Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

Bayram Günleri

Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

Bağrıma bastım bayram güneşini,
Hasretle yudumladım sevincini…
Bugünlerde barışın güvercini
Uçurmalıyız, söz muhabbetinde…
Bir ömre bedel bayram sabahını
Çocuksu duygularla sevincini, 
Yaşamak isterim her gün doğuşunda!

SEYRİNDEYİM
Evim, mekânım sanki
Bir tepeye konmuş, Kartal Yuvası!
Seyrindeyim dağ, tepe, vadi, dere;
Doğanın göz alıcı manzarası…
Bozkır Anadolu’nun güzelliği
Temmuz sıcağının esintisinde,
Okşar yüzünüzü Baraj suları…
Yeşil, mavi, haki, buğday desenli,
Ufkumun tuvali zaman çelengi!

YOLUNUZ DÜŞERSE AĞIN’A…
Yolunuz düşerse birgün Ağın’a;
Dört incisiyle açar, gül çağına’
Leblebisi, bademi ve de narı,
Sizleri götürür gönül bağına!

GAYRETİNDEDİR RAĞBET
Seherlerde, rahmet rahmet nur yağar
Semaya açılan ellere rahmet…
Gün ağarır, rahmet üstüne doğar,
Niyet eyle, gayretindedir rağbet!

ELLER DUALI
Geceler, düşlerim sarmaşık dalı
Dolanır birbirine moru, alı…
Yıldız kayar, karanlığın kalbine
Rahmete açılan DİLLER DUALI…

VARDIM ATA YURDUNA
Vardım Ata Yurduna, ıssız bir köy
Bedri, yüreğine hançer sağlanır
Bir hüzün şarkısıdır, söylenir; ‘OY!’
Sessiz düşlerde bir ömür depreşir

AYNAYA BAKTIM
Aynaya baktım, ben buy muyum diye,
Kimse kendisini görmüyor, niye?
Gün doğdu, batacak; evhamın niye
Keder ağına düşen akıl ziyan!

İKİ MENZİL
Ey sevda yolcusu,
Fenadan Beka’ya;  hicrettir yolumuz
İki menzil arası, hasret odumuz
Hayreti, gayret yap; iki oda gibi yurdumuz
Dünya Yurdu da bizim, Ahret Yurdu da bizim

HAC MANZARASI…
Yüzler döner Mevla’ya; baş açık, yalın ayak!
Dünya döner Mahşere;  bir sel akar Kâbe’ye...
Kalp döner âleme; kandil kandil nur yağar! ..
Seda döner, Tevhide;“Allahümme Lebbeyk...” der...
Âdem döner, Arafat’a; Arafat’da, Cennet kokusu!
Sema döner, duaya; Dua, Resul muştusu!
Dua döner, huşuya; Muhammed (as)  Sancağında...
Eller döner, Huda'ya; Sahabe duruşunda! ..
Saflar döner, ihramda; kıyamda bütün yüzler
Renkler döner; Nur Yüze… Nuru düşer, Işığa! ...
Fani, döner,  Ebede; Ebedde, Ayne'lyakin


YIKILSIN KÖHNE TAASSUP PUTLARI
Vicdanın ışığında, din var, 
Hakka giden yol var! 
Aklın nurunda, kâinatı okuyan dil, 
O dilde, medeniyet ilimleri, 
Aklı ve Vicdanı birleştir.
Hakikat tecelli etsin,
Yıkılsın, ‘taassup putları’ 
Yerle bir olsun, ‘Hile ve Şüphe’ 
Vicdansız bir aklın, gözü kördür! 
Akılsız bir vicdan, ışık düşmeyen toprak! 
Ey akıl, vicdanıma ses ver! 
Ses ver, 
Su gibi, hava gibi, ateş gibi, toprak gibi! 
 

Yazarın Diğer Yazıları