Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

Bıçağı Bırak Kalemi Al…

Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

Elazığ Türkiye’nin en nezih şehri olarak bilinir.
Elazığ insanı, “İstanbul Beyefendisi…” olarak da tanımlanır.
Elazığ Şehri, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgemizi İç-Batı Anadolu’ya bağlayan, “Huzur Kapısıdır!”
Elazığ Şehrinin son 30 yılına şöyle bir bakınız;
“Sosyal ve Kültürel organizasyonlarda…” Ankara ve İstanbul’la yarışan bir ilimizdir.
Adı/ Şanı yıllarca iyiliklerle anılan, tarihin vuslat şehri olarak da bilinen Harput/ Elazığ Şehri,
Hiçbir zaman, hiçbir ‘kara leke…’ veya ‘kötülüklerle anılamaz…’ 
Anılmasına da ne fırsat veririz, ne de izin veririz!

Geçtiğimiz günlerde bir haber, “ Japonya’dan 12 yıl önce bisikletiyle dünya turuna çıkan Shogan Kameda farklı ülkeleri gezdikten sonra Türkiye’ye geldi…” 
Bundan sonrasına dilim varmıyor! 

Bu olay bizleri 1999 yılına götürdü! 
Bu dönem içerisinde Elazığ Valisi M. Lütfullah Bilgin, F.Ü. Rektörü Eyüp G. İsbir, Belediye Başkanı Hamza Yanılmaz, İl Emniyet Müdürü Feyzullah Arslan… 
Tarihi bir organizasyon, “Bıçağı Bırak- Kalemi Al!” İlk adımını, dönemin Elazığ Emniyet Müdürü Feyzullah Arslan atacaklardı. 
Bu tarihi kampanyanın paydaşları arasında; “Elazığ Emniyet Müdürlüğü,  Elazığ İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Fırat Havzası Gazeteciler Cemiyeti…” yer alacaktır.
O günler, gözlerimin önüne geliyor… Kısa bir zaman diliminde bu tarihi organizasyon, “Şehrin faaliyetine dönüşecektir…”
İl Emniyet Müdürlüğü,  İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Fırat Havzası Gazeteciler Cemiyeti; Okullarda öğrencilerle sohbet toplantıları, konferanslar, makale, resim ve karikatür yarışmaları… 
Bu çalışmalar, aylarca devam edecek ve nihayetinde, ‘Öğrencilerin Çalışmaları…’ Cumhuriyet tarihinde ilk defa farklı bir esere/ kitaba dönüşecektir… 
“Huzura Çıkan Yol Elazığ…” kitabının tanıtım toplantısı, Elazığ Devlet Koro Salonunda; “Kamu ve Sivil Kurum ve Kuruluşların Katılımlarıyla…” gerçekleşecekti.
Bu erdemli çalışma, “yerel ve yaygın basında yer alacaktı!” 
Şehri, şehrin insanını, ‘kurum ve kuruluşlarıyla kaynaştıran…’ tarihi bir faaliyetti!
Aileden Okula; Okuldan Çevreye doğru bir kadim yürüyüşün adı oluyordu; “Bıçağı Bırak, Kalemi Al!”
Daha sonraki yıllarda Elazığ Şehrinde, gelen Valilerin himayelerinde, “Elazığ Okuyor!” kampanyaları tarihi bir çığır açacaktır… 
Dönemin Cumhurbaşkanı Sn. Abdullah Gül tarafından bu tarihi ve başarılı kampanya, “Türkiye Okuyor!” kampanyasına dönüşecektir.

Harput/ Elazığ Şehrinin, 1800’lü yıllardan günümüze kadar son iki asrı kanaatimce iyi anlatılmalıdır. 
Bu şehir insanı hiç değilse, kendi tarihi kimliği ile buluşturulmalıdır. Sadece Beyazit Kütüphanesinde, son iki asır içerisinde kayıtlarda yer alan, “150 eser bu şehrin münevver insanının imzalarını taşımaktadır!”
O güzelliklerin günümüze kadar da taşındığını rahatlıkla ifade edebiliriz…
Elazığ Şehri, erdemli insanıyla tanınır/ tanımlanır… 
Manas Gönül Evi’nde, “Manas Şiir ve Musiki Günleri!” ismiyle 2006 yılından bugünlere kadar 15 yıl aralıksız olarak devam ettirdiğimiz; “Kürsübaşı Sohbetleri!” bu şehrin her bakımdan zenginlikleriyle bizleri buluşturmuştur. Bu sohbetlerde, ‘bizlerde bir okul ve öğrenme atmosferinde kendimizi sürekli yeniledik’ 
Özetle şunu ifade etmeliyim, Elazığ Şehri, vatan coğrafyamızın en nezih şehirleri arasında yer almaktadır. Vatansever ve muhafazakâr kimliğiyle bilinir/ tanımlanır. Beyefendi insanlarıyla anılır… 
Elazığ Şehrine, hiçbir çirkinliği, kötülüğü, fenalığı asla ve kata yakıştıramam. 
Bu şehir; yüksek bir kültüre, yüksek bir ilme, kariyere, yüksek bir ahlak ve morale tarihi boyunca sahip olmuş bir şehir olarak anılır/ günümüzde de aynı erdemliklerle anılacaktır.  Selam ve dua ile…
 

Yazarın Diğer Yazıları