40-45 yıl boyunca kalem elimizden düşmedi
İletişim Lisesi’nde yıllarca derslere gittik!
Televizyonda, Radyoda programlarımız oldu!
MANAS Gönül Evi’nde dostlarla bir araya geldik!
Ailede, Okulda, Sohbetlerde, Siyaset Arenasında;
“Nasıl Bir İletişim?
İletişim dört ana temel üzerinde oturur;
“Sevgi ve Saygı, Moral, Güvenilir Olmak, Dürüstlük!”
“Sevgide neler vardır!” hiç tefekkür ettik mi?
“Muhammed-i bir ahlak… Sahabe Meşrebi…
Özgüven… Teslimiyet… Alçakgönüllülük…
Fedakârlık… Vefa… Doğruluk ve Dürüstlük…
Emanet ve Liyakat… Saygı ve Muhabbet…”
İnancımız, “birbirinizi sevmedikçe hakiki imana sahip olamazsınız”
Kabuğa değil, öze yöneleceğiz!
Kalbi ve hasbi bir duruş sergileyeceğiz!
***
“Asr Suresi!” bizler için en kutsi boyadır!
Cenab-ı Allah buyuruyor;
“Asr’a yemin olsun ki,
İnsan mutlak bir hüsrandadır.
Ancak, iman edip yararlı işler yapanlar,
Birbirlerine hep hakkı vasiyetleşen
Ve sabrı tavsiye eden kimseler müstesna!”
Yüce Yaratıcı, “Asr’a yemin ediyor!”
O yemin bizleri derinden etkiler;
“İnsan mutlak bir hüsrandadır!”
Ne yapacağız, “aklımızı başımıza toplayacağız!
‘Erdemli İnsan…’ olma yönünde çaba sarf edeceğiz!
Birbirlerine, “hakkı ve sabrı tavsiye eden…” insanlar zümresine dâhil olmak!
Tabii ki, ‘öncelikle iman…’ ve “yararlı işler yapmak…”
Her daim, ‘yararlı işler…’ peşinde koşmak!
***
Allah Resulü (sav.) buyuruyorlar;
“iman etmedikçe cennete giremezsiniz.
Birbirinizi sevmedikçe de iman etmiş olmazsınız.
Size, yaptığınız takdirde birbirinizi seveceğiniz bir iş göstereyim mi?
Aranızda selamı yayın!”
Bir diğer hadiste de şöyle buyrulur;
“Hiçbiriniz kendisi için sevdiğini (istediğini)
Müslüman kardeşi için de sevmedikçe (kâmil manada)
İman etmiş olamaz.”
Bizim Yunus gerçekte asırlara seslenir,
“Yaratılanı Sev, Yaratandan Ötürü!”
Asıl gaye-ufuk- maksadımız, “Allah rızasını kazanmak!”
Bu nedir, ‘insanı yaşatarak’ rıza-ı ilahi yolunda yürümektir.
‘iman ve sevgi…’ aynı çerçevenin içerisinde!
İnancımız, “birbirinize kin gütmeyiniz!” buyuruyor
İnancımız, “birbirinize sırtınızı dönmeyiniz!” buyuruyor.
Öyle ki, “öfke ateştedir… Kibir ve haset ateştedir…”
Hırs gösteren, mahrumdur, zarardadır
Sabır, ferahlığın anahtarıdır
Öyle bir irade ki, ‘kendi ellerimizle ahirimizi hazırlıyoruz’
Zilzal Suresi 7-8 ayetlerde şöyle buyrulur;
“Her kim, zerre kadar bir hayır işlerse onu görecek
Her kim, zerre miktarı kötülük işlerse onu da görecek!”
Önemli olan nedir, ‘hakkın şaşmayan terazisi…’
İyiliklerde, kötülüklerde, ‘kendi eserimiz’
Hayat öyle bir serüven ki, ‘her anımız kayda geçiyor’
İletişim dört ana temel üzerinde oturur;
“Sevgi ve Saygı, Moral, Güvenilir Olmak, Dürüstlük!”
Bunların zıddını düşünebilir miyiz?
***
CEHENNEMİN YAKITI İNSANLAR VE TAŞLAR…
Bakara Suresi 24 ayette şöyle buyrulur;
“Bunu yapamazsınız ki asla yapamayacaksınız
Yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten sakının;
O inkârcılar için hazırlanmıştır”
Tahrim Suresi 6 ayette şöyle buyrulur;
“Ey iman edenler!
Kendinizi ve ailenizi yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun!”
***
İNSANLARI ÇEKİŞTİRENLER
Humeza Suresi 1 ayette şöyle buyrulur;
“Humeza olan (insanları arkadan devamlı ayıplayıp çekiştiren)
Yüzlerine karşı(da onlarla) alay etmeyi adet edinen her kişinin vay haline”
***
GERÇEK İYİLİK
Ali İmran Suresi 92 ayette buyruluyor;
“Sevdiğiniz şeylerden (Allah yolunda) sarf etmedikçe,
(gerçek) iyiliğe asla erişemezsiniz
Her ne sarf ederseniz artık şüphesiz ki Allah onu hakkıyla bilendir”
Bu milleti sağduyusu ve infak kültürü, ‘kurtuluşumuz olacak’ inşallah!
