Yazılarımızı takip edenler bilirler, davranış biçimleri bağlamında
medeni davranmaya çok önem veririz. Belki medenileşmenin hızlanmasına
bir katkısı olur diye zaman zaman bazı davranış sapmalarını burada
eleştiririz.
Biliriz ki medeni toplumlar önce; trafikteki, sokaktaki, ikamet edilen
binalardaki, işyerleri ve benzeri yerlerdeki kaba davranışları
törpülerler. Etrafa; çöp, kirli atık, kalmış yiyecek ve içecek
türünden şeylerin atılması hoş karşılanmadığı için bu toplumların
yaşadıkları yerlerde cadde ve sokaklar, parklar kısaca toplu yaşanan
mekânlar oldukça temizdir.
Medeni toplumlardaki karşılıklı anlayış, tabir yerindeyse büyük
övgülere layık. Mesela trafikte kavga nadiren görülür. Eğer bir kaza
söz konusu ise taraflar birbirlerine “geçmiş olsun” dileklerini iletir
ve telefon numaralarını birbirine vererek ayrılırlar. Bizde de ara ara
böyle davrananlar var ama sayıları oldukça az. İnsanlar birbirlerine
karşı büyük oranda anlayışlı davranışlar.
Yine medeni toplumlarda kavga en son başvurulan yöntemdir. Önce
problem konuşma yoluyla çözülmeye çalışılır. Olmazsa hukuka başvurulur
ve hukukun verdiği karara taraflar saygı duyarlar.
Medeni toplumlarda komşunuzu rahatsız edemezsiniz. Hatta öyle
balkonlara çamaşır ve benzeri şeyler asarak göz estetiğini dahi
etkileyecek görüntüler veremezseniz. Yüksek sesle konuşmak kabalık
olarak addedilir.
Peki bizim gibi toplumlarda durum nedir?
Bizde trafikte incir çekirdeğini doldurmayan en küçük tartışma hakaret
ve küfürlerle büyür ve iş çığırından çıkar. Öyle ki arabada bayan
varmış çocuk varmış umursanmaz, her türlü saldırgan davranış
sergilenir. Ekranlardan bununla ilgili onlarca görüntü yayınlandı.
Ne yazık ki bizim toplumumuzda çevre alabildiğince kirletilir. Cadde
ve sokaklar, parklar ve bahçeler kirli atıklardan geçilmez. Oturmak
için konulmuş bankların önüne bakın kilolarca çekirdek kabuğu
görürsünüz.
Mesela bizde komşuluk haklarına riayet edilmez. Bırakın balkonlara
asılanlarla göz estetiğini bozmayı, bağırtı çağırtıyla kulak
estetiğine bile hiç önem verilmez.
Çarşıda, sokakta, parkta, bahçede, toplu taşımada küfürlü konuşma
dahil oldukça fazla kaba davranış sergilenir. Yüksek sesle
konuşulmayacak yerlerde alabildiğince yüksek seslerle konuşularak kaba
davranış sergilendiğini görüyoruz.
Trafikte rastgele korna çalmak, yol hakkını ihlal etmek, kavşağa
girmeden sinyal vermemek artık neredeyse kanıksanmış durumda. Hele
hele kaza olmaya görsün hemen levyelerle birbirlerine saldırmaya
çalışırlar. Dolayısıyla medeni davranmak noktasında biraz sabıkalıyız.
Elbette bazı davranış sapmalarını ekonominin kötü gidişine
bağlayabiliriz. Ekonomik olarak rahat olmayan kimseler, stresli
olabiliyor ve çevrelerine kaba davranış sergileyebiliyorlar. Tabi ki
bu mazeret değil ama ortada bir gerçeğin olduğunu da inkâr edemeyiz.
Her şeyden önce Müslümanlığın ve dahi evrensel ahlakın gereği olarak
bizim daha medeni davranmamız gerekirken ne yazık ki bizim medeniyet
bağlamında davranış sapması göstermemizin hiçbir mazereti olamaz.
Bizim toplum olarak birbirimize daha müşfik davranmamız gerekirken,
tam tersine batı toplumları anlayış ve sevecenlik noktasında bizden
daha iyi durumdalar.
Eğer toplum olarak medeni sınıfa terfi etmek istiyorsak, önce kaba
davranışlarımızı törpülemeliyiz. Medeni toplumlarda olduğu gibi
insanımızı sevmeli ve daha anlayışlı olmalıyız. Selam ve duayla.