İnşallah, ‘yeni yılda, yeni sayfalar açılır’
İnsanımız, ‘yeni güzelliklerle…’ tanış olur.
Öncelikle, ‘adalet, liyakat, ehliyet, samimiyet, dürüstlük, hakkaniyet’ diyoruz.
Maide Suresi 42 ayette şöyle buyrulur;
“Hükmedecek olursan aralarında adalet ve insafla hükmet!”
İnsaf, merhamet, şefkat; o kadar aziz duygular ki,
O duygularla iç huzuruna, güvene, moral, mutluluğa erişebiliriz.
Maide Suresi 49 ayette de şöyle buyrulur;
“Ve aralarında Allah’ın indirdiğiyle hükmet; onların arzu ve heveslerine uyma…”
Yarabbi! Bizleri, ilahi sınırları aşanlardan eyleme…
Haddimizi, hukukumuzu bileceğiz…
Birbirimize karşı, ‘alçak gönüllü…’ olacağız.
Bugünkü yazımızda, ‘mısraların diliyle…’ sohbet etmek istiyorum
ÖMÜRDEN YENİ BİR YIL
Düştü takvimlerden, ömürden bir yıl
Maziyle Hâl arasında, git-geller
Keşkelerle nefeslenir, ‘yeni yıl’
Ümit bayrağına, ‘düşmesin seller’
DUA EDELİM
Bedri, ‘yeni yılda’ dualaşalım
Ben duvarını yıkarak aşalım
“Dünya, oyun-eğlenceden ibaret”
‘bir olma’ oyununda üleşelim
GELECEK DE BİZİM
Geçmiş te bizim, gelecek te elbet
Bizim sevdamızla esecek elbet
‘Kızılelma’ dedik, türkümüze biz;
Yüreğimiz vatan çarpacak elbet!
YENİ YILA
Ayaza çekmiş geceyle, ‘yeni yıla’
Merhaba derken, ‘üşümesin ülkem’
Yüreklere, ‘umutla’ yeni yıla;
Ah! Işıkları üşümesin ülkem…
YENİ YILA
Yeni Yıla; her sözü niyet bilir
“Hayra niyet et ki, hayır bulasın!”
Hak Yolu, ‘ümit…’ şanlı bayrak bilir;
İman bize, ‘derde deva’ bulasın
YENİ ŞAFAKLARA
Gönüller aklın buluştuğu yola,
Kervanlar yürür, ‘yeni ufuklara’
İnşallah biz, sapmayız sağa, sola;
YENİ YILDA
Yeni Yolda, ‘elimden tutsun adalet’
Adaletle kol kola verir, asalet
Gözyaşı, ‘gönlü düşürmesin yere’
Her yüreği, ‘dost gözüyle ihya et’
AZMET
Niyet eyle bir, ‘çalışmaya azmet’
Azmin elinden kurtulmaz, ‘gayret et’
Hakkı düşürme yere, ‘biraz sabret’
Hayatın her zorluğuna, ‘selâm et’
Hayrı düşün, gayretine; ‘hayret et’
NEFİSLE…
Nefisle, hevesin galebe çalar!
Çalar, manevi dünyanı elinden!
Gafletin, boynuna ipini dolar;
Alamazsın kendin, ‘günah selinden’
RENKLERİN GÜZELİ
Renklerin güzeli, huzura gülümser
Toprağın kokusu, gönle gülümser
Rengârenk açılır; kırmızı, mor ve ak
İstiklal marşında, yarına gülümser…
KALP GÖZÜ AÇIK
Kalp gözü açık, bütün ilimlere yakın
Toprak gibi mütevazı ol, cimrilikten sakın
İman etmek için bütün deliller kâinatta,
“miskale zerretin” ayeti taşır Hakk’a yakın
GECELER
Geceler, geceler bana sığınak
Sessizlik, ah ölüm çöken sessizlik
Fikir, geceleri boğan sağanak;
Akıl, şu koca bedene barınak!
BİR TEKERLEME
Bir tekerleme, “gemisini yürüten kaptan”
Kılıf biçmişler, hilesine kadife kaftan
Soysuza çanak tutmuşlar, şu garip mekânda;
Yollar ayrılmış, istikbali tutacak saftan!
ANLAT
Kendisini dev aynasında gören
Görmez mi çevresinde dağ gibi ören
Toprağa düşüp, çürüyen beden;
Anlat, Ey akıl; Seni nedir düren?
ANADOLU
Anadolu, yedi iklime serpe
Nişanında, İstanbul Yedi Tepe
Elbet, Koca Muazzama ki, sende;
“oldun…” yedi düveli tepe tepe…
