Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

Musiki Cemiyetinin 50. Yılı…

Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

Musikiyle birlikte güzel sanatlar, edebiyat, tarih, dil, coğrafya, bilumum kültürümüz hafızalara gelir.
Türküler, kâh azığımız olur, kâh sırdaşımız!
Hüznüm, sevincim, kederim bir bulut kümesi gibidir;
Sımsıcak bir esintidir, rüzgârların dilinde;
İncecikten dökülür, ruhuma yürür nağmeleri…
Türküler; Zeybektir, Horondur, Halaydır, Bardır
Türküler; deyiştir, koşmadır, semahtır
Türküler; Baraktır, bozlaktır, hoyrattır, divandır, mugamdır
Türkülerde yaşarsınız; yol havasını, yayla havasını, gurbet havasını!
Türküler, içerisinde yaşadığınız ‘dünyanızdır…’


Doğumdan ölüme kadar uzanan yolda; türküler kâh ninni olurlar, kâh ağıt!
1971 tarihinde kurulan, “Elazığ Musiki Konservatuvarı Derneği” 50. Yılında!
Biz burada sadece 50 yılın hikâyesiyle hareket etmiyoruz.
Bu şehrin tarihi kimliğiyle bizleri buluşturan, ‘zengin musikisine’ yolculuk ediyoruz.
Bir an, 1933- 1937 tarihlerinde Elazığ Valiliği yapan “Tevfik Sırrı Gür’ü…” düşündüm!
Elazığ Halkevi’nin kuruluşuna öncülük edecekler.
Halkevi’nin bünyesinde, “Altan Dergisini…” çıkaracaklar.
Bu dergi, Elazığ’ın; “sanatına, kültürüne, edebiyatına, halk bilimine kapı açacaklar!”
Atatürk’ün Elazığ’a gelişleri…


Elazığ’da; Hafız Osman Öge’yi, Mehmet Akar’ı dinleyecekler… 
Bu topluluğu, Ankara’ya davet edecekler…
Av. Fikret Memişoğlu, İshak Sunguroğlu, Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu, Nurettin Ardıçoğlu, 
Her biri, dönemlerinin ‘deha insanları…’  


Av. Fikret Memişoğlu’nun çıkarmış bulunduğu, “Yeni Fırat Dergisi…” kaynak eserdir.
Son bir asrımıza şöyle bir bakınız, ‘bu yollar kesintisiz kalmadı…’
Bir nehir kendi mecrasında sürekli aktı! Toprak suya kandı!
1971 yılına gelindiğinde, şehrin birikimi müesseseleşme yoluna gidecektir.
Her şeyden, ‘kurumlaşma…’ O yolculuğun kahramanları;
EMKD’ni, ‘bir irfan okuluna…’ dönüştürdüler. 
O okul, gün geldi kabından taştı… Elazığ sınırlarını aştı…  
Gün geldi, rahmetli Özal’ı ağırladı… Gün geldi, Demirel’i ağırladı…
Gönül alkışlarıyla takdirleri üzerlerine topladı…


Namık Kemal Zeybek… Cumhuriyet tarihimizin en başarılı, “Kültür Bakanıdır!”
Elazığ’a, Elazığ Şehrinin kültür, sanat ve edebiyat dokusuna hayran kalmışlar.
“Elazığ’da, Devlet Klasik Türk Müziği Korosunun Kurulmasına!” öncülük etmişler.
EMKD artık, ‘Devlet Sanatçılarını…’ bağrından çıkaran kurum olarak da anılacaktır.
EMKD, bu şehirde, ‘akademik kapıları da…’ aralayacak!
F.Ü. bünyesinde, “Devlet Konservatuvarı…” kurulacak!
Yıl 1999… Vali Lütfullah Bilgin Dönemi… ELESKAV Vakfını kuracaklar…
Bu vakıfta gerçekten güzel eserler okuyucu ile buluşacaklar.
Bu dönemin en dikkate şayan eseri, “Notalarla Harput” eseridir.
Bu önemli eseri yeni eserler takip edecektir.


Ve özellikle de, “Yeni Besteler…” zengin bir iklime taşıyacaktır.
Uluslararası Hazar Şiir Akşamları, ‘sadece şiir akşamları’ olarak düşünülmemelidir.
Bu şehir insanı, “Türk Dünyasını da…” yakından tanıma fırsatı bulacaktır.
Harput için bu vesile ile o kadar güzel sözler söylenecektir ki,
“Harput, Asya’nın gül bahçesi…”


“Elazığ Şiirim Başkenti!”
“Elazığ Şehri, Türk Dünyasının manevi azığı…”
Harput, “tarihi buluşturan vuslat şehri…”
Musiki Cemiyetinin 50. Yılını Kutlarken, ‘tekliflerimiz’ olacaktır;
“Türk Dünyası Musiki Kurultayı…” 
Bu tarihi kurultayı geliniz, “Elazığ Şehrinde…” gerçekleştirelim.
Geliniz Elazığ Şehrimizi, “2023 Türk Dünyasının Başkenti…” olarak hazırlayalım.

Yazarın Diğer Yazıları