Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

Nimete Şükür

Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

Bizleri sağlık, esenlik, huzur, güven, ihlas, içerisinde
Ramazanlı günlere kavuşturan, Rabbimize şükürler olsun!
İftarlar, teravihler, sahurlar, sabah cüzleri, dualar, yakarışlar…
İmsaktan iftar vaktine ‘sabır yolculuğu…’ 
O sabırla, ‘rahmet günleri, mağfiret günleri, cehennemden azat günleri…’
“Bin aydan hayırlı Kadir Gecesini İdrak şuuruna ermek…”
Gayret bizlerden, Tevfik Allah’dan… Rabbimize hamd’û senalar olsun!
Rızasını kazanmak için bizlere güç veren, tahammül veren Rabbimize şükürler olsun.
Ecdat, “nimet şükrettiğin vakit baki kalır!”
Ne derler, “nimet ve rahmet-i ilahiyenin fiyatı şükürdür!”
Bizlere yakışan da, ‘nimetlere şükürdür’
Fatiha Suresi 7 ayette ne buyruluyor;
“Kendilerine ni’met verdiğin kimselerin yoluna;
Gazap edilmiş olanların ve delalete düşenlerin yoluna değil (âmin)”
Nimet sözlükte, “iyilik, lütuf, ihsan…”
Nimet sözlükte, “yaşamak için gerekli her şey”
Cahit Sıtkı Tarancı bir şiirinde ne diyorlar;
“Desem ki sen benim için,
Hava kadar lazım,
Ekmek kadar mübarek,
Su gibi aziz bir şeysin;
Nimettensin, nimettensin!”
Nimet, insanı bütünüyle kuşatıcı manevi bir zırh…
Nimetle birlikte, “iyilik, bağış, lütuf, mutluluk, saadet, ihsan, hidayet…”
İnsana sunulan, ‘kâinat sofrası…’ akıllara gelir.
Thomas Fuller, “suyun değeri kuyu kuruyunca anlaşılır!”
O halde, “hayatın nimetlerinin değerini bize öğreten ancak hayatın zahmetleridir!”
Allah Resulü (sav.) buyuruyorlar;
“İki (büyük) nimet vardır. İnsanların çoğu onlar hususunda aldanmıştır; Sıhhat ve boş vakit!”
Nimet ve Şükür, insanı manevi terbiyeye, kanaate, iç huzura taşıyan iki hayati kavram
Hz. Mevlana; “Dert etme dua et!” diyorlar!
Hz. Ömer, “şükür nimeti artırır!”
İbrahim Suresi 8. Ayette şöyle buyrulur;
“Andolsun! Eğer şükrederseniz elbette size nimetimi artırırım!”
Bakara Suresi 158. Ayette de şöyle buyrulur;
“Şüphesiz Allah, şükrün karşılığını verendir, bilendir.”

En acı, en vahim olanı nedir; ‘şükürsüzlüktür’
Şükrün ölçüsü nedir; “kanaat, iktisat, rıza ve memnuniyet…”
Bunun zıddı nedir, “zillete vasıta olan hırstır, israftır, hürmetsizliktir!”
En tehlikeli olan da, ‘helal ve haramı birbirine karıştırmaktır’
Allah Resulünün de (sav), sıklıkla okuduğu duadır;
“Ey Allah’ım! Ey Rabbimiz! Bize dünyada iyilik, güzellik ve nimet ver,
Ahirette de iyilik, güzellik ve nimet ver ve bizi ateş azabından koru.”
Derde, sıkıntılara, ezalara tahammül etmek de nimettir!
Hz. Mevlana, “sanma ki dert sadece sende var. Sendeki dertleri nimet sayanlarda var.”
Necip Fazıl Kısakürek, “Akıldan büyük nimet, zekâdan da ağır yük tanımıyorum!”
Kur’an birçok ayette buyuruyor, “akıl sahipleri anlar!”
Yarabbi! Sen bizlere nimet verdiğin aklımızı, izanımızı, idrakimizi, basiretimizi koru (âmin)
Şeyh Sadi Şirazi ne diyorlar; “Ciğerlere çekilen hava ömrü uzatır,
Bırakılan soluk bedeni rahatlatır, öyleyse bir nefeste iki nimet gizlidir.
Ve her bağış şükrü gerektirir.”
Terazinin bir kefesi nimet, bir diğer kefesini şükür bilmek!
Hayatı dengeli, adil, ölçülü götürme şuuruna sahip olmak…
Hadis, “Dünyada başa gelen belayı nimet,
Dünyanın rahatını da musibet saymayan kâmil mümin değildir!”
Hayat serüvenini bizler, ‘sabır ve kanaat yolculuğu…’ olarak düşünürüz!
“Yarabbi! Sabrımızı artır. Nimetlerine şükreden kullarından bizleri eyle!”
Cenab-ı Allah kuluna vadediyor;
“Biz şükredenleri pek yakında ödüllendireceğiz” (Ali İmran, 145)
Bakara Suresi 152. Ayette,
“Öyleyse beni anın ki ben de sizi anayım.
Bana şükredin, nankörlük etmeyin.”
Dünya bütün ahvaliyle birlikte büyük bir nimet, 

