15 Temmuz ihanetinin üzerinden 8 tam yıl geçti…
Bu milletin basireti o kadar açık, sağduyusu o kadar güçlü ki, 15
Temmuz İhanetini, “yerle bir edecekti!”
Bu ihanetin adına bizler, “küresel darbe!” demeyi uygun bulduk.
Bu mel’un darbe, Türk Milletine, “onun varlığına…” yapılmış bir darbedir!
Anadolu Coğrafyasını, “Türk ve İslam Âleminin en önemli Kalesi…”
olarak idrak ettik, etmekteyiz de…
O, Kale yıkıldığında; Allah korusun; “büyük bir felaket…” yaşanır.
Yahya Kemal o mualla şiirinde ne diyorlar?
“Tâ ki yükselsin ezanlarla müeyyed namın,
Galip et, çünkü bu son ordusudur İslâm’ın.”
Bu millet, 15 Temmuz’da; “darbelere karşı…” durdu! O duruşta mutlaka,
“Çanakkale ruhunu…” okumalıyız! O duruşta, Allah Resulü ’nün (sav)
Sevr Mağarasında; “Ey Ebû Bekir, korkma! Hiç şüphesiz Allah
bizimledir!”
O ses, yerleri ve gökleri öylesine titretti ki; “Doğrusu Kitap’ı Biz
indirdik, onun koruyucusu elbette Biziz.” (Hicr, 9) Anadolu
Coğrafyasının, “manevi zırhının…” olduğuna inanırım. Bunu her mecliste
de yeri geldiğinde tekrar ifade ederim
O melun, “küresel güçler…” şunu iyi anlamalılar; “Onlar ağızlarıyla
Allah’ın nûrunu söndürmek istiyorlar. Hâlbuki kâfirler istemeseler de
Allah nurunu tamamlayacaktır” (Saff, 8)
“15 Temmuz'u iyi okuyalım…” Bu millet Allah’a hamd olsun, “tarihi bir
tuzağı…” bozmuştur!
O tuzak, “kendi ellerine ve boyunlarına…” dolanmıştır.
780 bin km2’de, 85 milyon insanımızla; “BİR VE DİRİ OLACAĞIZ!”
Her türlü, “akıl almaz oyunlara…” ve tuzaklara karşı dün olduğu gibi,
bugün de yarında; “Ordu-Millet Elele…” diyeceğiz!
“Bayrakları bayrak yapan üstündeki kandır
Toprak eğer uğrunda ölen varsa vatandır.”
En ulu kutsallarımızla birlikte haykıracağız;
“Bir Bayrak İçin, Bir Vatan İçin, Tek Bir Millet, Tek Bir Devlet İçin…”
Şehitlerimiz, “şahadetimizdir…” diyeceğiz.
Ali İmran Suresi 103 ayette şöyle buyrulur; “Hep birlikte Allah’ın
ipine (İslam’a) sımsıkı yapışın; parçalanmayın. Allah’ın size olan
nimetini hatırlayın; Hani siz birbirinize düşman kişiler idiniz de
O, gönüllerinizi birleştirmişti Ve O’nun nimeti sayesinde kardeş
kimseler olmuştunuz.
Yine siz ateş çukurunun tam kenarında iken oradan da sizi O
kurtarmıştı. İşte Allah size ayetlerini böyle açıklar ki doğru yolu
bulasınız.” (Al-i İmran, 103)
Bu ayeti tefekkür edelim… Bu ayet, “asırlara…” çağrı ayetidir!
Bu ayet bizleri, “ilim, hikmet ve marifetle…” olgunlaştırıyor!
Bu ayet bizleri, “kardeşlik ruhuyla…” geleceğe/ ufka hazırlıyor!
İnancımız, “kendin ol ve kurtul!” diyor.
Fitne, fesat oyunu/ ve o oyunun akıl almaz tuzakları her zaman oldu.
Bu millet tarihinde, “uçurumun kenarına…” kadar geldi.
Bu millet tarihinde, “ateşten gömlek…” giydi!
Bu millet tarihinin, “en zor meydanlarını…” yaşadı!
