Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

Toprakla bütünleşir

Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

TOPRAKTAN GELDİK
Topraktan geldik, tenimiz topraktan
Kâinatın özü deriz insana...
En latif kokuyu alır, topraktan
Eşref'ül Mahlûkat deriz insana

TOPRAĞA BAKIN
Taşa, toprağa bakın
Acılara gömülmüş, derin iz
Hala sevgiyle tomur bağlamış
Lale, sümbül, nergiz…

TOPRAĞIN HAKİ KOKUSU
Korku, açlık bize, noksanlık bize
Bütün bu dersler ibreti âlemdir
Sabırla gayret bize, hayret bize
Tebessüm eden ufuklar, kalemdir
Dört mevsim devran bize, seyran bize
Toprağın haki kokusu lâlemdir

TOPRAK EVLERDE
Biz toprak evlerde yetiştik
Ninniler, masallar, destanlarla
Toprak koktu nefeslerimiz’
Hürdük, gürdük, at sürdük dere, tepe;
Sesimiz vadilerde yankılandı
Çaylar, dereler hemen yanımızda,
Baharda daha şen olur, coşardık!

TOPRAKTAN BETONA
Yeni nesil, topraktan betona göç etti
Bir de ne görelim, güç gitti, nefes gitti!
Toprak gibi dost, o eski vefa gitti
Yakın komşu sanki ıraklara taşınmış!
Mahcup bir eda, nice değerler aşınmış
Eski toprak deriz, yürekli mert insana!
Bedri biraz o yüreklere dokunsana…

TOPRAĞIN ÖRTÜSÜ
Toprağın örtüsü türbeler kadar yeşil
Ona su veren dedemin kanları eğil!
Seninle bayrak, hayat bulsun diye;
Şu siperler rütbesiz, âlemsiz değil

TOPRAĞIN DİLİ
Toprağın dili yok; sözü bağrından!
Sevdası imandır; anlar çağrından!
Şehide, ‘gül bahçesi’ der, derinden
Ah, ‘gurbet’ gözyaşı döker kahrından!

TOPRAĞIN EFENDİSİ
Bahçeye gir ki göresin misali
Renkler, kokular farklı albenisi
Âlemde göresin hakka visali
Âdemoğlu toprağın efendisi

TOPRAK OLACAK
Toprağın üstünde,  her şey bir gün toprak olacak
İzzet ve ikram sahibi, Allah baki kalacak
Kâinat sarayında sultan halk edilen insan;
Halikını bilmezse, sarayı zindan olacak…

TOPRAK SUYA KANDI
Kar yağdı, çorak toprak suya kandı
Bulut bulut aktı, gönüller yıkandı
Rahmete açılır, dilek kapısı;
Gözyaşıyla dua, zamana uyandı.

TOPRAĞIN MAHŞERİNDE
Bir gözsüz akrebe, mecalimiz titrer!
Bir ayaksız yılandan, kaçar adımlarımız!
Bir küçük kurt giydirir, ipekten duvaklar!
Bir zehirli böcekten şifa bulur, dudaklar!
Bir sineğe, çaresiz kalmış beşer!
Bir karıncadan, ders almış Süleyman!
Yer döşek, gök tavan, toprak mahşerinde,
Kâinat kitabı, yetmiş bin âlem!

TOPRAĞIN BAĞRINDA
Vatan, toprağın bağrında kalbimdir,
Malazgirt’ten Çanakkale yolumdur
Yolun üzerinde kalbimi bulur,
Meydan, er meydanı, zafer alayımdır

Toprak alır,
Acımı toprak alır
Bu vatan, bayrak için;
Tacımı şehit alır…

TOPRAĞINI HOR GÖRME
Nefsini ayakların altına al
Ki, olanca zahmeti ayaklar taşır
Kıraç olsa da toprağı hor görme
Toprak içinde defineler taşır
Sabır, Kaf Dağı’ndaki Anka kuşu
Asırlar, Süleyman yüreği taşır
Gecenin hareminde, ay ve yıldız
İlahi, kandil kandil feyzin taşır
Dünya keder ve endişe salıncağı
Deryası fersah fersah hikmet taşır

TOPRAK ANA
Toprak yardır bize, vefalı bir dost
Orda mekân tutar, ahir kapısı
Peygamberler, şehitler, sıddıklar, dost
Resul izinde yürür, gönül dervişi

Yazarın Diğer Yazıları