Transferi büyük sansasyon oluşturan ve Dünya basınında flaş etkisi yaratan Elmar Bjarnason önceki gece yaptığı açıklamayla camiaya veda ettiğini duyurdu.
Elmar bu şehrin belki de görüp, görebileceği en önemli yıldızdı…
Azmi, isteği, mücadelesi ile taraftarların gönlünde taht kurdu, hiç durmadı hep koştu ve tam bir görev adamı olduğunu gösterdi. Geçen sezondan süre gelen maddi imkansızlıkları hiçbir zaman büyütmedi. Süper Lig’de ve Dünyanın bir çok üst liginde oynayabilecek kapasitede olmasına rağmen yaz transfer döneminde gemiyi terk etmeyerek karakterini gösterdi.
Artık durum öyle bir boyut aldı ki yerlisi, yabancısı tüm futbolcular takımdan soğudu. Yanmayan kaloriferler, kesilen elektrikler, ödenmeyen paralar hepsini canından bezdirdi. Bu takım bugüne kadar nasıl geldi gerçekten çok şaşırtıcı.
Orhan Kaynak bu takım için teknik direktörlükten fazlasını yaptı. Alacağım futbolculardan sonra ödensin dedi (ki futbolcularda alamadı çok şükür) kader birliği yaptı onlarla iyisiyle kötüsüyle 10 puan toplattı.
Ailevi problemlerini bir tarafa bırakıp takımda kalan Elmar, bir çok Türk futbolcunun yapamadığı özveriyi gösterdi benim gözümde. Saha içindeki delikanlılığı, saha dışındaki duruşuyla örnek alınacak karakterde bir isimdi. Türk futboluna mal olmuş bir şehir takımı olan Elazığspor, 42 bin euroluk ödemeyi yapamadı Elmar’a ve gitmesini engelleyemedi.
Belki de İzlandalı gitmezdi bu şehirden tek sebep para olsaydı. Ama bıktılar, usandılar o kadar belliydi ki.
Tek korkum diğer futbolcuların da yavaş yavaş bavullarını toplamaya başlaması…
Bir umut ışığı olsa çok rahat ligde kalabileceğini düşündüğüm göz bebeğimiz Elazığsporumuz adım adım uçuruma sürükleniyor ve tek elimizden gelen oturup izlemek…
İnşallah bir an önce toparlanırız ve Elmar domino etkisi oluşturmaz.
Yoksa zor, hem de çok zor işimiz.