Son yıllarda Elazığspor’un yaşadığı maddi sıkıntılar herkesin malumudur. Transfer tahtasının açılamaması, kulüp lisansının alınamaması, -3 puan silme cezaları…
Süper Lig’e çok değil 6-7 sezon önce veda eden camia, daha sonrasında adım adım küçüldü.
Hatırlar mısınız Galatasaray’ı Türkiye Kupası’nda yendiğimiz maçı? Ne havalı, ne şen günlerdi…
Liglerin kalitesi düştükçe, maçlara ilgi de o kadar azaldı. Ben çok özlüyorum eski günlerimizi. Yine belki paralı değildik, çok yıldız transferlerimiz yoktu ama gururlandığımız, izlemekten haz aldığımız bir takımımız vardı.
Yönetimsel hatalar bu takıma her geçen sezon darbe vurdu. Peki TFF 1. Lig’den düştüğümüz 2018-2019 sezonunu hatırlar mısınız?
Şu kulübe peynir bağışlayanların haberlerini yaptığımız, futbolcuların 1 kuruş alamadan onurlarıyla ligin ilk yarısını küme düşme hattının üstünde tamamladığı, transfer tahtası açıldıktan sonra onca transferle küme düştüğümüz sezon.
Son yıllarda Elazığspor o kadar badireler atlattı ki her Elazığlı’nın yüreğini yaktı. Geçtiğimiz sezon transfer tahtası açılmadı, kulüp -3 puan silme cezası aldı kulüp lisansı alamadığı için.
Yaşanan deprem felaketinden dolayı takım ligden çekilmezse lige tutunabilir miydik?
Bence hayır.
Bu sezon ne oldu?
Şimdi de dünyayı saran COVID – 19 kabusunun gölgesinde takımlar yeni sezona kısılan ekonomileri ile hazırlanıyor.
Elazığspor Başkanı Sayın Selçuk Öztürk, gerekçeleriyle birlikte geçtiğimiz gün düzenlediği basın toplantısında transfer tahtasının açılmayacağını ve kulüp lisansından ötürü sezona -3 puan cezası ile başlanacağını açıkladı.
Peki bu başarı mı? başarısızlık mı?
Başarısızlık. Bu kulüp geçtiğimiz sezon deprem felaketi yaşanmasa küme de kalamayacaktı bana göre. Bu sezon yine kırmızı gruptayız ve 19 rakibimiz var. Karabükspor’a düşecek gözüyle bakarsak ve 4 takımın 3. Lig’e düşeceğini göz önünde bulundurursak her ne pahasına olursa olsun transfer tahtasının açılması gerekmez miydi? Transfer tahtası için futbolcu ailesine yapılması gereken ödemeler geçen sezon da başımızdaydı. Bu sezon da başımızda. İleride de başımız da olacak. Bu borçlar bir türlü ya ödenecek ya da takım rotası belirsiz bir gemi gibi sürüklenecek.
Elazığspor geliri düzenli bir kulüp olmadığı sürece, her geçen gün kan kaybetmeye mahkum olacak ne yazık ki…