Kaba-saba, sürekli somurtan bizlere yakışmayan fotoğrafı bırakacağız…
Tebessüm eden bir yüz,  nimetlere şükreden tevazu sahibi…
Şükür, nimete duyulan tevazudur…
Şükür,  kalbi olarak nimete rıza göstermedir
Nisa Suresi 147. Ayette şöyle buyrulur;
“eğer siz Allah’ın nimetlerine şükredip iman ederseniz,
Allah size niye azap etsin?”
Ayette,  ‘şükür ve iman’ birlikte zikrediliyor!
Ve her ikisi de, ‘ateşe veya azaba…’ karşı birer koruyucu kalkan
Bakara Suresi 56. Ayette, 
“Sonra şükredersiniz diye, sizi ölümünüzden sonra dirilttik!”
Ömür kısa, dünya fani… Dünya bir ekin tarlası… Kazanımı, ‘ahiret yurdu’
Her gecenin bir sabahı, her kışın bir baharı mutlaka ki vardır!
Karanlıktan ışığa, ölümden sonra dirilişe…
Bizleri hayata bağlayacak, olan da,  “Kur’an ahlakı…”
O yüce ahlakı,  ‘hayat felsefesi haline getirme…’ 
Nahl Suresi 114. Ayette şöyle buyrulur;
“Öyleyse Allah’ın sizi rızıklandırdığı şeylerden,
Helal (ve) temiz olanlarını yiyin;
Eğer O’na kulluk ediyorsanız Allah’ın nimetine şükredin”
Nimete şükür, insanoğlu ’nun; ‘kulluk…’ ifadesidir!
Şükretmek,  ‘dua, yakarış, tefekkür, düşünmek…’

Allah’ın Resulü (sav), “Elhamdülillah şükrün başıdır” buyurur
Veliler ordusundan Cüneyd-i Bağdadi şöyle der;
“Şükretmek kendini bu nimete ehil ve layık görmemektir!”
Nimete duyulan bir şükran ve bir edep…
Kutad-gu Bilig’i hepiniz bilirsiniz. Onun yazarı Yusuf Has Hacip;
“Ey nimet sahibi olan kimse şükret, Şükredene Allah nimetini artırır!”
Nimete karşı edepli durmak, bizim örfümüzdür…
İç ve dış dünyamızda ki, güzelliğimiz ve asaletimizdir
Haline şükreden zevat,  ‘sıkıntıları kendisine imtihan bilir!’
İlim, Cenab-ı Allah’ın bahşettiği büyük bir nimettir.
“İlmiyle amel edenler…”  onların kazanımı da şükürdür!

İnsan Suresi 3. Ayette şöyle buyrulur;
“Biz ona yolu gösterdik; (artık o) ya şükredici olur, ya da nankör.”
Şöyle bir içinde yaşadığımız dünyayı düşünelim Ne diyorlar?
“Dünya dediğin nedir ki, gamhane!
Kimi mal ister, kimi güzel eş yahut bir hane…
Allah imtihan eder, hepsi bahane…
Kul dediğin sabretmeli ki, ersin kemale…
“İyi değilim” demek ne haddimize…
Şükürler olsun her halimize…”
İmam Şibli, “şükür, nimeti değil; nimeti vereni görmektir!” 
Yarabbi! Sen bizleri karanlığın şerrinden koru…

Yazarın Diğer Yazıları