Hava, Su, Ateş ve Toprak,
Ya, derbeder eder seni!
Bir büyük azap gününden;
Ya, haberdar eder seni!
KAR YAĞDI
Kar yağdı, arz beyazlara büründü
Üç ayların bereketi göründü
Bekle gönül hasretle cemreleri
Kar altında yeşil dünya korundu
KAR YAĞDI
Kar yağdı, hüzünle dolan gözlere
Bulut bulut bir nağmeydi dökülen
Bizim türkümüz kar sıcağı kadar
Gönüllere semaydı, dolan gözlere
SU IŞIKTIR, RAHMETTİR
Rahmetin kaplayınca, âlem suya gark oldu
Toprağın ana rahminde, pınara hark oldu
Taşınca gözesinden pamuk yumağında;
Sular, akışın raksında, ışığa çark oldu
ALAMETİ KIŞTIR
Güneş soğuk yüzünü de gösterdi
Gölgeler daha soğuk, daha ayaz!
Toprak, su üşüdü, canlarda üşüdü
Çekildi börtü-böcek yuvasına
Alameti kıştır, “ölümlü dünya”
TOPRAK SUYA KANDI
Kar yağdı, çorak toprak suya kandı
Bulut bulut aktı, gönüller yıkandı
Rahmete açılır, dilek kapısı;
Gözyaşıyla dua, zamana uyandı.
KIŞ GELDİ
Kış geldi, rahmet duası kar geldi
Beyaz duvaklarda; dağ, vadi, ağaç
Gök beyaz, yer beyaz; beyaz da niyaz
Kar yağdı, gönlüme teselli geldi
TOPRAK AĞLADI
Toprak ağladı, çorak haline…
Ağaç, dal, çiçek, tomur; börtü-böcek
İçin için rahmetini bekledi!
Beli bükük ihtiyar, sabi çocuk,
Bakışlarındaki dua haline
Bulut bulut aktı gözyaşlarına
KAR YAĞDI
Kâr yağdı toprağa bereket düştü
Su yürüdü gözlere ışık düştü
Beyazlar giyindi yerler ve gökler
Su dondu, gönlüme kristal düştü
YOLUMUZ
Kıştır, kardır, fırtınadır yolumuz;
Bu sis, alamette nasıl durayım?
Her zaman için ifade etmek isterim,
“Birbirimize yar olacağız, yaren olacağız!”
Birbirimize bir akıl, bir yürek olacağız’
İnancımız, “infakta yarışınız
KAR YAĞDI
Kışın âlametine şerh düşelim
Toprağı öpe öpe yağıyor kar
Toprak kar yoluna hasretle bakar
Mikâyil sayar her kar tanesini
Buluşturur karla divanesini
Kar yağsa dağlara bil ki rahmettir
Yağan kar sofralara berekettir.
Güneşin ışığında beyaz kristal
Bir kartpostalı andırıyor her yan
İstikrarlı olsun kar, Ya Zül-celâl
Güneş, toprağın kokusu ve insan
Kar beyazında esrarlı serinlik
Hamiyetli bakışlarda derinlik
SU RAHMETTİR YÂRAB!
Su rahmettir, Yârab!
Sebepleri halk et Yârab!
Kâh elif olur, ayakta
Kâh dal olur, rükûda
Kâh mim olur, secde de
O şırıltı, o gürültü yağmur serinliğiyle
Rahmetinle müjdelenmek istiyoruz!
SOHBETLERİ ARTIK YOK
Uzun gecelerin sohbetleri yok!
Sohbetler; adap, edep, iltifattı
Zaman nice güzellikleri attı
Ah, şu zeminlerin gıybetleri çok
Yürekten değil, nefisten kopan ok,
Zehrini bir fitne gibi akıttı
UZUN GECELER
Geceler, uzadıkça uzadı!
Uzun gecelerin lezzeti, tadı
Sohbet diye bilinir, letâfeti,
Hal ehliyle birlikte zarafeti,
İkram ettiler bize saadeti!
BAHAR KOKULU
Bahar kokulu içli sözler söyle
Her sözünde seher yelleri essin
Güven aşıla öyle veya böyle
Bir terzi hüneri yüreği diksin!
Zarif dantel misali işle sözü!