Ahmet KIZILKAYA

Psikolojik üstünlük Elazığspor'da

Ahmet KIZILKAYA

Geçen hafta İstanbul deplasmanında Arnavutköy Belediyespor maçını 3-0’lık net bir skorla kazanan ve attığının iki katını da kaçıran Çimentaş Elazığspor, evinde oynadığı Merkür Jet Erbaaspor maçını da yine üç gol atarak kazanmasını bildi. Ancak bu maçta geçen haftaki üretken ve kolay gol pozisyonuna giren Elazığspor’u aradı gözlerimiz.

Dünkü maçın ilk yarısında daha önceki birçok maçta da benzerini gördüğümüz bol pasa dayanan ancak kanatları yeterince kullanamayan ve üretemeyen bir Elazığspor vardı sahada. 

Sağ kanatta Berşan Yavuzay ve Yusuf Mert Tunç gününde değillerdi. Orta sahada da Beykan Şimşek sıkı markaj altında kalınca koca ilk yarı boyunca gol denemelerimiz Ömer Çakı’nın sol kanattan, Kerim Frei’nin de zaman zaman ortadan, zaman zaman sağ kanattan getirdiği toplara kaldı. Nitekim ilk gol de Kerim Frei’nin top takipçiliği ve seri hareketlerle ceza alanına girip yaptığı orta sonucunda geldi. 
Attığı gole kadar oyunda yeterli verimi gösteremeyen ve pas hataları yapan Halil İbrahim Sönmez, golden sonra kendine geldi ve profesyonel futbol hayatında 100. golünü atarak ‘dalya’ dedi.

İlk yarıda oyunu daha çok kendi yarı alanında kabul eden Erbaaspor ise Mehmet Sıddık İstemi ve Oktay Balcı ile Elazığspor kalesine gelmeye çalıştı ve mutlak bir de gol pozisyonu üretti. Neyse ki kaleci Muammer Zülfikar Yıldırım yerinde bir müdahaleyle rakibe gol izni vermedi.

İlk yarı boyunca kısır bir oyun ortaya koyan ancak yine de öne geçmeyi bilen Elazığspor’da düşük enerjili ve temposuz futbol, maçı seyreden hiç kimseye keyif vermedi. İlk yarıda akılda kalan Kerim Frei ve Ömer Çakı’nın istekli oyunları, Muhammet Gönülaçar’ın heyecanlı ama biraz da kontrolsüz oyunuydu.

Maçın ikinci yarısı da aynı tempoyla başladı desek yeridir. 54. dakikada Muhammet Gönülaçar’ın rakip takımın en etkili oyuncusu Oktay Balcı’ya ceza alanı içinde yaptığı kontrolsüz hareket sonucunda kazanılan penaltı gole dönüşünce işler Elazığspor açısından iyice sıkıntıya girdi. 

57. dakikadan itibaren arka arkaya oyuncu değişikliklerine giden Teknik Direktör Bülent Yenihayat, orta sahaya Maksut Taşkıran ve Mikail Koçak’ı, hücum hattına da Halil İbrahim Sönmez’in yanına Fuat Bavuk’u alarak oyuna da takıma da ciddi bir dokunuş yaptı.

Beraberlik golünü yiyen Elazığspor, oyuncu değişikliklerinin etkisi ve cesaretlenip daha fazla üzerine gelen rakip karşısında daha fazla boşluklar bularak hem daha etkili ataklar yaptı hem de oyunun kontrolünü ele aldı. 

İkinci yarıda sıkı markajdan kurtulan Beykan Şimşek’in inisiyatif alması, Ömer Çakı’nın sol kanatttan etkili bindirmeleri, Mikail Koçak’ın oyunda olduğu dakikalarda ileri çıkarak orta sahadan hücuma ciddi katkılar veren Muhammet Gönülaçar’ın pasları, Elazığspor’un kazanmasında önemli faktörlerdi.

Özellikle Ömer Çakı, Elazığspor’da yıllar sonra gördüğüm en yararlı kanat oyuncularından biri. Maşallah diyelim. Yine aynı şekilde gösterişsiz ama takım oyununda katkı sunan Maksut Taşkıran maçın iyilerindendi. Hele Muhammet Gönülaçar’ın özgüvenli olarak ikinci yarıda hücum bölgesine taşıdığı toplar, Beykan Şimşek  ve  Ömer Çakı ile kurduğu hücum varyasyonları maçın akılda kalan güzel hareketlerindendi.

Fuat Bavuk’a gelince. Alıştığımız arzda bir santrfor gibi değilse de kafa toplarında etkili, fiziksel olarak güçlü bir hücum oyuncusu. Hem geçen hafta İstanbul’da hem de bu maçta atığı gollerle doğru bir transfer hamlesi olduğunu gösterdi.

Haftalar ilerliyor ve Kırmızı Grup’ta işler kızışıyor. Serik ve Aksaray takımlarıyla aradaki puan farkı 5’e kadar düştü ve asıl iş şimdi başlıyor. 
Oynanacak  dokuz maçın beşi içeride. Üstelik zirvedeki rakiplerden Aksaray ve Serik takımlarıyla içeride oynanacak. Elazığspor’da hoca da futbolcular da muhakkak ki bu avantajın farkındalardır. 

Ankara Demirspor, Somaspor ve Diyarbekirspor maçlarında alınacak 9 puan hem Aksaray ve Serik takımlarının  gardını düşürür  hem de takımın özgüvenini zirveye taşır. Burada önemli olan bu süreci doğru yönetebilmek. Elazığspor deneyimli oyunculardan kurulu bir takım, camia da aynı şekilde deneyimli. 

Hikayenin güçlü bir şekilde devam edebilmesi için sezonun belki de en kritik deplasmanı olan Ankara Demirspor maçından kayıpsız dönmek şart. 

Rakip Ankara ekibi kolay yenilmeyen kolay da kazanamayan tipik bir beraberlik takımı. Onlar da Van deplasmanından aldıkları puanın avantajıyla çıkacaklar maça. Gol krallığında 12 golle üçüncü sırada yer alan Güney Tutcuoğlu, rakip takımın en formada oyuncularından biri.

Ne olursa olsun hep söylediğim gibi grupta şampiyonluğun güçlü adayı Elazığspor. Özellikle ligin ilk devresinde anlamsız puanlar kaybedilmiş olsa da bugün ligin en çok gol atan takımıyız ve takım bir şekilde kazanmasını biliyor. Psikolojik üstünlüğü de elinde tutan Elazığspor, Mayıs ayında bu kente yeni bir zafer daha yaşatacaktır diye düşünüyorum.

Beni okuyan, beni dinleyen, sözcüklerimin izini süren herkese teşekkür ediyorum. Bir sonraki yazımda buluşuncaya kadar sevgiyle ve huzurla kalın.
 

Yazarın Diğer Yazıları