Bu millet tarihinde, “defalarca kuşatma altına…” alındı!
Bütün bu sıkıntılardan, Allah'ın yardımıyla kendisini kurtardı!
O kurtuluş reçetesi nelerdi? “Hep birlikte, Allah'ın ipine sarılmak…”
“Allah’a ve Resulüne itaat etmek…”
“Aynı saflarda yer almak…”
‘Gafil Olmamaktır’
Hz. Ali (kv.) ne buyuruyorlar; Kalp gafil olunca, gözün görmesinde ve
kulağın işitmesinde bir fayda yoktur!”
Gafiller için ‘yaşayan ölüler…’ diyoruz. İnancımız bizlere aman ha,
‘gaflette olma’ diyor
Gaflette olan, “Allâhü te’alayı, emir ve yasaklarını unutan kimse!”
“Parçalanmamak ve bölünmemek!”
İslam'ın getirdiği, “kardeşlik hukuku!” O kardeşlik, “Birlik Ruhunu…”
tutuşturacaktır.
“Şüphesiz ki o Zikr’i (Kur’an’ı) biz indirdik biz. Onun koruyucusu da
elbette biziz.” (Hicri, 9)
Bu millet tarihi boyunca sadece; “Allah’a kul oldu!”
Kulluk nedir; “teslimiyettir” “takvadır!”
Kulluk nedir; “hürriyetin…” ta kendisidir.
İşte, “Müslüman’ın İradesi!”
O irade, “cehaletin ve taassubun…” karşısında oldu!
O irade, “tembelliğin/ veya ataletin…” karşısında oldu!
O irade, “gafletin ve esaretin…” karşısında oldu!
21 Asırla, 13 Asır arasında önemli benzerlikler!
Geliniz, 13. asrı (1200'lü yılları…) gözlerinizin önüne getiriniz!
Bir yanda, Anadolu’yu kasıp kavuran; “Moğol İstilası…”
Bir yanda, Haçlı Seferleri (1096-1270)
Aynı dönemde, “Yunus’un Dili…”
Aynı dönemde, “Mevlana’nın Gönül Dünyası…”
Aynı dönemde, “Ahi Evran…”
Ve diğer gönül erenleri… Ve diğer, hak âşıkları…
Bu asır, Anadolu’nun “Rönesans’ı” olarak bilinir.
Asıl, “fütuhat asrı…”
Geleceği yoğuran asırda diyebiliriz, bu asır için!
Asıl, “diriliş asrı…”
İnşirah Suresi 5-6 ayetlerde şöyle buyrulur; “Zorlukla beraber kolaylık vardır.
Evet, zorlukla beraber kolaylık vardır.”
Zorluklar ve sıkıntılarla birlikte; “sabır ve tahammül…”
Milletçe irademiz, ‘büyük idealler/ büyük ufuklar’
“15 Temmuz Ruhu…” O ruh, “milleti, millet yapan…”ruhtur.
O ruhla birlikte yaşayalım!
Akif'in vecd ile yazdığı şiirinde;
“Ne büyüksün ki kanın kurtarıyor tevhidi
Bedrin aslanları bu kadar şanlı idi”
Kur’an buyuruyor; Öyle ya, kim Allah’a ve Peygambere itaat ederse,
İşte onlar Allah’ın kendilerine nimet sunduğu Peygamberler,
Sıddıklar, Şehitler ve Salihlerle beraberdirler.
Bunlar ise ne güzel arkadaşlardır.” (Nisa, 69)
Anadolu Coğrafyası, hala günümüzde de, “İslâm’ın Son Kalesidir!”
Öyle bir tefekkürle tarihi içinize sindirerek okuyun ki; “Bedir’den
Malazgirt’e geldik…
Malazgirt'ten (1071) asırlara yelken açtık!”
Bir Çağ açıp, bir Çağ kapatan Fatih ne diyor;
“İmtisâl-i “cih’ad-ı fillâh” oluptur niyyetim
Dîn-i İslâmın mücerred gayretidir gayretim”
Niyet, amel, istikamet bir olursa; ‘küresel bütün oyunlar bozulur’