Ahmet KIZILKAYA

Elazığspor'a çilingir lazım

Ahmet KIZILKAYA

Sonda söyleyeceğimi hemen başta söyleyeyim. Kağıt üzerinde kolay görünen ve ligin dibine demir atan bir rakip karşısında kazanamamanın sorumluğu kime aittir sorusunun yanıtı, takımın teknik direktörü, saha içinde görev alan oyuncular ve yönetim kurulu şeklinde olur. Hatta işin içine taraftarı bile katarım ben. Ayrıntısına girelim.

7 Ekim’de yazdığım yazının başlığı ‘’Elazığspor’a Erken Uyarı Sistemi’’, geçen haftaki yazımın başlığı ise ‘’Galibiyet Elazığspor’u Yanıltmasın’’ şeklindeydi.

Ligde uzunca bir süre yenilmezlik ünvanıyla taraflı tarafsız herkesin takdirini kazanan Çimentaş Elazığspor aynı hoca ve çoğunlukla aynı oyunculardan kurulu kadrosuyla Menemen FK maçından sonra adeta başka bir takım kimliğine büründü.

Geriye düştüğü maçları bile lehine çevirmekte hayli usta olan o takım gitti, gol üretmekte zorlanan, heyecanı azalan, kapanan takımları açma becerisini yitiren bir takım geldi. Oysa hocamız aynı, oyuncularımızın çoğu yenilmez takımın oyuncuları. Peki sorun ne?

Bir defa bir üst ligdeyiz ve bizi zorlayacak takım sayısı geçen yıla oranla daha fazla. Sezon başında transferler yapılırken bu durum yeterince göz önüne alınmadı sanki. Zira hem gecikme hem oyuncu tercihlerindeki hatalar geçen seneki takımın gücünün üzerine güç katılamamasına yol açtı.

Transfer edilen oyuncular, isim bazında bilinen oyuncular olsalar da futbolcularımızın bazılarının hem oyun sistemine hem takıma uyum sağlayamadıkları gözüküyor. Bu durumdan hocanın da yönetim kurulunun da ortak sorumluluğu var bana göre. Fark yaratan transferler yapılabilmeliydi. Ara transfer döneminde aynı hataları yapma lüksümüz yok.

Futbolcularımıza gelince şunu gözlemliyorum ki bazı oyuncularımız takımın yeterince bir parçası olamadılar. Maça çıkan oyunculardan birkaçı bal yapmayan arı misali haftalardır aynı çizgide giderken lider vasıflı oyuncularımızda da inişli çıkışlı grafikler görüyoruz. Kenardan oyuna girip de oyunun gidişatını değiştirecek oyuncumuz hemen hemen yok gibi. İş dönüp dolaşıp yine alternatifli kadroya sahip olmadığımız gerçeğini gözler önüne getiriyor.

Dün futbol için güzel bir hava vardı. Sırf bu faktör bile deplasmanda dört gol atarak galip gelmiş bir takımı karşılamak için yeterliydi. Ama şampiyonluğa oynayan bir takımın tribünleri dolmadı, doldurulmadı. Elbette iyi ve kötü günde tribünlerdeki yerlerini alan binlerce taraftarımız var, onlar taraftarlık görevlerini hakkıyla yerine getirenlerdir ve alkışı hak edenlerdir.

Ancak bir de imkanları olduğu halde maça gelmeyip sosyal medyada geyik tarzı eleştirel yorumlar yapanlar var ki yaptıkları hiç doğru değil. Taraftarlık sosyal medya kalemşörlüğü değildir, olamaz. Bu kişilere maraton tribününde maçın neredeyse tamamında Elazığspor’a tezahüratla destek veren, başında bordo beyaz beresi, boynunda Elazığspor atkısıyla sürekli alkış tutup heyecanla pozisyonları takip eden 11-12 yaşlarındaki minik taraftarımızı gösterebilirim. Yakınlarından adının Muhammed Eymen Ören olduğunu öğrendiğim genç yavrumuz gibi tribünlerde yer alan yeni kuşak taraftarlarımızın tamamına teşekkür borcumuz var. Onlar Elazığspor’un geleceği.

Bu kadar olumsuzluğa rağmen kaybedilmiş bir şeyin olmadığını da rahatlıkla söyleyebilirim. Daha önce de yazdım yine söylüyorum bu grupta şampiyonluğa yeterince odaklanmış bir Elazığspor’un rakibi yok. Ligin ilk devresi için en az puan kaybıyla ara transfer dönemine kadar gidilirse iyi takviyelerle özellikle de katı defans yapan takımlar karşısında ‘çilingir’ dediğimiz oyunun kilidini açabilecek nitelikte oyuncular takıma kazandırılırsa Elazığspor ligi zirvede bitirir.

Ben sevgili hocamız Bülent Yenihayat’a, bize güzel başarılar yaşatan oyuncularımıza ve Klüp Başkanımız ile yönetim kuruluna güveniyorum. Elazığspor’un adı ve forması bile bu ligin en güçlü şampiyon adayı olması için yeterlidir. Tek şart var, heyecanımızı ve inancımızı kaybetmeyelim, sadece saha içine odaklanalım ve enerjimizi doğru kullanalım. Önümüzdeki hafta zorlu Antalya-Serik deplasmanında zorlu bir maça çıkacak olan takımımıza yürekten başarılar diliyorum.

Ayrıca Kütahya’da ligin güçlü takımlarından Belediye Kütahyaspor takımına 3-1 galip gelen diğer temsilcimiz 23 Elazığ FK takımımızı yürekten kutluyorum. Dilerim maç sonu ortaya atılan iddialar Futbol Federasyonu nezdinde takımızın lehine sonuçlanır.

Beni okuyan, beni dinleyen, sözcüklerimin izini süren herkese teşekkür ediyorum. Bir sonraki yazımda buluşuncaya kadar sevgiyle ve huzurla kalın.

Yorumlar 1
şener yıldız 18 Kasım 2024 16:03

bülent hocayla bu iş yürümez Ahmet hocam, sezon başı herkes takımda golcü yok diye haykırırken hoca takımda forvet var dedi, forvet var zaten, ama golcü yok.

Yazarın Diğer Yazıları