"Tarihi galipler yazar" sözü kime ait bilmiyorum ama korkunç bir şey.
Tarih, bir toplumun geçmişe ait belleği - hafızasıdır. Geçmişe ait gerçekleri çarpıtarak yada yanlış yazmak toplumların geçmişi ile bağlarının koparılması ve zihinlerinin iğfal edilmesi demektir.Böylesi bir toplumu yine çarpık bir eğitim anlayışı ile eğitirseniz bir iki kuşak sonra anlatılan her yalana doğru diye inanan ve savunan bir gençlik ve toplum oluşturursunuz.
Sigma Chi” adını duydunuz mu?
ABD üniversitelerinde 1855 yılından beri faaliyette olan sözde “kardeşlik örgütü.”
Amacı; eğitim alanında dünyada söz sahibi olmak ve öğrenme idealini yaygınlaştırmak.
Türkiye ile ABD arasında yapılan ve kendi isminin verildiği James William Fulbright kimdir?
Arkansas Üniversitesi'nde tarih ve George Washington Üniversitesi'nde hukuk okudu. Sigma Chi üyesiydi.
Senato Dış İlişkiler Komitesi başkanlığını en uzun süre yapan bu ABD'li senatör, eğitim ve kültürel değişim yoluyla ülkeler arasında ortak bir anlayış geliştirmek amacıyla Amerikan Kongresi'nden 1946 yılında kanun çıkarttı.
Bunları okuduğumuzda herhangi bir sakınca görülmüyor değilmi? Ama hiç bir şey göründüğü kadar masum olmayabiliyor.
Atatürk'ün vefatından sonra iktidara gelen İnönü, ABD ile bir çok anlaşmalar yapmıştır. Bunlardan biriside eğitim alanında yaptıklarıdır.
Önce 1947 yılında, Truman Doktrini ile ABD ile yapılan askeri anlaşmalar ile yardımlar geldi. Amaç, savunma sanayi alanında atılan adımlara engel olmaktı ve engel olmaya başlamışlardı bile ve oldular.
Sonra, 1948'de Marshall Planı ile ABD'den ekonomik yardım geldi. Amacı ekonomik alanda gelişmeleri yok etmek ve ABD'ye bağımlı hale gelmemizdi ve onuda yaparak başarılı oldular.
Ve en sonunda 1949'da Eğitim Antlaşması ile ABD'den eğitim müfredatı yardımı geldi.
Yapılan bu anlaşmalar ile Türkiye her koldan ABD'ye bağlanmış oldu.
27 Aralık 1949 yılında yapılan bu anlaşma ile Türkiye ve ABD hükümetleri arasında Eğitim Komisyonu kuruldu.
Komisyon; dördü T.C vatandaşı, dördü de ABD vatandaşı olmak üzere sekiz üyeden oluştu. Çoğunluğu sağlamak için komisyonun başkanı ABD büyükelçisi oldu.
Bu anlaşmaya James William Fulbright'ın adı verildi.
ABD'nin eğitim stratejisiyle; kimliğimize, kişiliğimize büyük saldırıda bulundular.
Önce bu anlaşma ile Milli Eğitim bünyesinde ABD'nin isteği doğrultusunda personel politikaları düzenlendi.
Bakanlık bütçesinden görev alan üst düzey Personelinin büyük çoğunluğu Amerikalılardan oluşturuldu.
Daha sonra ise ders programları ve içerikleri ayarlandı.
Peki, yapılan bu eğitim müfredatının içeriğinde neler vardı?
Amaçlanan şey neydi?
Yenilenen bu müfredat ile öncelikle yeni yetişen nesillere batının üstün bir medeniyet olduğu kabul ettirildi. 2500 yıllık İslam ve Türk medeniyetinin mirasçısı olduğumuz yok sayıldı.
Eğitim kurumlarında dinin kutsiyeti ve Türk milletinin tarih şuuru yok edildi.
İslam inancı ve Türk'lük bilinci unutturuldu.
Irkçı ve asimilasyoncu eğitim politikası nedeniyle iki kuşak kendi tarihine düşman oldu.
Kişissel ve toplumsal her alanda batının uşaklığını kabul eden, her alanda onları taklit eden ve onlara özenen bir nesil yetiştirildi.
Milli ve manevi değerlerden uzaklaşarak deizmin ve ateizmin kucağına itilen bir nesil oluştu.
Özellikle sanat alanında yerli ve milli kimliğini kaybetmiş sömürge sanatçıları bu milletin gençlerine idol olarak sunularak dejenere edildi.
Artık yeniden uyanma ve silkelenme zamanı gelmiştir.
1947 deki Truman doktorini ile savunma sanayi alanındaki engellemeler son 20 yılda yapılan başarılı çalışmalar ile çöpe atılmıştır.Savunma sanayimizin yerli ve millilik oranı %20'lerden bugün %85'lere ulaşmıştır.
1948 yılında Marshall yardımları ile ekonomik anlamda bizi köle etmek isteyen emperyal anlayış ile mücadelemiz bütün hızı ile devam etmekte. Cari açığımızın temel nedeni olan enerji konusunu hallettigimiz zaman dünyada bizi durduracak bir güç olmayacaktır. Bu alanda Karadeniz'de ve terörden arındırılmış, Şırnak ilimizin Gabar dağı bölgesinde yapılan çalışmalar umut vericidir.
Savunma sanayi ve ekonomik alanlarda yapmış olduğumuz gelişmeye rağmen eğitim alanında yerli ve milli bir politika geliştirdiğimiz söylenemez. Eğitim altyapısı alanlarında yapılan başarılı çalışmalar müfredat olarak yapılamamıştır.
Yerli ve milli düşünen bir gençlik ve toplum için Fulbright anlaşmasının bütün kalıntıları yok edilmelidir.
