Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

GÜVENİ KAYBETMEK…

Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

En büyük felaket nedir,  “güveni kaybetmek…”

Güven sözlükte, “inanma, bağlanma duygusu, itimat…”

Güven sözlükte,  “Korku ve şüphelerden uzak…”

Güven sözlükte, “yüreklilik, cesaret…”

Hadis, “Müslüman, Müslümanların elinden ve dilinden güvende olduğu kimsedir.

Mümin de insanların canları ve mallarının güvende olduğu kişidir!”

Birleşen Yollarda neler vardır; Öncelikle, ‘güven…’

Sonrasında,  “Hak, hukuk, adalet, samimiyet, sadakat, ahde vefa…”

Bütün bunlar, ‘cansiperane dostlukları…’ oluşturur.

Mümin nedir, “inanan, imanlı, inançlı…”

O inançta, ‘Kur’an ahlakı’ ve de ‘İslam boyası’ vardır.

O ahlak bizlere ne diyor; “Mü’min Mü’minin Velisidir!”

O boyada ne vardır, “birbirleriyle hayırda yarışırlar!”

Hadis, “Hayırlınız, kendisinden iyilik umulan ve kötülüğünden emin olunandır!”

Allah’ın Resulü (sav) buyuruyorlar;

“Bir kişinin kalbinde iman ile küfür,

Doğruluk ile yalancılık,

Hıyanet ile emanet bir arada bulunmaz!”

“İkiyüzlülük” Allah korusun, ‘münafıklık…’ alametidir.

Her namazda, “Maun Suresini okuruz…”

Maun Suresinin meali şöyle;

“Dini (hesap gününü) yalanlayanı gördün mü?

İşte o, yetimi itip kalkandır.

Yoksulu doyurmaya da teşvik etmez.

Artık vay o namaz kılanların haline!

Ki onlar, namazlarından gaflet edenlerdir (ona ehemmiyet vermezler)

Onlar ki, riyakârlık (gösteriş için ibadet) ederler!

Ve mâûn’u (zekâtı) men ederler!”

 İnancımız bizlere, “emrolunduğun gibi dosdoğru ol!”

“Ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol!”

“Güvenilir Olmak!” müthiş bir ayna!

İnancımız, “aldatan bizlerden değildir!” buyuruyor!

“Doğruluk emanet, yalancılık hıyanettir!”

Güven duygusu kaybedildi mi, ‘sonrası şüphedir’

Bu bir, ‘zaafiyettir…’

Zaman bizlere şu dersi veriyor;

“güvenme sevmekten daha önemlidir!”

Öyle ki, ‘güvende sadakat/ dürüstlük/ ahlak’ vardır

Güvende, ‘aldatma…’ veya ‘hıyanet…’ yoktur!

Siyasetten ekonomiye, ‘güven üzerine inşa edilmelidir’

Sosyal hayatımız, ‘güven üzerine tesis edilmelidir’

Kötülüklerin kaynağında, ‘güvensizlik…’ yatar!

Allah Resulü (sav) buyuruyorlar;

“Her Müslümanın öteki Müslümana kanı, ırzı (namusu) ve malı haramdır!”

Meğer bizler neleri terk etmişiz, aman Allah’ım!

“Ağla ey Vatan!”

İnancımız, “Emanete riayet etmeyenin imanı yoktur

Ahde vefa göstermeyenin ise dini yoktur”  diyor. (İbn. Hanbel Hadis)

Yürekten seslenerek ne diyoruz,

“Bir zamanlar üç kıtaya hâkimdik

Ah! Nerede kaldı, o eski kimlik?”

Genel bir kaidedir; “Birlikte yola çıkmak için üç şey gerekir;

Yürek, güven ve sadakat!”

Siyasette de, İş hayatında da, STK’larda da, ‘bu realite aranır’

Dostluğu öldüren en tehlikeli silah, ‘güvensizliktir’

Bizim örfümüzde yer alır,

“Sana güvenen bir insana yalan söyleme.

Sana yalan söyleyen bir insana asla güvenme!”

Ne demiştik, “yalancılık hıyanettir!”

Mevlana, “Güvendiğiniz dağlara karlar yağdığında en güzel çare,

Dağ ile karı baş başa bırak…”

İbrahim Suresi 35 ayette şöyle buyrulur;

“Rabbim! Bu şehri güvenli kıl,

Beni ve çocuklarımı putlara tapmaktan uzak tut!”

Ankebut Suresi 67 ayette şöyle buyrulur;

“Etraflarından insanlar kapılıp götürülürken

(kimisi öldürülüp, kimisi esir edilirken)  Şüphesiz bizim (Mekke’yi),

 Emniyet içinde dokunulmaz bir yer yaptığımızı görmediler mi?

Hala batıla inanıp Allah’ın ni ’metini inkâr mı ediyorlar?”

Emniyet/ Güven, ‘insanlar için en büyük nimettir…’

Bizim nimete, ‘şükran borcumuz…’ varır!

Ali Suresi Suresi 73 ayet bizleri sürekli ikaz eder;

“Ve sizin dininize uyanlardan başkasına inanıp güvenmeyin!”

Hz. Ömer, “inandığınız gibi yaşamazsanız,

Yaşadığınız gibi inanmaya başlarsınız!”

Bizim yanlışımız burada başlıyor; “yaşadığımız gibi inanmak!”

O zaman, ‘şüpheler, tereddütler, kuşkular, yanlışlar,  çelişkiler, hatalar…’

Kirlilikler, ‘meyveyi kemiren kurtçuklar’ misali hayatımızı istila eder!

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Yazarın Diğer Yazıları