Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

Ağın Yazımız Üzerine

Bed­ret­tin Ke­leş­te­mur

  Geçtiğimiz gün Elâzığ Hâkimiyet Gazetesi’nde yayınlanan “Ağın Yazımız Üzerine…”   İsa Kocakaplan, Hasan Akbaş, Mehmet Yılmaz, Atıf Gür, Ahmet Demir, Ayşe Aydın Sökmen, Harun Reşit Yıldırım, Süleyman Ertaş, Türker Otlu, Mahmut Civelek, Erdem Soysal, Kıymet Akbayır Özalp ve Nurala Göktürk Hanımefendilerin görüş ve düşüncelerini dikkatle okudum. Her cümlesiyle yüreğimize işleyen ifadeler… O ifadelerde, ‘netice almanın erdemli görüşleri…’ O görüşlerle inşallah yolumuza birlikte devam edeceğiz.

Belli konularda, ‘bir akıl ve yüreğin oluşması…’ düşüncelerimizi bir nehir yatağına dönüştürüyor…

Ağın Kaymakamlığı sitesinden;

“Yara benden, yara benden

Yalvarın yara benden

Sinemde dağ-ı hicran

Sağalmaz yara benden!”

Çocukluk yıllarımızda sıklıkla köyümüze giderdik… 1965’li yıllar ve sonrası…  Köyümüze ne yol var, ne elektrik… Haremlik ve Selamlık Bölümlerinden oluşan o tarihi taş evlerde, ‘su tesisatı da yoktu…’ Hemen yanı başımızdaki çeşmeden su ihtiyacını karşılardık…

Gözlerim o yıllara hasretle kayıyor… Huzur, güven, mutluluk, moral, esenlikle birlikte sofralardaki bereket!

Akşam oldu mu rahmetli babam, ‘lüks lambayı büyük bir özenle yakacaklardı…’  Özellikle de, ‘köy evlerinde gece dam sefası…’ hala gözlerimizde tüter. Gökyüzü ışıl ışıl, sizlerin sohbetine şahitlik ediyor…

Bazen yaya olarak veya hayvan sırtında Bahadin Çayından geçerek Ağın’a giderdik. Ağın Eski Belediye Başkanı Ekrem İspir’in misafiri olurduk… Ekrem İspir, rahmetli Babamın hem dayısı, hem de halasının beyiydi… Ağın İlçesi ve Köyleriyle birlikte o yıllarda daha canlı, daha hareketli, moral değerleriyle daha yüksek bir iklime sahipti…

1985’li yıllardan sonra köyümüzün yolu, elektriği, telefonu oldu… Evimize suyumuzu da aldık. Öyle bir zaman geldi ki, ‘şehirde ne varsa köyde de o oldu’

Belki Ağın İlçemizin en büyük sıkıntısı, ‘feribottu…’ Ha feribota yetiştik, ha yetişemedik endişesini yaşardık. O sıkıntıyı ya, ‘nezih bir köprünün yapılmasıyla…’ gidermiş olduk.

Bütün bunlar olurken, ‘göç belası…’ sadece Ağın İlçemizin ve Köylerinin değil, Türkiye’nin en büyük endişesi olarak karşısına çıktı!

Ağın İlçesinin birçok köyünde İlkokul vardı… Gün geldi, ‘taşımalı eğitime geçildi…’ Öğrenci sayısı azalan köylerin okulları birer, birer kapandı!

Gün geldi, başta adliye teşkilatı olmak üzere birçok kurum farklı ilçelere taşındı… Bir bakıma, Ağın İlçemiz ve Köylerinden ‘göçü teşvik eder gibi olduk’

Ağın Kaymakamlığının Sitesinde yer alan, “Huma Kuşu…” türküsünü rahmetli Babam, yanık bir sesle söylerdi…  ve hemen onun arkasından da, “Ayrılık o kadar zor ki…” türküsünü sıklıkla söylerdi

“Ayrılık kolay değil, onu gel sen bana sor

Günlerim yalnız seni aramakla geçiyor

Kader ayırdı bizi, elimizden ne gelir

Sabrın sonu selamettir, başa gelen çekilir!”

Zeynep Özmen de bir şiirinde şöyle der;

“Çok güzeldi köyümüzün havası,

Baraj yapılınca döküldü evlerimizin sıvası,

Ah şu barajın yüzünden,

Bozuldu hepimizin yuvası…”

Bizim sözümüz nedir?

Elâzığ’dan, Keban’a, Ağın’a, Arapgir’e, Kemaliye’ye en kaliteli yolu götürdük…

Dahası mı, Ağın İlçemizi ‘köprüyle taçlandırdık’

Ağın Belediye Başkanı Şeref Çakar’ın ifadelerine göre, “2026 yılında Ağın İlçemize doğal gaz da gelecek!”

Bir yerde, ‘milyonları harcarız…’ Ama gün gelir; Ağın İlçemize hergün Elâzığ Şehrinden sağlıklı bir ulaşımı sağlamaktan imtina ederiz!

Bizler sadece, ‘ulaşım mı?’ diyoruz!

Ulaşımla birlikte hafızalara neler, neler gelmiyor ki?

Ulaşımla birlikte hayata, bütün değerlerinize dokunabiliyorsunuz!

Aklınızla, fikrinizle, zikrinizle uzakları yakına taşıyorsunuz!

Bir irade ortaya koyuyorsunuz…

Arkadaşlarımız, ‘güç birliğinden…’ bahsediyorlar.

“Bir elin nesi, iki elin sesi var…”

“Yüzlerce aklın bir araya gelmesi/ bir yürek olması…”

Vakıftır, Dernektir, Kooperatiftir, hangi isim/ veya sıfatla olursa olsun, ‘bir arada, bir ortak akıl oluşturmak…’

Her konuda mutlaka ama mutlaka, ‘çözmek için irade koyacağız’

Keban, Ağın, Kemaliye, Arapgir’e hergün sabah saatlerinde turizm amaçlı da olsa; otobüs seferleri niye olmasın! 

Ağın İlçesinde, “Anadolu Tarım Meslek Lisesi” pansiyonlu olarak niye açılmasın…

Ağın İlçesinde,  “F.Ü. bağlı Meslek Yüksek Okulunun bir veya birkaç bölümü niye açılmasın…”

Ağın İlçesinde, ‘sosyal ve kültürel faaliyetlere niye ağırlık verilmesin…’

Ağın İlçesinde,  ‘katma değer sağlayan mevcut kooperatiflere daha fazla imkân ve destek verilmesin…’

Ağın günümüzde, ‘leblebisiyle, bademiyle, narıyla, beyaz üzümüyle…’ özetle, ‘dört incisiyle’ vatan coğrafyamızda bilinir. Hepsinden önemlisi de, ‘erdemli insanıyla…’ Ağın İlçemizin apayrı bir yeri vardır. Bir şey var ki, Ağın İlçesi arzu edilen yerde/ veya yerlerde değil… Bütün çırpınmamız bu nezih ilçemiz için. Selam ve Muhabbetle

Yazarın Diğer Yazıları