Allah insanı su ve çamurdan yarattı. Gerisini bilmem. Ama eğer evrim teorisi doğruysa…
Bildiğim kadarıyla, suda başlayan hayat evrimleşmeyle karada devam etti. Milyonlarca yıl içinde karaya geçen yaşam formları önce süzgeçlerini kaybetti, karaya uyum sağladı, derken aradan geçen uzun süre sonunda maymuna kadar evirilen yaşam, neandertallere döndü, devamında da bugünkü modern insan meydana geldi.
Modern insandan bir sonraki adımı biliyoruz aslında. İhsan Tarakçı!
Eğer evrim teorisi doğruysa, dedelerimizin maymun olduğu iddiasından rahatsız olmak yerine, bir sonraki adıma bakmak daha doğru değil mi?
Maymundan başlayan yaşam son muhteşem insan silüetiyle nihayete erecek…
Yaradılış açısından bakınca da muhteşem bir hikmet var aslında. Direğe sarılan çaresizlikle, soda şişesine duyulan romantik bağın yaradılışından İhsan Tarakçı’ya bir hikmet olmalı!
Haşa, “sizi de ben yarattım, Tarakçı’yı da” denmek istenmiş olabilir mi!? Eyvallah!
Bilgi, kültür, derinlik… Ve o insanı çaresiz bırakan karizma…
Adamın işi olmaya, ala karşısına 24 saat seyrede!
*****
Sayın Şahin Şerifoğulları belediye başkanı olduktan sonra bazı atamalar yaptı. EBUAŞ’daki vizyonun ilkokul seviyesinden doçentlik seviyesine çıktığını görünce, önce bir vay be dedik. Dediler adam siyaset bilmiyormuş. İyi ki bilmiyor dediğinizi duyar gibiyim.
Sonra Nazif Bilginoğlu danışman oldu. İçimiz rahatladı. Emin, güvenilir, tecrübeli bir isim.
Şimdi de İhsan Tarakçı danışman olarak atandı.
Vay anam!
Samimiyetle söyleyeyim ki, ben belediye başkanı olsam yanıma alacağım ilk isim İhsan ağabey olurdu. Bu sebeple nasıl ümitlendiğimi anlamışsınızdır.
Siz daha çok İhsan ağabeyi yazılarından tanıyorsunuz. Zaman zaman köşemde kendisinden bahsettiğimi hatırlayacaksınızdır.
Ancak İhsan ağabey sadece Elazığ’ımızın kültür ve düşünce hayatına katkı sağlayan birisi değil. Aynı zamanda çok başarılı bir yönetici.
İhsan ağabey yüksek makine mühendisidir. İkinci üniversiteyi de bitirmek üzere. Öğrenmenin yaşı yok diyerek, felsefe eğitimi almaya başlamıştı.
Elazığ’da uzun yıllar Telekom’da görev aldıktan sonra İstanbul’a tayini çıkmış. Orada müdürlükler yapmış ve ilk yılında kurum içinde kendi şubesi Türkiye birincisi olmuş.
Mesleki başarılarının yanında hayatı boyunca sanatla, felsefeyle iç içe olmuş. Halen yazmaya devam ettiği bir romanının olduğunu biliyorum.
Kültürsüz, vizyonsuz, cahil insanların baş tacı edildiği bir ilde, İhsan Tarakçı gibi değerlerin şehrimize katkı sağlayacağını bilmek, şehrin geleceği adına insana ümit veriyor.
İhsan ağabeyin ne belediyeye ihtiyacı var ne de başka bir şeye. Şehrin, belediyenin, bizlerin kendisine ihtiyacı var.
Bu sebeple, yanında emir eri gibi gezmeyecek, yeri geldiğinde itiraz edecek, söz dinlemeyecek, çata çat tartışacak “kültürlü bir beyni” kurumuna kazandırdığı için Şahin Beye çok teşekkür ederim. Yönetim vizyonunu ortaya koymuş oldu.
*****
Evrim demiştik değil mi?
Başlıktaki sorunun cevabını buldum galiba. Şahin bey de benim gibi düşünüyor olmalı. Bu muhteşemlikte bir hikmet olmalı!
Şahin Başkan, İhsan Tarakçı’nın kötü bir etkisi de vardır, haberin olsun. Kesintisiz beş dakika izledin mi, adamı etkiliyor, dikkat et! Belki ben çok izlemişim diye hakikati göremiyorum!
Eyy yumurtaya can veren Allah’ım! Hikmetinden sual olunmaz amma, madem İhsan Tarakçı’yı yaratabiliyordun, bizi niye böyle yarattın?
Bu iş evrim tesadüfüyle izah edilemez. Kesinlikle derin bir hikmet ve yaradılış işi!
Darwin’e kızmamak lazım. Adam aynaya bakmış, dedem maymun olmalı demiş. İhsan Tarakçı’yla tanışmamış ki! Kesin beş vakit namazını feleğe vermezdi!
Evet evet! Kesinlikle yaradılış işi… Bu vesileyle bugüne kadar Darwin’e yazılmış en bilimsel reddiyeyi de yazmış oldum!
Ve tanrı İhsan’ı yarattı.
