yer bulup binemeyenler de ayrı.
Otobüs yetersizliği; tasarruf tedbirlerine takılmış gözüküyor, bu tasarruflar makam arabalarından başladı mı doğrusu bilmiyoruz.
Kabul ederiz, pahalı otobüsler, belediyemiz borçlu olabilir, bu tüm zamanlar için geçerli bir mazeret mi olacak takdir sizlerin.
Vatandaş bu taşıma sırasında söyleniyor, çok söyleniyor, devlet olgusunun yıprandığına maalesef tanıklık ediyoruz. Muhtarlık, bu sıkıntının halk otobüslerinin devreye alınması ile çözüleceği yönünde görüş bildirmektedir.
Şu hemen akla gelebilir, tüm taşımanın belediye tarafından yapılması zorunlu mu; Değil, olanak sağlayacak ama bu gün mahalleye işleyen dolmuşların güzergahı asla cevap veremez durumdadır, güzergahın çoğaltılması şart.
BAZI AGRASİF BELEDİYE ŞOFÖRLERİ
İçinde iyi niyetliler yok değil ama öyle şoförler de var ki, vatandaşla kavga etmek için bahaneye bakıyor. Müfettiş edasıyla davranıyorlar bu hiç iyi değil. Vatandaşla kurum ilişkilerini yozlaştırıyorlar. Bu hoyrat davranışlar silinmelidir.
Ne yapılabilir, bizim görüşümüz kimliği gizlenen bir belediye görevlisi üç gün yolculuk yapsa hepsi saptanır, sap samandan ayrılır. Biz bunların oraya oturması için kaç takla attıklarını bilmez değiliz, haydi ekmeklerinden olmasınlar, kanalizasyon hizmetleri falan yok mu oralarda görev yapsınlar, görev görevdir.
ALTMIŞBEŞYAŞ KAMBURU
Cihazdan geçerken hoparlörle bağırıyor, ücretsiz ayrıca bazı kişiler, elindeki cüzdanı şoföre göstererek, geçip oturuyor, bunların hukuki dayanakları vardır ama ADALET, HUKUKTAN ÜSTÜNDÜR. Ne demek bu; tamam geçiş muafiyeti olabilir, cihazdan geçsin, altmışbeşyaş üstü senede çok cüzide olsa bir kart parası ödüyor, buna da indirimli denebilir.
Vatandaş geriliyor, o eski vatandaş profili yok, hemen söylenme başlıyor, bu da geniş anlamda, devletimizin manevi şahsiyetini zedelemektedir.
Bakın bu husus maliyetsiz çözülecek bir konu, Bir düzenleme ile olur, ki Adana’da bunu çözmüşler, belki diğer illerde de vardır.
Bir nevi geçiş üstünlüğü olan; kimliğini şoföre değil, cihaza göstersin, eşitlik oluşsun. Demek istediğimiz bu. Eşitlik başlığı altındaki Adalet kavramı çok çok önemli. Bu yaşatılmalıdır.
Basit gibi gözüküyor ama ciddiyetle takip edilmesi gereken, vatandaşın gerginliği günden güne artıyor. Çözümü çok kalay ve maliyetsiz.
Elbette sağlanan hizmetler için devletimize müteşekkiriz, bu hizmet daha şık sunulmalıdır.
Ben tanık oldum, bir belediye otobüsü durakta tek kişi diye durmadı, o yolcuyu almadı 153’e bildirdim, Bana bir soruşturma numarası geldi, sonuç bildirilecek dendi. Senelerce sürer mi cidden bilmiyorum.
Belediyemizi duyarlılığa bile davet etme gereği duymuyoruz, çünkü duyarlıdır. Diye düşünüyoruz.
Bunlar malumatları dışında olabilir.
İşte biz de malumatı arz ediyoruz.
