Cengiz GÜLAÇ

Korku

Cengiz GÜLAÇ

Özgür irade veya erkin irade, kişinin eylemlerini, arzu, niyet ve amaçlarına göre kontrol altında tutabilme ve belirleme gücüdür.

Özgürlük, erkinlik veya hürriyet, birinin engellenmeden ya da sınırlandırılmadan istediğini seçebilmesi, yapabilmesi ve hareket edebilmesi durumudur. Felsefede, determinizmin karşıtı özgür irade fikrini içerir…

Özgürlük ve özgür irade kavramlarını gündelik siyasette ele alındığı gibi, aslında özü; iktidar olamama çaresizliği ile ifade edilen muhalif çapsızlığıyla mı ele almalıyız yoksa küreselcilerin kurgulamaya çalıştığı yenidünya düzeni üzerinden mi okumalıyız? 

Özgür iradeyi veya özgürlüğü ne/ler engeller, ortadan kaldırır?

***

“-Medya bağımsızdır tarafsızdır.” Bu söz büyük kurnazlık…

-“Medya özgürlük alanı sağlar.” Bu söz koca yalan…

Medya artık sadece manipüle etme alanı. Hep bir filtre var mutlaka.

Mesela:

Pandemi döneminde aşılar hakkında kuşkularımızı yazmanıza, tek soru sormamıza izin vermediler. Küresel dünya size ne dayatıyorsa aynını söylemeniz, yazmanız istendi. Aksi durum söz konusu olursa, sizi medyadan kovmakla tehdit ettiler. Al sana medya hürriyeti!” (Soner Yalçın, Sözcü, Kavganın Sebebi başlıklı yazı)

***

Sevgili Ağabeyim Cemil Barlas post modern Donkişot misali, çoğu zaman bir başına kalmayı göze alarak pandemi süreci boyunca içimize işletilen “korkuya” isyan etti ve küresel yel değirmenlerine savaş açtı.

Benim gibi doktor sözünden çıkmamayı modern insan davranışı zannedenlere bir şey anlatmaya çalıştı:

“Adına Pandemi dedikleri korkuyla toplumlara cinnet halini yaşatıyorlar!”

Pandemi denen hastalığın virüs olmadığını, asıl salgının korku olduğunu anlamak istemedik…

***

“Avrupa medeniyeti artık korku içinde…

Cennetten düşme korkusu sardı her yanını…

Yine de kaderine doğru bile bile ilerliyor; daha doğrusu ABD arkasından itiyor.

Ve bu sırada kolektif bilinçdışına kazınmış bütün ırkçı, seçkinci, sömürgeci kalıplar su yüzüne çıkmaya başlıyor…” (Haşmet Babaoğlu, Sabah Gazetesi, Avrupa’da “Cennetten düşme” korkusu başlıklı yazı)

Haşmet Ağabeyin de dediği gibi Avrupa artık korku içinde…

Avrupa’nın her geçen gün artan siyaset üretememe çaresizliğini fırsat bilen ABD arkadan itiyor Haşmet Ağabey, doğrudur. 

Sanırım ABD’nin en büyük sermayesi de korku! 

Avrupa korkuyor…

Ne kadar cilalanmış pislikleri varsa korkularıyla ortaya saçılıyor…

***

Ivan Pavlov, her sabah olduğu üzere laboratuvarını besmeleyle açar ve sağ ayağıyla içeriye adım atar!

Bir de ne görür? Laboratuvarını su basmıştır. Bütün deney hayvanları su içinde kalmıştır ve hayvanlar çok korkmuştur.

Kazaya ve kadere iman eden(!) Pavlov; “Kazadır, olmuş bir kere. Olanda hayır var.” der ve laboratuvarını temizler, hayvanları kurular ve sakinleştirir ama deneylerine devam ederken hayvanların o güne kadar öğrendiklerini yapamadığını görür. 

Hamam tasından ilham alıp “Evreka!” diye bağırmasa da, tam da o an şöyle der: 

“Demek ki korku öğrenmeyi engelliyor!”

***

Korku…

Yeni dünyanın en büyük savaşı galiba korku ile olacak.

Korku derken, otoriter bir zihniyetten, baskıdan bahsetmiyorum.

Şöyle olursa, şunu yapmazsanız öleceksiniz dediler/diyecekler!

Ve korkularla yeni bir toplum/dünya inşa edecekler/ediyorlar...

***

“Budur

İşte bir daha korkmamak için korkmaz görünen korku

İşte şehirleri bayındır gösteren yalan…”

İsmet Özel’in bahsettiği korkmaz görünen korku neydi acaba?

Ya yalanlar!...
 

Yazarın Diğer Yazıları